"Atlılardır der kimi en güzel
evrende: yayalar, gemiler kimi,
kimi severse kişi odur bence
en güzel olan." -SAPPHO
"Abe şair,
bizim de bir çift sözümüz var
"aşka dair"
o meretten biz de çakarız
biraz." -NAZIM HİKMET
Ben duygusal biriyim; hem de aşırı... Duygusallığımın düzensizlikleri, hayal, düşlerimin taşkınlıkları beni ben yapan. Ara ara imkânsızı istiyorum, çılgın gibi... Geri dönmek, başa dönmek, gençlik yıllarıma dönmek istiyorum; bugünkü cesaretimle ve deneyimlerimle...
Nasıl yaşardım düşlüyorum; daha atak, daha yaratıcı, daha korkusuz... Mahalle baskısı denen olgu beni hiç bağlayamaz, engel olamazdı bana. Gençlik dönemimin beni çok iyi tanıyan, bunca yıl bağımızı koparmadığımız çok sevdiğim arkadaşım Birsen Güven yıllar sonra karşılaştığımızda bana "Sen ilk gençlik çağında da attığın her adımın yaptığın her şeyin sorumluluğunu duyardın. Hâlâ öylesin." demişti. Aradan yıllar yıllar geçti, uyandım
ama, iş işten geçti.
Geri dönmek yok! Çok ağır bir sağlık sorunu yaşadım; ama yine de geçmişe dönme özlemi var içimde. Ne mi istiyorum? Eşime daha erken âşık olurdum. O sorumsuz, ekmek elden, su gölden günleri daha bir dolu dolu yaşardım. Bir de yaşamı bu kadar ciddiye almazdım. Hele hele baskıya, daha çok başkaldırırdım. Titiz olmazdım bu denli. Heyhat!
İyi, sevecen, şefkatli, başkalarını düşünen, sorumluluk sahibi biriydim ben; sevgilim, eşim, dışında herkes beni kendisi için sevdi. Annem, babam, kardeşlerim... Hep sorumluluk duygumu öne çıkararak sevdiler beni. Geçelim!..
Şimdi yaşamım biraz daha hoş bir hava içine girmiş bulunuyor; ama biraz geç oldu!..
"Dünyada ne ikbal ne servet dileriz
Hattâ ne de ukbâda saadet dileriz
Aşkın gül açan bülbül öten vaktinde
Yâranla tarab yâr ile sohbet dileriz" -YAHYA KEMAL BEYATLI
Ayaklarım yere bastı yine; işte şimdi bu duygular içindeyim ...
"Bulunmaz sevdazede Fuzûlî Nedim
Kanayan aşklarıyla yaşarlar bende
Sevdiğim devletli sultanım efendim
Emreyle şiirler söyleyim kapında
Duyulmadık şiirler ağır ve güzel
Ki misli görülmemiş Acem'de bile
Gitsin kulaktan kulağa elden ele
Bir zaman gözlerinçin yazdığım gazel
Sen faydalı nisan yağmuru gibisin
Bereket ve huzur getirirsin şiire
Ebediyet çığrını açtın kedere
Bu baharın ve bu gönlün sahibisin." -OKTAY RİFAT
Aşk şiiri denince, benim Divan şiirini unutmam mümkün değil!..
"Perîşan hâlin oldum sormadın hâl-i perişânım
Gamından derde düştüm kılmadın tedbîr-i dermânım
Ne dersin rûzgârım böyle mi geçsin güzel hânım
Gözüm canım efendim sevdiğim devletli sultânım" -FUZÛLÎ
Günümüz Türkçesiyle: Senin yüzünden acınacak bir insan oldum. Sen bu hâlimin sebebini sormadın. Senin üzüntünden derde düştüm, derdime derman bulmadın.Zamanım hep böyle mi geçsin? Ne dersin güzel hanım, gözüm, canım efendim, sevdiğim, devletli sultanım.
Aşk... Bu sözcük, iki kişi arasındaki ilişkiyi anlatmak için kimi kişilere göre yetersiz, eksiktir. Aşkını daha büyük, daha sağlam bulur bazı kişiler. Aşk, o büyüklüğün içinde sadece bir kısımdır onlar için...
"Ötesinde aşkla birlikte, ama yer yer, zaman zaman onu aşan başka duygular, başka esriklikler, başka baş dönmeleri de var bizde. Seni seviyorum ve senin için her şeyim.
Beni seviyorsun ve benim için her şeysin. Bir insan için şu kısa hayatta bundan daha büyük ne olabilir ki..." der Cemal Süreya
"Ben seni düşünüyorum seni
Hani tıpkı o ilk günlerdeki gibi
Kalbim diyorum kalbim
Daha dün tezgâhtan çıkmış bir su sayacı gibi
Aşkı anılar besliyor düşler kadar
Bu yüzden diyorum ki aşk eskidikçe aşktır
Sevgi eskidikçe sevgi." - CEMAL SÜREYA
"Sevmek mükemmel iş delikanlım
sev bakalım...
Mademki kafanda ışıklı bir gece var,
benden izin sana
seeeev
sevebildiğin kadar..." -NAZIM HİKMET
“Gözlerine bakarken,
güneşli bir toprak kokusu vuruyor başıma.
bir buğday tarlasında, ekinlerin içinde,
kayboluyorum…
Yeşil pırıltılarla uçsuz bucaksız bir uçurum,
Durup dinlenmeden değişen ebedi madde gibi gözlerin:
sırrını her gün bir parça veren.
fakat hiçbir zaman;
büsbütün teslim olmayacak olan…” -NAZIM HİKMET
"Seni sevmek,
Felsefedir, kusursuz.
İmandır, korkunç sabırlı.
İpin, kurşunun rağmına,
Yürür, pervasız ve güzel.
Sıradağları devirir,
Akan suları çevirir,
Alır yetimin hakkını,
Buyurur, kitabınca.." - AHMED ARİF
Aşk... Şiirimizin her döneminde, devrin özelliklerine uygun bir biçimde dile getirilmiş bir duygudur. "Aşkın büyük bir tutku olması ya da büyük bir tutku hâlinde şiire akması ilk Yahya Kemal ve Ahmet Haşim'le başlamıştır." der Cemal Süreya. Sonuçta insana özgü bu duygu, insan olduğunu duyumsatan bu duygu, dünya durdukça var olacaktır.
SEVGİYLE KALIN. HOŞÇA KALIN.