AB, Ulusal kapasiteyi güçlendirerek Türkiye’nin Covid-19’la mücadelesine destek olacak

AB, Ulusal kapasiteyi güçlendirerek Türkiye’nin Covid-19’la mücadelesine destek olacak

Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü Türkiye Ofisi işbirliğinde yürütülen AB destekli “COVID-19’a karşı Ulusal Kapasitenin Güçlendirilmesi” projesi  başlıyor

5.3M Avro bütçeli proje 500.000 antijen testi temini, ulusal referans laboratuvarlarında genom sekanslama kapasitesinin kurulması amacıyla kurumsal gelişim ve yeni nesil teknikler ve eğitimler vasıtasıyla ülke genelinde vaka takip kapasitesinin arıtılmasını kapsıyor. Açılış töreni DSÖ Ülke Ofisi Başkanı Dr. Berdyklychev, Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Faruk Kaymakcı, Sağlık Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Emine Alp Meşe ve AB Delegasyonu Başkanı, Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut’un katılımlarıyla Dışişleri Bakanlığı’nda gerçekleştiriliyor.
 
Hızlandırılmış prosedür sayesinde Avrupa Komisyonu sağlık sisteminin kapasitesini güçlendirmek üzere bu girişimi 22 Aralık 2020’de başlattı. 24 ay devam edecek projenin toplam 5.35 milyon Avro tutarındaki bütçesine DSÖ %1 eş-finansman sağlıyor.   
 
Covid-19’a karşı mücadelede nelerin elde edilmesi bekleniyor?
 
Proje kapsamında, Sağlık Bakanlığı’nın başta Covid-19 olmak üzere potansiyel epidemi tehditlerine karşı laboratuvar bazlı acil duruma hazırlıklı olma ve müdahale kapasitesi geliştirilecektir. Hızlı antijen test kapasitesi ve Tüm Genom Sekanslama için Ulusal Viroloji Laboratuvarı’nın da test kapasitesi arttırılacaktır.
 
Hızlı antijen test kapasitesi bileşeni altında izleme ve erken teşhisin desteklenmesi amacıyla antijen test kitleri sağlanacaktır. Hızlı antijen testleri Covid-19’a yakalanmış kimselerin zamanında tespit edilmesine yardımcı olacaktır.  Bu testlerin kullanımı yeni vaka sayılarının, bulaşma zincirlerinin, temaslı takip yükünün, hastaneye ve yoğun bakıma kabul oranlarının azaltılmasına yardımcı olacaktır. Bu testler basit ekipman gerektirmesi, nitelikli operatörlere fazla ihtiyaç duyulmaması, fiyat ve zamanında sonuç vermesi bakımından sağlık sistemleri üzerindeki baskıyı hafifletecektir.
 
Tüm Genom Sekanslama, virüs’ün bulaşma zincirini ve meloküler epidemiyolojik veri tabanını izleme imkanı sumaktadır. Türkiye’nin mevcut Ulusal Sürveyans sistemine moleküler sürveyans bileşeni ekleyebilme gibi eşsiz bir fırsat sunmaktadır. Bu sekanslama özelliği Türkiye’nin ileri düzeyde ve geniş kapsamlı enfeksiyon hastalıkları ve bulaşıcı hastalıklar sürveyans kontrollerini yapabilmesine olanak verecektir. Böylece patojenlerin yeniden meydana gelmesiyle oluşan kümeler/salgınların zamanında tespiti, araştırılması ve etkili kontrolü mümkün olacaktır. Bu özellik aynı zamanda, ortaya çıkan herhangi bir viral mutasyonun da tespit edilmesi, araştırılması ve rapor edilmesi kapasitesini de arttıracaktır.   
 
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı, Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut etkinlik münasebetiyle şunları söyledi;
 
“Proje, bulaşıcı hastalıkların sürveyansı için AB’nin Türkiye’ye uzun süredir sağlamakta olduğu ve halen devam eden desteği temel almaktadır. Proje, AB’nin salgın önleme tedbirleriyle uyumlu olarak Türkiye’nin koronavirüsün yayılmasıyla mücadele çabalarına destek olmayı amaçlamaktadır.  Hedefimiz i) kısa vadede Türkiye’nin hızlı antijen testi kapasitesini arttırmak ve ii) ulusal laboratuvarların tüm genom sekanslamaya ilişkin teknik kapasitelerinin geliştirilmesidir. Böylece koronavirus enfeksiyonlarının daha etkili biçimde yönetilmesi mümkün olacaktır. Durumun aciliyeti nedeniyle bu projenin son derece kısa bir süre içerisinde, hazırlanarak, olgunlaştırıldığı ve imzalandığını vurgulamak isterim. Sağlık Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, DSÖ Türkiye Temsilciliği dahil tüm paydaşlar ile hem buradaki hem de Brüksel’deki mesai arkadaşlarım bu girişimi yürekten desteklediler. Bu nedenle, bu girişimin bugün etkili biçimde başlatılmasını sağlayan azminiz ve üstün takım çalışmanızdan ötürü hepinize samimi teşekkürlerimi sunmak isterim.”
 
 “COVID-19’a karşı Ulusal Kapasitenin Güçlendirilmesi” bulaşıcı hastalıkların sürveyansı için AB’nin Türkiye’ye uzun süredir sağlamakta olduğu ve halen devam eden desteği temel almaktadır.
 
Bu proje, enfeksiyona bağlı/ biyolojik tehlikelerin zamanında tespit edilmesi için laboratuvar sürveyansı ve erken uyarı kapasitesinin güçlendirilmesiyle, halen devam etmekten olan AB destekli yine Sağlık Bakanlığı ve DSÖ ortaklığında yürütülen “Türkiye’de Sağlık Güvenliği” projesi kapsamındaki çabaları güçlendirecektir.  
 
Proje, Avrupa Komisyonu’nun Türkiye’de COVID-19 krizine cevaben halihazırda tahsis etmiş olduğu kaynaklara ilave destek olacaktır. Türkiye’deki Mültecilere Yardım Programı, ECHO (İnsani Yardım) ve IPA (Katılım öncesi Yardım Aracı) programları kapsamında toplam 105 milyon Avro, krizin ülkede neden olduğu acil sağlık, sosyal ve ekonomik sorunların azaltılmasına yönelik olarak yeniden programlanmıştır.(CO)


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ