Joe Biden ABD’nin seçilmiş en yaşlı başkanıymış! 77 yaşında.
Çok iyimser bir sözümüz var; “kimin ne zaman öleceğini Allah bilir” bir de iyimser olmayan; “ölüm hastaya yakın” deyiveriyoruz. Zaten Biden Bey de aday olduktan sonra Amerikalı aklıevveller kara kara düşünmeye başlamışlar: “yahu, adam seçim bitmeden ölüverirse ne yaparız?” Daha önce başlarına gelmediğinden bilmiyorlar. Seçildikten sonra ölen yada öldürülen çok ya…
Şimdiii yalanın gereği yok; ben de yaşlıyım bazen kendimi bir kuyrukta sıra bekler gibi bulduğum oluyor…
Bu salgın olayının taa başından buyana politilkacılarımızın sağlığına dair en küçük bir haber sızıntısı yok. Hepsi de oldukça sağlıklı Allah kem gözlerden saklasın hele siyasi partilerin genel başkanları hepsi birer süpermen! Ne mutlu bize. Değil mi?
Tüm dünyada politikacıların çoğunluğu 60, ne 60 ı, 70 yaş üstü! Fakat hepsi de oldukça sağlıklı; yanakları al al. Ve hatta dans edecek kadar kanlı ve canlılar… ABD seçimleri sırasında gördünüz trump bey de biden bey de dans ediyorlardı. Bizimkiler dans etmezler, çifte telli bile oynamazlar; ağır ol molla desinler havasındalar.
Dünyanın her tarafı bu covid-19 salgınıyla sorun yaşıyor. toplumlar çaresizlik ve biraz da bu çaresizliğin getirdiği vurdumduymazlık içerisinde çalkalanıyor. Bazı aklı evveller corona sonrası nasıl bir dünya olcağına dair kafa yoruyorlar. Ama öncesi de çok iyi görünmüyor. Vurgulamaya çalıştığım huzursuzluğun gerdiği halklar bir gün patlayıp sokaklara dökülebilir. Yağmalar yangınlar ve karışıklık tüm dünyayı sarabilir. Çünkü hiçbir yerde huzur yok! Yalnızca politikacıların yüzünde tv makyajıyla yapay bir gülümseme, bazan kahkaha fırlattıkları da olmuyor değil ancak durumu kurtaramayacaklar gibi görünüyor. Hayır! Bu kötümserlik değil. Bir öngörü.
Pekiii, bizim politikacılarımızın sağlık durumlarından haberimiz var mı? Meydanlarda veya başka mekanlarda zaman zaman konuşma yaptıklarında kameralar yakın çekim yapınca yüzlerine veya gözlerine bakarak durumlarını çıkarmaya çalışıyorum ama çıkarabildiğim tek rahatsızlık asabiyet! Muhteremler baştan sona çok sinirli ve sertler hele bazıları var ki sormayın. Benim söylememe gerek yok siz de izleyip görüyorsunuz, çok sinirliler. Bu sinirliliğin arkasında başka sağlık sorunları var mı? Bilmiyoruz.
Oysa bilmemiz gerek. Değil mi? İdare edilen biziz sonuçta… Ne gelirse bizim başımıza geliyor.
Elinizi vicdanınızın üstüne şöyle bir koyun sonra düşünün: Sürücü belgesi (yani şoför ehliyeti) almak için gerekli sağlık raporunu alana kadar ne çektiniz yahu!
Koskoca bir ülkeyi; Türkiye Cumhuriyetini yönetenlerin veya yöneteceklerin sağlık durumlarını bilmek hakkımız yok mu?
Ya bu asabiyetin daha ciddi başka başka neden ve sonuçları olursa; Allah korusun!
Şöyle bir düşünün bakalım…
