"BELKİ HİÇBİR ŞEY DEĞİŞMEDİ

"BELKİ HİÇBİR ŞEY DEĞİŞMEDİ
DÜŞ DE GERÇEK DE" -MELİH CEVDET ANDAY

Yeni yılın ilk günlerinde bu dizeler geldi usuma...
"Değişme bir süreçtir. Değişmenin yönü ilerleme olduğu gibi gerileme de olabilir. Değişme bir durumdan daha iyi bir duruma geçiş biçiminde ise 'ilerleme', birden fazla yönde olursa 'gelişme' olur."
Toplumsal değişmenin hep iyi yönde olmasını, toplumsal ilişkilerde insanlığın bilgi ve deneyim birikiminin artması sonucu olarak değişmenin gelişmeye evrilmesini isterken, belli bir sürenin geçmesini beklemenin gerektiğini biliyorum. Yine de dilime dolanan bu!..

BOŞLUĞUN GEÇMESİ EVİN ÜSTÜNDEN
Mavi yeşim taşından kubbe,
Tavşan ne diye bizden kaçıyor
Güneşe çıkıyor ölümler lamba ile?
Tükenmiş geleceğin fazlalığı,
Gidiyoruz nasılsak öyle,
Çözmeden yüreğin gizini.

Belki hiçbir şey değişmedi,
Düş de gerçek de. -MELİH CEVDET ANDAY

Böyle diyorsa da şair, sürekli değişimden, değiştirmeden yana...
Yeni yılda her şeyin güzel, çok güzel olacağını düşünmek istiyorum. Tüm olumsuz düşüncelerden uzaklaşmak istiyorum.
Örneğin "yüreğin gizini" çözmeden, "nasılsak öyle" gitmek istemiyorum.
Yürek dediğimiz an, sevgi geliyor...
Dalai Lama, "Sevgi ile dolu bir kalp,  dingin bir zihin için gerekli olan kendine güveni ve içsel gücü arttırır." diyor; biz de gelin, sevgiden söz edelim...
 Rıfat Ilgaz; sevginin gücünü ne güzel anlatıyor. Yokluğunun da yıkıcılığını...
“Senin gözbebeklerin var ya kadın kadın gülen
İnsan insan bakan gözbebeklerin
Beni tutsa tutsa gözlerin tutar ayakta
Beni yıksa yıksa gözlerin yerle bir eder
Ne gelirse onlardan gelir bana
Çalışma gücü yaşama direnci
Mutluluk gibi kazanılması zor
Mutluluk gibi yitirilmesi kolay
Bir açarsın ki mutluyum
Bir kaparsın her şey elimden gitmiş” -RIFAT ILGAZ

Yine Rıfat Ilgaz'dan seçiyorum dizeleri... Sevgi, yaşanılan ile düşlenen arasında bir denge kurmuş gibi görünüyor şiirde...
"İnsanca bir şeyler katalım sevgimize
Gecelerden birlikte çıkalım ister misin
Işığı birlikte aramamız güzel olacak
.........
Eksiksem bir şeyler kat sevginden
Yüreğindeki sıcaklıkla bütünle beni
Yorgunsam gücünden ekle dirileyim
Bitkinsem sağlığından ver cömertçe
Aşıla yaşama tutkundan
Büyük ülküler için elimden tut
Al götür beni gerçeklerin çağrısına" -RIFAT ILGAZ

CAHİT IRGAT'ın dizeleriyle de, ne yaşarsak yaşayalım; yıkım da olsa, baskı da olsa, umutsuzluğa kapılmamayı, tersine, gelecek güzel günleri düşleyerek yaşama ve insanlara dört elle sarılmayı düşünelim. İçtenlikle isteyelim...
"Ağlamayı unutarak yaşamak
Yer altında, yer üstünde
Sevgi sevinç tarlasında
Aşk ve dostluk denizinde
Çocuklar gibi mağrur
Dertlerden uzak,
Başlamakta şimdi huzur
Kardeşliğe, muhabbete
Hürriyete inanarak."  -CAHİT IRGAT

Yazıma karamsar başladıysam da, kötümser değilim; gelecek güzel günleri umutla bekliyorum.
"Sevgiden sırılsıklam
Yangınlanacak aşklar
Çok yakında bir gün
Çok yakında bir gün
İnsanlar insan gibi yaşayacaklar." -CAHİT IRGAT

Salgın ve kişisel sorunlarım  yüzünden neredeyse iki yıl oldu, sevdiklerimle yüz yüze görüşmeyeli...
"Sevdiğim ne çok insan var,
Özlediğim ne çok insan.
Hepsinin bir bir ayağına varsam,
bir acı kahvelerini içsem
hatırlarını sorsam."  -A. KADİR
"Hasretim sana
Tam üç koca kış geçti aradan,
Koskocaman üç asır." desem, ardından da kendi kendime:
"Bu ne bitmez yolmuş deme,
bitmedik yol yok.
Bu ne aşılmaz dağmış deme,
aşılmadık dağ yok.
Kendini kapıp koyverme" desem.
O zaman, insanları sevmekle kalmayalım; onların- şekl ü surette değil gerçekten insan olanların- yapıcı, yaratıcı, güzelleştirici gücüne de inanalım...
"İnsan kuş kanadında gelen yazı.
İnsan gül fidanında yanan gonca.
İnsan umutların kapısı." - A. KADİR
                HOŞÇA KALIN.