(DEFTER) Büyükelçi Hasan Sevilir AŞAN


UKRAYNA SENDROMU VE BALKANLAR

‘’Ukrayna vekalet savaşında dünyanın gözü önünde yaşanan emperyal bilek güreşi, yumuşak karınlı kritik coğrafyalara sendrom yaratan tartışmalı bir uluslararası dönemi başlatmış bulunmakta’’


İstilayla başlayıp, işgalle süregiden, hegemonların vekalet savaşına dönüşen Ukrayna krizi yumuşak karnı olan coğrafyaların nasıl paylaşılacağının, küresel aktörlerin araftaki ülkelerle nasıl kedinin fareyle oynadığı gibi oynanabildiğinin son örneği oldu.

İki kutup arasında sıkışan, bir tarafın dolduruşu ile diğer tarafa kafa tutan, ince dengelerin riskli kıyılarındaki ülkeler hunharca harcanabilmekte.

Ukrayna krizi bu anlamda kritik coğrafyalarda sendrom yaratan tartışmalı bir uluslararası dönemi başlatmış bulunmakta.

Büyüklerin siyasal nüfuz ve paylaşım eksersizinde güvendiğiniz dağlara her an kar yağabilmekte.

BALKANLAR

Ukrayna savaşının küresel etkileri Balkanların geleceğini de yakından ilgilendirmekte.

Henüz istikrara kavuşamamış olan Balkanlar, 30 yıllık moladan sonra yeniden örülmekte olan demirperdenin kıyısındaki bölgede yer almaktadır ve Ukrayna savaşının faturasının kendilerine kesileceği endişesini taşımaktadır.

ABD öncülüğündeki Batı ile Rusya arasında bilek güreşine dönen vekâlet savaşının uzayacağı tahmin edilirken Rusya’nın askeri sıkışmışlık ve psikolojik hezimetten kaçış olarak dikkatleri Balkanlara çekmesi mümkün görülmekte.

Ukrayna sendromu bu süreçte Balkan Cumhuriyetlerinin Batı ile entegrasyonunu hızlandırabileciği gibi kışkırtmalarla etnik iç savaşlar başlatabilecektir.

Balkanlar bu bağlamda nefesini tutmuş halde beklemededir.

CADI KAZANI

Balkanlar barış dönemlerinde dahi kırılgan iç dinamiklere sahip bir coğrafya olmaya devam etmekte.

1990’ların demir perde dönüşümüyle Yugoslavya’dan koparak oluşan altı cumhuriyet hala kalıcı barış ve istikrara kavuamamış olup uluslararası aktörlerin katalizörlüğünde gelecek arayışını sürdürmekte.

Gözlerini tek kutuplu dünyaya açan yeni cumhuriyetler kurtarıcı olarak saydıkları ABD, AB ve NATO yapılanmalarını dış politika hedefi olarak kabul etmektedir.

Yekdiğerinde azınlığı bulunan Balkan ülkeleri arasındaki ezeli etnik çekişmelerin bölgenin tamamının AB şemsiyesi altında bütünleşmesi ile sona ereceği beklentisi ilk zamanlarda bir umut yaratmışsa da dilekten öteye geçememiştir.

Balkanlar haritasına bakıldığında çatışma riskinin yüksek olduğu ülkeler, AB’nin üyeliklerini ağırdan aldığı ülkelerdir.

ETNİK ÇÖZÜM

Kritik aşamalardan geçmekte olan Balkan coğrafyası Slovenya AB dönem başkanlığı sırasında, kalıcı istikrarı sağlamak için sınırların etnik temelde yeniden çizilmesi önerisi ile yeni bir şok yaşamıştır.

En az altı ülkenin sınırlarını değiştiren öneriye göre, Bosna Hersek Cumhuriyeti, Sırbistan ve Hırvatistan arasına paylaşılacak, Kosova Arnavutluk’la birleşecektir.

Yeni bir tartışmayı tetikleyen Sloven fikirler demeti, tepkiler üzerine yalanlanmış olsa da, Balkanlarda 30 yıl sonra yeniden etnik temelli çözümler aranması eksersizi AB’nin çaresizliği olarak zihinlere yerleşmiştir.

UKRAYNA YAKLAŞIMI

Her dönemde büyük aktörlerin çıkar ve nüfuz oyunlarıyla kolayca barut fıçısı haline dönüşebilen Balkanlar, yakın bölgesinde yaşanan ve dünyayı ikiye bölen Ulkrayna restleşmesiyle hareketlenmiştir.

Rusya'nın Ukrayna’ya askeri müdahalesine en sert tepkiyi, Kosova, Makedonya, Arnavutluk ve Hırvatistan vermiştir.

Karadağ, bünyesindeki Sırp azınlık ve Rus sempatizanları nedeniyle işgali temkinli, dikkatli tonda kınamakla yetinmiştir.

Bosna Hersek’de durum daha farklıdır. Üç kurucu toplum temsilcilerinden oluşan Bosna Hersek Cumhurbaşkanlığı konseyindeki Sırp üye itiraz ettiği için işgalin kınanmasında ortak karar üretilememiştir. Ancak Boşnak ve Hırvat kurucu başkanlar, özel olarak Rusya’yı kınayarak Ukrayna’ya desteğe hazır oldukları mesajları verebilmiştir.

Görüleceği üzere Sırbistan ve BH Sırp Cumhuriyeti dışında Balkan ülkeleri ton farkı olsa da AB ve NATO çizgisinde bir yaklaşımı benimsemiştir.

Ukrayna’daki bilek güreşinin diğer bir yumuşak karınlı Moldova’da devam etme olasılığı Ukrayna faturasının Balkanlara kesilebileceğini akla getirmiştir. Nitekim Moldova şimdiden Transdinyester üzerinden sabotajlı kışkırtmalara maruz kalmaya başlamıştır.

Bölge, Kazakistan ve Ukrayna krizlerine birlikte bakıldığında Büyük Orta Doğu projesinin mütemmim cüzü olarak bilinen Genişletilmiş Karadeniz Girişiminin Batı ucundadır. Provokasyon dalgalarına karşı korunmasızdır.

Kutuplaşma baskılarından kurtuluş belki de eski Balkanlardaki ‘’bağlantısızlık’’ kalesi olabilir.

Balkanlarda denize düşen çaresizce yılana sarılmamalı.

YAZARLAR

  • Perşembe 31.6 ° / 17.1 ° Güneşli
  • Cuma 24.9 ° / 15.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • BIST 100

    9548,57%0,19
  • DOLAR

    32,49% 0,16
  • EURO

    34,80% 0,25
  • GRAM ALTIN

    2487,88% 1,05
  • Ç. ALTIN

    4157,48% -1,05