(DEFTER) Büyükelçi Hasan Sevilir AŞAN


SINIR ÖTESİ SAĞLIK HİKAYELERİ

‘’Kulak ağrısısık sık nükseden Sekreterimiz Madam Zapletalova, antibiyotik verilmediğiiçin ılık sarmısak lapası tatbik ettiği kulaklarını eşarbıyla gizler, mesaiye kokulu kokulu gelirdi’’


Ülke ülke gezdirdiğimbir sağlık hikayemden bahsetmek istiyorum.Anlattıklarım tıbbi tespitlerden çok sohbet amaçlı anı kırıntılarıdır.

LİBYA

Hikâye, 1980’lerde Trablus’ta bir 20 yaş diş ağrısı ile başladı.

Libya sağlık sistemi o dönemde devletlerarası sözleşmelerle sosyalist doğu bloku sağlıkçılarına teslim edilmişti.

Kaddafi, her mahalleye birer market ve klinik yaptırmıştı. Kaddafi Marketlerinin rafları çoğu zaman boş olsa da klinikler Çekoslovak, Bulgar, Macar doktor ve hemşirelerle dolar taşardı. Arapça bilmeden Libya halkına sağlık bakımı sunan bu ekipler,traji komik hikayelere konu olurdu.

Bizim Kliniklerle acil haller dışında pek işimiz olmazdı. Libya Ulusal Petrol Şirketinin Türk hekimi Dr. İsmail her derdimize deva olurdu.

***

20’lik dişim için, Bulgaristan Türklerinden, Libya’da sağlıkçı kotasından görevlendirilen Dr. Çiler hanımın önerdiği diş hekimi Sofia’yaözel randevuyla gitmiştim.

Doktorumuz eski moda aletlerle sonuna kadar açık ağzıma konsantre olduğu sırada, dudağıma kancaladığı şeffaf hortumun yılankavi hareketlerle sesli şekilde patlamasıyla,ikimiz de bir taraflara savrulmuştuk.

Bir sonraki randevuya gitmeyip, diş ağrımı,eski usul kolonya ve rakılı tamponlarlagidermeye çalışmıştım.

 

ÇEKOSLOVAKYA

Trablus’tan bir yıl sonra, Prag’dada aynı diş apse yapmış, şişen yanağım elmacık kemiğine dayanmıştı.

Büyükelçilik mesaimize görüntü dışında bir arıza yaratmayan bu durumun tedavisi ancak ya Batı Almanya’ya geçmek ya da Türkiye’ye uçmakla mümkündü. Elçi-Müsteşarımız Füsun hanımın ısrarlı yakın takip ve talebiyle Prag’da dönemin önde gelen Komünistlerine hizmet veren Motol Hastanesinin Diş Ünitesinden randevu koparabilmiştik.  

Motol’unPrag’daki diplomatlara hizmet veren bir koridoru dışındaki bölümleri her zaman sorunluydu, Batılı diplomatlara yönelik teşhis ve tedavisi şüphe uyandırırdı.

İngiliz Başkâtibine, bebeklerinin ana karnında ölmüş olduğu, anneyi kurtarmak için bebeğin acilen alınması gerektiğinin söylendiğine, ailenin birkaç saat içinde Batı Almanya’ya geçip, iki gün sonra bebekleri kucaklarında Prag’a dönüşlerine bizzat şahit olmuştuk.

Stajyer sandığım genç diş hekimi, ilk kontrolü takiben ikinci seansta dişimi zorlanarak olsa da çekmişti.Akşama çene kemiğim kilitlenmiş, birkaç gün o zaman henüz yaşına girmemiş olan Egecan’ın sıvı mamalarına ortak olmuştum.

Sorunun devam etmesi üzerine göründüğümüz genç hekim, yaş ve kiloya göre süresini ayarladığı birkaç dakika süren ışın tatbikinden sonra başkaca yapacak bir şeyleri kalmadığını söyledi.

Almanya’dan ulaştığımız diş hekimi arkadaşımız Ahmet, acilen antibiyotik almam gerektiğini söylese de Motol Hastanesi ilke olarak antibiyotik vermeye yanaşmıyordu.

Öyle ki, sık sık orta kulak iltihabı nükseden Sekreterimiz Madam Zapletalova, antibiyotik verilmediği için ılık sarmısak lapası tatbik ettiği kulaklarını eşarbıyla gizler, mesaiye kokulu kokulu gelirdi.

Almanya’nın önerisiyle,Egecan için Türkiye’den getirmiş olduğumuz çilek kokulu sıvı bebek antibiyotiklerini son damlalarına kadar bitirmiş olsam da bu, diş çekiminden birkaç ay sonra bileklerimde başlayan artritvari ağrı ve inflamasyon hassasiyetlerinin önünü almamıştı.

 

ANKARA

Prag hatırası diş çekiminin bileklere ve daha sonra kalbe etkisi 1990’larda Hacettepe’de anlaşıldı. Diş köklerinden yayılan iltihabın kalp kapakçığına yerleşmiş olabileceği söylendi.

Gülhane Askeri Hastanesindeki tetkiklerde, meslektaşımız Pınar’ın eşi Ersoy, mitral kapakçıkta, ikinci derecede vejetasyona işaretle,herhangi bir enfeksiyon durumunda antibiyotik almamı,kapakçık arızasının dördüncü dereceye ulaşması halinde ameliyatönerdiklerini bildirmişti.

 

İNGİLTERE

Londra’da kalp bakımım 6 aylık rutin kontrollerle sürmüştü. Doktorların, düzenli yürüyüş ve sigara ısrarı dışında önerisi olmamıştı.

Hatırlatma mektubunu alınca, gidip gereğini yapıyorduk.

İRAN

Tebriz yıllarımda İran’ın en iyisi sayılan kalpçime danışıyordum. Doktor,mitral kapağın ikinci safhada kaldığını teyitle,enfekte bir durum olmasa bile ihtiyaten her ay bir terkip antibiyotik almamı önermişti.

AVUSTRALYA

Adımı aile içinde antibiyotikçiye çıkaran Tebrizli doktorumuzun tavsiyesine Melburn’daki doktor son vermişti.

İngiliz ekolü Avustralya da antibiyotikte kontrollüydü. Ancak enfekte hallerde ve diş tedavilerinde antibiyotiğe izin vardı.

Diş temizliğinden iki saat önce 3 gramlık antibiyotik alıyordum.

 

ARNAVUTLUK

37 yıl aralıksız içtiğim, günde üç paketi bulan sigarayı 2010’da Tiran’da bırakmıştım.Bunun psikolojik yansıması çok büyüktü.

Sağlık bakımımız, adı Amerikan Hastanesi olsa da Türk doktorların yoğun olduğu hastanede yapılıyordu.

Bu hastanelerin yönetim veya sermayedarlarının bir kısmının daha sonra FETÖ etkisinde olduğu duyulmuştu.

GÜNEY SUDAN

Juba’da göreve başlamadan önce genel diş ve kalp kontrolleri sırasında ana atarlarda daralmalar başladığı tespit edilmişti.

Juba’da sağlık bakımı yetersizdi.Sarıhumma, hepatit, menenjit, tetanos gibi yedi zorunlu aşıyı tamamlandıktan sonra Afrika’ya uçmuştum.

*** 

Mensuplarımızdan sadece sıtma olanlar yerel kliniğe görünüyor, acil diş tedavilerinde Birleşmiş Milletler personelinin de gittiği özel hekim öneriliyordu.

Juba’da doktorluk bir sağlık sıkıntım olmadı. Ancak Büyükelçilik yerleşkemizdeki yürüyüşlerde, soluk kesilmesi hissediyor, bunu rutubetli sıcak havaya, güneşe bağlıyordum.

 

EMEKLİLİK BEKLENTİLERİ

Juba dönüşü 40 yıl koridorlarını aşındırdığım Dışişleri Bakanlığımızdan geçen yıl emekli oldum.

Hayallerimiz, şimdiye kadar yapamadığımız okuma, yazma, çizme, ailemle, yakınlarımla buluşmalar, birlikte seyahatler, gezme- tozma babından sosyal ağırlıklı bir yaşamdı.

Gerçekler,yüzyılın küresel salgını,65+ damgasıyla ev karantinaları ve bu koşulların büyüttüğü sağlık sorunları oldu.

1980’lerde mesleğin başlarında Prag’da başlayan,belki birkaç kutu antibiyotikle önlenebilecek diş meselesi,yıllarca ülke ülke benle gezip yüklü miktarda antibiyotik içmeme yol açmıştı.

2020’lere geldiğimizde, sınır aşan sağlık hikayemiz, maskeli pandemi karantinaları, ruh daralmaları ve ilave kalp sıkıntıları ile zenginleşmeye devam etmekte.

YAZARLAR

  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • BIST 100

    9670,53%0,26
  • DOLAR

    32,52% -0,08
  • EURO

    34,78% -0,23
  • GRAM ALTIN

    2421,67% -0,33
  • Ç. ALTIN

    3982,08% -0,92