SANİYE VİLDAN GÜZEL - İNADINA ŞİİR


"ŞAİR ANA" GÜLTEN AKIN'IN ABECESİ 2

  "Göğü gördüm imkâna tutuldum düşü sevdim". - Gülten Akın


          "Göğü gördüm imkâna tutuldum düşü sevdim". - Gülten Akın

Gülten Akın'ın abecesini yazmak öyle zor ki! Tam bu harfe, Akın'ın bu şiiri ya da bu sözleri uygun olur diyorum; öyle şiirler, öyle dizeler görüyorum ki, darmadağın oluyorum. Zaten oldukça uzun yazma gibi, -bir alışkanlık mı desem, ustaların şiirlerini yazmaya doymazlık mı desem, ne desem- bir tarzım var. Böyle çok katmanlı, büyük, ince bir şairi yazarken iyice zorlanıyorum.

O, 75. yaşında, büyük bir jüri tarafından Türkçenin "yaşayan en büyük şairi" seçilmiştir. Sonuna kadar yazmaktan bıkıp usanmadı. Zaten sonu olmadı ki onun... kısa bir şiiri vardır: 

            KISA ŞİİR 

Bİr roman kadar uzun bir tümce,

 - Sonra işte yazdım.   - GÜLTEN AKIN

Tüm inceliklerin sevgili şairi, yaşlandığın yerde duruyorsun. Sonun yok... Daha ince, daha bilge, daha öncü, daha kalıcı, daha sabırlı, daha olgun, daha sakin, daha gerçek şiirler gönderiyorsun da demek istemiyorum. Başından beri öyleydin zaten... 

Sevgili Gülten Akın sen yarattın, ben yarattıklarını hiç kimse unutmasın istiyorum. Bütün dileğim bu...

        BENİ SORARSAN

Beni sorarsan,

Kış işte

Kalbin elem günleri geldi

Dünya evlere çekildi, içlere

Sarı yaseminle gül arasında

Dağların mor baharıyla

Sis arasında

Denizle göl arasında

Yanımda kediler, kuşlar

Fikrimden dolaşıyorum 

 

Hiçbir iktidarı sevmesem de

Sobanın iktidarında

Çarpışa çarpışa nasılsa

Büyüyebilen kızlar

Uslu, sakin, ölümü bekliyorlar

Yaşlılık

Dev mi oldular, başkaları

Üstüne üstüne gelip korkusuz

Güçlerini deniyorlar.    - GÜLTEN AKIN

BENİ SORARSAN şiirinin başında "ÖNSÖZ GİBİ- Ağır, çok ağır bir dünya" başlıklı bir yazısı var; içimize işleyen, bizim, tüm yaşlıların duygularını dile getiren bir yazı var. 2011 yılında Burhaniye'de yazmış. Ben de 16 Kasıma kadar komşu ilçe Edremit / Güre'de idim. Yazı geçirmek için gittim; soba kurma şansım olmadığı için döndüm İzmir'e.

Gülten Akın 1 Ocakta yazmış yazısını. Ben de aynı duygularla ayrıldım Güre'den. "1 Ocak yabani menekşeler açmış. Kuzey Ege'nin kente uzak, dağlara yakın kıyısında evler insansız. İki yalnız. Kuzey rüzgârları küçük küçük dokunup savaşmada." diye başlıyor söze. Sonra biraz karamsar devam ediyor; "uyuklama, suskunluk, içe kapanmadan" söz ediyor. "düşler bile aynı, hep aynı. Dar ve kısır yaşamdan olmalı; yaşlılık işte..." diyor. 

Sabah yürüyüşüne çıktığında, güneşin yarattığı mucizeyi görüyor. Yağmurun kamçısı altında solan pörsüyen güller, çiçekler, çimenler, çamlar hepsi değişmiş. "Doğa, dünya tüm görkemiyle ışıyor. "Kış serinliğine karşın, bu mucize onu da içine alıyor. Bedeni ona

"Hadi" diyor "yaşlılık da neymiş... "Sonra aklının bir yanının uçurtma gibi havalandığını, öte yanının ayağını yere sıkıca basmış olarak; "akıllı ol, kışı unutma" dediğini yazıyor.

Arada karamsarlığını, bu yazıyı yazdığı sırada, pazartesi ve cuma günleri, dörder saat diyalize bağlanmasına veriyorum, hem de dört yıldır. O yıllarda iki hayat yaşıyor. Ev ve hastane hayatı... "Eve diyalizi sokmuyorum pek de" diyor "Ev hastaneye benimle geliyor. Ev değil yalnız, dışarıdaki her şey. Ağır, çok ağır bir dünya."

"Sonra işte yaşlandım" diyor ya Gülten Akın, ondan esinlenen bu iki dizesini sevdim Haydar Ergülen'in... Ben de yaşlı olduğum için herhalde...

      "Sonra işte yaşadım/ Sonra işte yazdım" demiş olmalı...

İşte Sevgili Gülten Akın, "sobanın iktidarında, çarpışa çarpışa nasılsa büyüyebilen biz kızlar" seni örnek aldık. "Sözleri kuş kadınlar"daki sözünü dinledik; "Mâvi Kuş" şiirin de bize kondu.

           SÖZLERİ KUŞ KADINLAR

"Bunlar güvecin" dedim, "gövdesinin inceliğinden..."

"kumru olsa..." dedim, ona baktım

  baktım beni dinlemiyor 

 güvercinler uçtu, sustum."    - GÜLTEN AKIN

         MAVİ KUŞ

"Mavi kuş uzak tellerde, şehirlerimiz güç

işgal altındayız

dışa düşen hayat hayatımız

onu oralara biz atmadıksa

kimdi, kimler

yoğunluğuyla hızıyla renkli camın bile

ulaşamadığı

ne aşk ne şiir ne şarkılar

ardından koşuyor koşuyoruz

...............

çılgın şairleri olmalıydık

dünya

bize çılgınlık bırakmadı

hayatın ağırlığıyla ütülendik

temiz ve uslu

ne zaman kımıldasak

onlar yolumuzu kesti, aydınlandık

şehirlerimiz zor

şiirimiz hayatımız işgal altında"  - GÜLTEN AKIN

            GÜLTEN AKIN'IN ABECESİNE DEVAM

 LEYLÂ: "Sen Leylâ değilsin, diyebilir Mecnun / susar Leylâ ölümüne / sen Mecnun değilsin diyemez / çün sözden düşmüştür"

           " 'Sen Leylâ değilsin' dedi Mecnun / kavuştuğu andı / çıldırmış sanıldı."

MARAŞ'IN VE ÖKKEŞ'İN DESTANI: "Adamın su gibi akanıdır Maraşlı / Biberde çeltikte  pamukta elleri / Sim işler, oyma yapar, edik diker gibidir / Sinsin oynar, halay çeker, diz kırar gibidir." 

NEREYE: "Yürüyüp nereye gidiyorsun /Kan çiçeklerine basa basa / Saklaya saklaya canını başını / Bir aykırı cansın ki / İzlemiyor seni dirimin / Yürüyüp nereye gidiyorsun"

OĞLUNU SORAN KADININ ŞİİRİ: "-İsa'yı çarmıha gerdilerdi / sonra Platus ellerini yıkadı/

ellerini yıkadın, yıkamıştın / bitmiş aşağıdaki genç adama ait / bütün işler / kameralar beyanatlar basın bültenleri / işkence yoğun sürdüydü."

ÖYKÜ: "Bütün öyküleri yazıp tüketti / bir kendi öyküsü kaldı içerde"

PAYLAŞIM: "ağıdını bana dirhem dirhem / paylaştıran komşum / sevinçlerin var mı, nerde niye onları hiç bilmiyorum"

RÜZGÂR SAATİ: "Tepeden tırnağa bir usanmışlık / Anı ne bellek ne / Bu şehirden bu parktan uzakta / Neresi olsa olur"

SIĞDA: "Kuşsuz kalmışsa ağzım gözlerim gülmemekten / Dostumdan, gökyüzüne sürmeye kuş isterim"

ŞU GİDEN ATLIYA TÜRKÜ: "Çiğdeme sor, çeşmeye sor / Tek açan Menevşeye sor /

Ayrılık getirir ayrılıklar / Birleş demedim mi / Ben demedim mi"

TUHAF BİR AŞK: "bilemiyoruz yaşamayı severek / ve sevmeden / belki hem severek hem sevmeden"

UZUN YAĞMURLARDAN SONRA: "Sen yağmurlu günlere yakışırsın / Yollar çeker uzak dağlar çeker uzak evler / Islanan yapraklar gibi yüzün ışır/ Işırsa beni unutma"

ÜŞÜMEKTEN DEĞİL KORKU: "Üşümekten değil korku, ısınır olmaktan / Yorgun savaşçılarız, sevgiler ürküttü bizi"

 VEDA: "Ben yoruldum gidiyorum / Kendi endişeni kendin seç"

YAĞMURLU: "Uzağı ne zaman düşünsem aydınlık / Burda geceler kaldı sen gittin / Geceyle uyku, suyla yosun / Benimle olduğun bilmez misin"

ZINDANLAR BOŞALMADIKÇA: "Gülemem, çiçek alamam, utanırım kendimi onarmaya / Dünyası zından zından zından / Zındanlar boşalmadıkça"

Son kitabı, "BENİ SORARSAN" yayımlandığına 80 yaşındadır GÜLTEN AKIN. Kitabın başındaki "Ağır, çok ağır bir dünya" yazısı da bir vedadır. Kitaptan size bu şiiri seçtim.

Ruhu şad olsun.

             ŞİİR

ŞİİR BİZİM ESKİ SUÇ ORTAĞIMIZ

BİZ NE İŞLEDİKSE ONUNLA İŞLEDİK.

      HOŞÇA KALIN.

YAZARLAR

  • Salı 31.1 ° / 13.6 ° Güneşli
  • Çarşamba 35.2 ° / 19.1 ° Güneşli
  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • BIST 100

    9645,02%-0,50
  • DOLAR

    32,56% 0,14
  • EURO

    34,81% 0,49
  • GRAM ALTIN

    2417,74% -0,61
  • Ç. ALTIN

    4073,33% 0,00