Bu söz bazılarına klişe gelebilir. Bazıları için de çok anlamlıdır. Yaşantımızdan öyle öğretmenler geçmiştir ki; bu söze fazlası ile layıktır. Hayatımız boyunca karşılaştığımız ve kendilerinden ‘’öğretmenlerin öğretmeni’’ diye saygı ile söz ettiren öğretmenlerin sayısı çok azdır. Bu anlamda kendimi fazlasıyla şanslı hissetmekteyim. Bugün bunlardan birinden söz etmek istiyorum.
On iki Eylül öncesi karanlık dönemlerin habercisi gibi toplumun üstüne çöken, baskıların ve şiddet eylemlerinin yavaş yavaş can almaya başladığı yıllardı. Öğretmen olacağız umuduyla Kastamonu Göl İlköğretmen Okulunda yatılılık sınavını kazanamadığım için gündüzlü okumayı göze almıştım. Gerek işin maddi yanı, gerekse daha çocuk denecek yaşta gurbet ellerde sırf ‘’öğretmen olacağız’’ umuduyla zorluklarına katlandığımız yıllarda; zamanın devlet büyükleri oyun esnasında kuralları değiştirmiş ve de verdikleri sözlerde durmamışlardı.
Adını ‘’Karaoğlan’’ diye dağa taşa yazdığımız, Köy Enstitüsü Mezunu diye çok güvendiğimiz Milli Eğitim Bakanı Mustafa Üstündağ bile feryadımıza kulak tıkamış; hak arayışında bulunan yüzlerce arkadaşımızın sağa sola sürülmesine, disiplin cezası almasına, okuldan atılmasına göz yummuşlardı. Ağzımıza çalınan ‘’Üniversite kapısı’’ masalı ile zamanın örgütlü güçleri küçük lojistik destekleri dışında bizim ‘’öğretmenlik haklarımızı’’ aradığımız boykotlarımıza yeterince destek olmamışlardı…
İşte tam da bu yıllarda (Eylül-1975) Valilik Makamına dilekçe vermiştim. Dilekçemi alıp Sinop Kız Öğretmen Okulu idare katına geldiğimde, okul müdürlüğü makamında, zaman zaman uğradığım TÖB-DER lokalinden göz aşınası olduğum Kadir KARKIN oturmaktaydı. Dilekçemi aldı, okudu. Kaleme ‘’nakli uygundur’’ yazarak havale etti. Artık beş yıl öğrencisi olduğun Kastamonu Göl İlköğretmen Okulundan Sinop Kız Öğretmen Okuluna nakil olmuştum.
Bazılarına basit gibi görünen bu nakil olayı benim için yaşamsal bir öneme sahipti. Geçen yıl 23 Haziran 2020 tarihinde aramızdan ayrılan Prof. Dr. Kadir KARKIN ile son defa 2015 Kasım’ında Ankara da buluşmuştuk ve de şimdi anılarda kalan onlarca fotoğraf çektirmiştik…
Kadir KARKIN Adana Düziçi Öğretmen Okulundan mezun olduktan sonra, İlkokul öğretmenliği yanında 1960 yılında Çapa Öğretmen Okulunda Müzik Seminerlerinde zamanın ünlü müzik öğretmenlerinin öğrencisi oldu. 1964 yılından itibaren müzik otoritelerinden dersler alarak yeteneklerini geliştirdi. 1970 yılında İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsünü Müzik Bölümünü bitiren Kadir KARKIN aynı yıl Sinop Kız Öğretmen Okuluna Müzik Öğretmeni olarak atandı. Burada altı yıl kadar çalıştıktan sonra İstanbul Atatürk Eğitim Enstitüsüne atandı ve okulun Müzik Bölümü Başkanlığına getirildi…
Merhum Prof. Dr. Kadir KARKIN yaklaşık elli yılı aşkın bir zaman diliminde; İlköğretmen okulunda, Eğitim Enstitüsünde, Üniversitelerin kurduğu sanat bölümlerinde yetiştirdiği binlerce öğretmen ile haklı olarak ‘’Öğretmenlerin Öğretmeni’’ unvanını almayı çoktan hak etmişti…
Ölümünün birinci yılında Merhum Prof. Dr. Kadir KARKIN öğretmenimi; saygıyla, hürmetle, özlemle, rahmetle anıyorum…
23 Haziran 2021 / Avcılar-İst.
kocsalih57@hotmail.com
