Son olarak bilim insanlarını ilgilendiren çok önemli bir ilkeden söz ederek bu bölümü bitirmek istiyorum. Bir bilim insanına düşen vazifelerden en kutsal olanı: Öğrendiği, doğru olarak kabul edilen bu günkü gerçek bilgileri topluma anlatmak, tüm insanlığa bu bilgileri duyurmak, insanların mutluluğu için bilgisini kimseden korkmadan söylemektir. Bu ilke her ne kadar düşünce özgürlüğü kapsamına girse de bence ayrı olarak ele alınmalı, “her doğruyu her yerde söyleme” atasözünün tersine “doğru olanı her insanla paylaşma” ilkesi bilim adamının bir ilkesi olmalıdır. Toplumun önderi olması gereken bilim insanları doğruları söylemez ise, bunların yeri bilgisiz insanlar tarafından doldurulur.
Bu günkü şartlarda maalesef gerçek bilim adamlarımız doğru söylemekten korkar hale gelmiştir. Topluma doğruları her zaman korkmadan söyleyelim.
Sonucun Sonucu
Ne yazık ki bilimsel etik yeni bir kavram olması nedeniyle hakkında fazla bir şey bilinmiyor. Üniversitelere bu konuda büyük iş düşmektedir. Bugüne kadar bilim ve teknolojilerdeki gelişmeler insan aklını değiştirmekte ve geliştirmekte ise de politik ve toplumsal alanda, ümmet döneminden kalma ahlak kurallarını, gelenek ve görenekleri değiştirmede yeterince etkili olamamaktadır. Ama bilimin özündeki etik, düşüncenin buluşçu ruhunu coşturup bütün bu geri kalmışlık zincirini kırarak birgün silip süpürecek ve er geç geleceğin aydınlık kapılarını tüm insanlığın önüne, sonsuza kadar açacaktır. Hiç kuşku yok ki bilim, özüne varıldı mı en eşsiz, en coşturucu sevinçler sunar, bizi kapıp kavrama ve yükseltmede hiçbir görüşün veremeyeceği kadar temiz bir hayat görüşü verir.
Bilimin yarattığı bilgi birikimi kadar, hatta da ondan da çok bir yöntem olduğunu, olaylara ve süreçlere neden-sonuç çerçevesinde akılcı yaklaşarak, bu yöntemi bütün sorunlarımızda uygulamak gerektiğini herkesin bilmesi gerekmektedir.
Üniversitelerde Uyulması Gereken Evrensel Kuralları ele alan bu inceleme kuşkusuz öyle kapsamlı bir çalışma değildir. Onun için yeniden ele alınmak, genişletilmek ve düzeltilmek gerekebilir. Bu konuda bir tartışma başlatılabilirse amacına ulaşılmış olacaktır.
Kaynakça:
1.Medrese ve Üniversite, Kemal Gürüz, İnkılap Kitapevi, 2020, İstanbul.
2.Bir Yaşam Öyküsü-EĞİTİME VE BİLİME ADANMIŞ BİR ÖMÜR, Karahan Kitapevi, 2018, Adana
3. Yaşamın anlamı (denemeler), prof. Dr. Emre Konagar, Remzi kitapevi, 1987, İstanbul.
4.Bilim ahlakı, Albert Bayet, Çeviren: Vedat Günyol, Çan yaınları, 1963, İstanbul.
