ŞENTOP'TAN KILIÇDAROĞLU'NA YANIT: “MECLİSİMİZİ TÖHMET ALTINDA BIRAKMAKTIR"

ŞENTOP

Şentop, tutanaklarda Kürtçe'nin, "bilinmeyen dil" olarak yazıldığı iddiasına ilişkin, "Kürtçe için özel bir uygulama yok, 'bilinmeyen dil' diye bir ibare kullanılmıyor. Resmi dil Türkçe olduğu için tutanaklar Türkçe tutuluyor" ded

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Meclis'te gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Kürtçe'nin, Genel Kurul tutanaklarında "bilinmeyen dil" olarak yazıldığı yönündeki sözleri hatırlatılarak değerlendirmesi sorulan TBMM Başkanı Şentop, bunun, Meclis Başkanlığı dönemi boyunca onlarca kez ifade ettiği ve düzeltmeye çalıştığı bir konu olduğunu söyledi.
Daha önce bazı HDP milletvekillerinin, "bilinmeyen dil" iddiasını ortaya attıklarını anımsatan Meclis Başkanı Şentop, "Benim anladığım onlar son 1 yıldır ikna oldular." ifadesini kullandı.
Bu uygulamaya ilişkin 2008'den bu yana onlarca soru önergesine cevap verdiğini dile getiren Şentop, "Son olarak Plan ve Bütçe Komisyonunda tekrar bu konuya girdim. Ondan önce Genel Kurulda da bu konuyla ilgili yaptığım açıklama var. Kürtçe için özel bir uygulama yok, 'bilinmeyen dil' diye bir ibare kullanılmıyor. Resmi dil Türkçe olduğu için tutanaklar Türkçe tutuluyor. Türkçe dışında bir cümle veya kelime kullanıldığı zaman bu, tutanağın metnine yazılmıyor. Bir dipnot işareti konularak 'Hatip Türkçe olmayan kelime veya kelimeler kullanmıştır' diye dipnota yazılıyor. Ama bu, Kürtçe için özel bir uygulama değil, İngilizce için de Arapça için de İspanyolca için de aynısı yapılıyor." bilgisini paylaştı.
Genel Kurul'un 1 Şubat'taki birleşiminde, HDP Batman Milletvekili Necdet İpekyüz'ün, konuşması sırasında Kürtçe kelime kullandığını hatırlatan Şentop, şöyle devam etti:
"Bu kelime tutanağa yazılmamış, dipnot konulmuş, altta 'Hatip tarafından Türkçe olmayan bir kelime kullanılmıştır' yazılmış. Kelimenin ne olduğunu biz tabii sesli kayıtlardan görebiliyoruz. 2 Şubat'ta ise AK Parti Grup Başkanvekili Sayın Bülent Turan konuşmasında İngilizce ifade kullanmış, bu da tutanağa yazılmamış; işaret konulmuş, altta 'Hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler kullanılmıştır' diye yazılmış. Bunu Kürtçe'ye mahsus bir uygulamaymış gibi yansıtmak ve çarpıtarak 'bilinmeyen dil' gibi bir ibareyle yansıtmak çok yakışıksız.
Bu uygulama bilinmiyorsa ayıp. Bilenler birbirlerine niye söylemiyorlar? Ama bütün buna rağmen bir yalan, iftira mahiyetine dönüşürse bu, Meclisimizi töhmet altında bırakmaktır. Burada Kürtçe'ye mahsus özel bir tavır, bir uygulama yok. Resmi dil Türkçe dışındaki bütün dillerle ilgili bir uygulama var. Bu uygulama da o dili, o dili kullananları rencide edecek şekilde bir uygulama değil, asla 'bilinmeyen dil' gibi bir ifade değil. 'Türkçe dışında kelimeler kullanılmıştır' diye bütün diller için geçerli olan bir dipnotumuz var. Mesele bundan ibaret. Bütün milletvekili arkadaşlarımıza tek tek anlatmak istemiyorum, herhalde bu açıklamalar yeterli olur.
TBMM kürsüsünde söylenen Türkçe olmayan ifadeler, Anayasanın 3. maddesinde yer alan "Türkiye devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür. Dili Türkçe'dir." hükmü ve Tutanak Yazım Rehberi'ndeki "Yazım Kılavuzunda ve Güncel Türkçe Sözlükte yer almayan ve literatüre girmiş yabancı terimler orijinal şekliyle ve tırnak içinde yazılır. Yabancı özel adlar orijinaline uygun şekilde yazılır ve gelen ekleri kesme işaretiyle ayrılır." kuralı doğrultusunda tutanaklara yazılıyor.
Bu kapsamda özel isim, kuruluş ismi, coğrafi yer ismi, gazete isimleri ve benzerleri ile yabancı terimler dışında Genel Kurulda ve komisyonlarda, Türkçe dışında kullanılan kelime veya kelimeler tutanakta, Tutanak Yazım Rehberi'nde yer alan "Bu bölümde, bölümlerde hatip tarafından Türkçe olmayan bir kelime, kelimeler ifade edildi." şeklindeki kurala göre dipnotla belirtiliyor.
Buna göre, tutanaklarda yer alan dipnotlarda, Türkçe olmayan ifadeler, "bilinmeyen dil" olarak yazılmıyor."

(vş)


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ