Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, her zaman hak, hukuk ve adalet isteyenlerin, mazlumun ve mağdurun yanında yer almaya devam edeceklerini belirterek, "Milyonlarca yurttaşın katıldığı adalet yürüyüşüne ve mitingine, taleplere karşı siyasi iktidar, görev ve yetki konumunda olanlar, yargı mensupları duyarlılık göstermeli, evrensel hukukun kuralları yaşama geçmelidir. Ülkemiz OHAL ve KHK´lar karanlığından çıkmalı, biran evvel olağan günlerine dönmelidir. Bu hassasiyet ve adalet mücadelesi sonuç alıncaya kadar devam etmelidir" dedi.
Yargı mensuplarının, kamu çalışanlarının, kayyum atanan belediyelerdeki işçilerin, grev yapan işçilerin, gazetecilerin, basın emekçilerinin, milletvekillerinin, sendikacıların, belediye başkanlarının, akademisyenlerin, eğitimcilerin, eşitlik, özgürlük, adalet, demokrasi, barış isteyen herkesin, farklı düşünceye ve muhalif kimliğe sahip olanların iktidarın hedefinde olduğunu ifade eden Av. Küçük, şunları söyledi:
"Adaletsizlik, eşitsizlik, hukuksuzluk, hukuk garabeti, cezasızlık, toplumsal şiddet, linç kültürü, nefret, ayrışma ve kutuplaşma; bu kelimeleri duymakla kalmadığımız gibi, bunlara dair örnekleri gündelik yaşantımızda da her gün maalesef yaşıyoruz.
İstisnasız herkes için özgürlük, herkes için adalet ve herkes için demokrasi demeye, topyekûn özgürlük arayışımıza ısrarla devam etmeliyiz ki, mumla aranan adalete yaklaşabilelim. Bütün bunlar alenen olup biterken, benim adaletsizliğim, ötekinin, berikinin adaletsizliği diye öncelik sıralamaları yapmadan müşterek hassasiyet ve dayanışma hattı kurularak, adaletsizliklere birlik ve dayanışma ile karşı çıkılabileceğini düşünüyorum.
Mao 1934 yılında Uzun Yürüyüşüne başlarken "Gökyüzünde büyük bir keşmekeş var. Vaziyet harika!" demişti. Bu söz "Karanlığın en koyu olduğu an şafağın en yakın olduğu andır" sözüne denk düşen bir sözdür. Bugün de şafağın en yakın olduğu bir anı yaşıyoruz"
Adalet gelene kadar çaba göstermeye ve mücadeleye devam edeceklerini yineleyen Av. Küçük, "Bu herhangi bir partinin veya kişinin meselesi değildir. Siyasi iktidarın ben yaptım oldu şeklindeki faşizan ve tek adam uygulamalarına, parti devleti anlayışı ile yaşama geçirilmeye çalışılan otoriter/totaliter yöntemlerine, yaratılan korku imparatorluğuna karşı çıkmak ve mücadele etmek, bizlerin, ülkesini ve insanını seven herkesin en önemli görevidir.
Bu tüm toplumun ve ülkemizin meselesidir. Bu arayış ve mücadele hak, hukuk ve adalet, şeffaf ve denetlenebilir hukuk devleti, yurttaşın devlete ve yargıya güveni yaşama geçene kadar sürmelidir. Yeni ve büyük adliye sarayları yapmak, adliyeler için binalar kiralayıp satın almak değil, içine adaleti koymak, her dönemde olduğu gibi bugün için çok daha önemli bir ihtiyaç ve zorunluluktur." dedi.
"Adalet" yürüyüşüne Adana Barosu Başkanı ve yönetim kurulu olarak Sakarya bölümünde katılarak, Baromuz üyeleri olarak da yürüyüş ve miting bölümüne kurumsal ve kişisel olarak tam destek verdiklerini ifade etti.
ANITKABİRDEN "BÜYÜK ADALET VE DEMOKRASİ" YÜRÜYÜŞÜ BAŞLATILMALI
Baro Başkanı Av. Küçük, başarı ve çok ciddi katılım ile sonuçlanan barışçıl ´adalet´ yürüyüşü ve talepler karşısında siyasi iktidar tarafından gerekli ve samimi adımların atılmasını beklediklerini, adımların atılmaması halinde ise adalet arayışının ve talebin devam etmesi gerektiğini, ülkemizin tüm illerinden eş güdümlü bir şekilde başlatılacak, siyasi partilerin, sivil toplum kuruluşlarının ve yurttaşların katılımıyla Ankara´da Anıtkabir´de toplanılacak "büyük adalet ve demokrasi" yürüyüşü önerisinde bulundu.(vş)
