Öykü:  Özgün Erdem
DÜŞÜNCE - SANAT VE TOPLUM 11.05.2021 23:09:00 1763 0

Öykü: Özgün Erdem

HAYATIN GETİRDİĞİ

Israrla çalan telefonun sesiyle kendine geldi. Sokakta neşeyle oynayan çocukları izlerken uyuyakalmıştı. Gözlerini açtı. Rahmetli annesinin yadigârı antika sehpanın üstündeki telefonuna uzandı. Yetişememişti. “Neyse,” dedi. “ Her kimse, yeniden arar.” O sırada kedisi Pamuk kocaman iri, yeşil, uykulu gözleriyle ona bakıyordu. O da sanki uykusundan yeni uyanmış gibiydi. Önce esnedi sonra kaldığı yerden uyumaya devam etti. “Pamuk olmasa ne yapardım?” diye geçirdi içinden.

Pencereye yöneldi. Güneş batmak üzereydi. Gözleri çocukları aramıştı. Gitmişlerdi. Sokağı sessizlik kaplamıştı. Derin bir sessizlik. Sevmiyordu bu sessizliği. Alışamamıştı. İçi sıkılıyordu. Çocukları, torunları gelebilse, onları görebilse sıkıntısı geçerdi. Aylar olmuştu görüşmeyeli.  Aynı şehirde olduklarını bilmek içindeki özlemi iyice derinleştiriyordu. Ara ara telefonla görüşüyorlardı görüşmesine de can cana olmak gibi değildi tabii. Kızından duyduğuna göre torunları iyice büyümüşlerdi, en küçüğü Aydın emeklemeye başlamıştı bile. Yakında adım da atardı.

Pamuk bir iki kez miyavladı. Bacaklarına sürtünmeye başladı. Acıkmış görünüyordu. Ona sevgiyle baktı. Onun sevimli bakışı içini ısıttı. İyi ki vardı. Birbirlerine can yoldaşı oluyorlardı. Kalktı. “ Sabırsızlanma Pamuk,” dedi. Mamasını, suyunu koyarken korona salgının ne zaman biteceğini düşündü. Hayat neler getirmişti? Neler yaşıyordu şu yaşında? “Biter mi bu salgın? Kavuşabilir miyim yavrularıma?” diye içlendi. Pamuk umursamadı. Ne koronadan haberi vardı ne de yaşanılanlardan. İştahla mamasını yiyordu. Çok keyifliydi.

“Şimdi Münevver olsaydı. Ne güzel sohbet ederdik,” dedi. Evlenip bu apartmana gelin geldiğinde, Münevver elinde bir tabak meyveli kekle “hayırlı olsun” demeye gelmiş, sonrasında hiç kopmamışlardı. Kocası öldüğünde de desteğini hiç esirgememişti. Ahretliğiydi o. Bol köpüklü kahve içmek en büyük keyifleriydi. Bir araya geldiklerinde hemen kahvelerini yaparlar, yanına çifte kavrulmuş lokum koymayı ihmal etmezlerdi. Şekerin kendilerine yasak olduğunu bile bile. Sonra olanı biteni, memleket meselelerini, her şeyden konuşurlardı. Zamanın nasıl geçtiğini anlamazlardı. Hava kararmaya başlayınca, Münevver bir anda telaşa kapılır, “Çok karanlığa kalmayayım, anca yürüyebiliyorum,” derdi. Bastonunu eline alır, giderdi. Uzun zamandan beri onunla da bir araya gelememişlerdi. Evlerinden çıkamıyorlardı ki. Yasaktı. İşin ucunda ölüm vardı. Çocukları gibi onunla da ne zaman görüşebilecekleri belli değildi. Bu yaşlarında olacak iş miydi bu? 40 yıl düşünse koronanın bu yaşattıkları aklına gelmezdi. Dört duvar arasına sıkıştırmıştı onları küçücük bir virüs. İnsanları birbirlerinden uzaklaştırmıştı. İyice bunalmıştı artık.

Haber saati gelmişti. Radyosunun sesini açtı. Salondaki koltuğuna oturdu. Pamuk da vakit kaybetmeden yanına geldi. Yalanmaya başlamıştı bile Anlaşılan doymuştu. Spikerin sesi içinde yankılandı:

“Bugün 27 Ağustos 2022... Şimdi haberler. Korona virüsü nedeniyle hasta sayıları ve ölü sayıları artmaya devam ediyor…”

 


Haber Kaynak : ÖZEL HABER

faça okurun huzuruna çıkmaya hazırlanıyor      

ÖYKÜLER: Kafiye Müftüoğlu

ÖYKÜLER: Gülşen Öncül

Öykü: BAŞAR UYMAZ TEZEL

ÖYKÜLER: Sema Canbakan

ÖYKÜ: Nazire K. Gürsel

ÖYKÜ: Başak Savaş

ZİNCİR ÖYKÜLER: GÜLSER KUT ARAT

ŞİİR: SEMA GÜLER

ZİNCİR ÖYKÜLER: TUBA ÖZKUR AKSU

ZİNCİR ÖYKÜLER: AYŞEGÜL DAYLAN

ZİNCİR ÖYKÜLER: ADALET TEMÜRTÜRKAN

ÖYKÜ: İLKNUR GÜNEYLİOĞLU ŞENGÜLER

ÖYKÜ: Neriman Ağaoğlu

ŞİİR:  Yonca YAŞAR

ÖYKÜ: İlkay Noylan

ÖYKÜ: Güngör Ağrıdağ Mungan

SÖYLEŞİ: Nefise Abalı

Öykü: İlknur Güneylioğlu Şengüler

SÖYLEŞİ: AYŞEGÜL DİNÇER

Söyleşi: Ebru Yavuz

  • BIST 100

    9079,97%3,10
  • DOLAR

    32,35% 0,15
  • EURO

    34,93% -0,09
  • GRAM ALTIN

    2322,96% 0,18
  • Ç. ALTIN

    3843,45% 0,00
  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli
  • Pazar 28.3 ° / 15.7 ° Güneşli