Bir sanatçı için en büyük ödül belki yaşarken efsaneleşmekti.
Elbette sanatında donanımlı, başarısıyla zihinlere yerleşip gönüllere giren sanatçılar her zaman iz bırakır, ebedileşir.
Ancak kimileri saçtığı parıltılarla daha bir göz kamaştırır. Ajda Pekkan bu ışık saçanlardan birisidir. Yaşayan efsanedir.
SÜPERSTAR
Yarım asırdan fazla sahne ışıkları altında, müziğiyle, modaları ile hep göz önündeydi.
Modaları O başlatır, yenisiyle eskisini de o bitirirdi.
Müzikle başlayıp, oyunculuğa geçmiş, 50’ye yakın filmden sonra tekrar müziğe dönmüştü.
Müzik dünyası iniş çıkışlar yaşasa da O yokuşlarda hiç gerilere düşmedi, rakipsizdi, kuşaklar boyu müzik ve moda ikonu olmayı başardı.
Türk hafif müziğinin isim ve kimlik arayışının ilk yıllarında sahnedeydi. Popüler yabancı şarkıların, hala coşkuyla dinlediğimiz Türkçe aranjelerini klasikleştirmişti.
Yorumuyla, sahne tekniğiyle modalarıyla hep zirvedeydi.
Müzik dünyasına, şarkılara ve şarkıcılara renk kazandırdı. Şarkılarının tamamı her zaman ezberlere yerleşti, dillerden düşmedi.
Yediği, içtiği, giydiği ile aşkları ve âşıkları hep olaydı. Yıllara meydan okuyan fiziği, farklı ses rengi ve yorumuyla hep öndeydi.
İki Yabancısı, Kimler Geldi Kimler Geçtisi, Palavra Palavrası kendisi gibi zamansızdı hiç eskimedi, orijinallerinden daha fazla sevilip kalıcılaştı.
Süper stardı. Türkiye’nin batıya, batının Türkiye’ye açılan yüzüydü. Hatta batıyı aşan bir imaj çiziyordu.
14 VALİZ
14 valizle Paris’ten dönüşü, estetikleri, yaşı, başı, gerginliği ve dansı tebessüm yaratırdı.
Daha önceleri bol yabancı sözcüklü Türkçesi ve diksiyonu sempatiyle tiye alınmış olsa da gösteri dünyasında her dem imrenildi, kıskançlık ve hayranlık arası duygularla takip ve takdir edildi.
ÖDÜLLER
Tüm zamanların en çok satan, en çok ödül alan sanatçısıydı. Ödüllerinin, altın, platin plak sayısının hesabını belki kendisi de tutamamıştı.
Şarkıları hep liste başı, kendisi de hemen her zaman yılın sanatçısıydı.
En iyi 100 Türkçe albümden üçü ona aitti. Devlet sanatçılığı ile taltif edilmişti.
Hollywood Reporter Dergisi, gösteri dünyasının en güçlü 100 kadını arasında Ajda’yı da gösteriyordu.
Şöhreti, şarkıları Türkiye ve yakın çevresini aşıp diğer coğrafyalara ulaşmıştı.
Fransızca, Almanca, Japonca ve Yunanca plaklar yapmış, birçok dilde şarkılar söyleyip uluslararası festivallerde boy göstermişti.
CUMHURİYETİN KADINI
100. yılına giren Cumhuriyetimizin yarısından fazlasında bizlerleydi, zirvedeydi.
Sanat hayatında 20 başbakan, 9 cumhurbaşkanı, 45 hükümet, 3 darbe ve 2 savaşın tanığı olduğu rivayet edildi.
Bir pop starından öte adeta canlı devlet arşiviydi. Kim bilir hayranı olan kaç başbakana, kaç bakana mikrofonunu uzatmıştı. Kimler gelip kimler geçmişti bilinmez.
HAYRANIYIZ
Müzik serüvenini, çıkışa hazırlandığı 1960’lar Adana sahne deneyimi dâhil severek yakından takip edenlerdendim.
Türkiye’de olduğumuzda da dış görevlerimizdeki yıllarımızda da bize refakat ederdi.
Onu dinler, şarkılarına eşlik edip, çalıp söyler, geçmişimizle, gençlik yıllarımızla içselleştirirdik.
Uzak diyarlardaki yıllarımızda, o dönemin popüler sanatçıları arabamızda, evimizde şarkılarıyla, filmleriyle bizlerle olurdu. Sanatçı yelpazemizde zamanın ruhuna göre değişiklikler olsa da klasik Ajda Pekkan mutlaka dilimizde, kulağımızdaydı.
1980’lerde Hindistan görevime en renk katan şarkılar Ajda’dandı. Beş Yıl Önce On Yıl Sonra ile şarkıları sadece bizi değil o dönemde Yeni Delhi kordiplomatiğini de kucaklamıştı.
İngilizi, Fransızı, Amerikalısı, Malezyalısı becerebildikleri kadar Ajda şarkılarının nakaratlarına eşlik eder, tempo tutardı.
Kaset dönemiydi. Talep üzerine kasetlerini çoğaltmaktan eldeki kaset eskir, yorulurdu.
Bugün hiç tanınmadığı herhangi bir dünya köşesinin herhangi bir sahnesine ışınlansa, hayranlıkla dinlenecek, iltifata mazhar olacak bir küresel yıldızdır.
Kuşakları şarkılarıyla ortak duygularda birbirine yakınlaştıran ulusal değerimiz ve yaşayan efsanemizdir Ajda Pekkan. Her halini severiz.
