CHP'li Özel: “Biz Her Pazartesi MYK Salonunda Nasıl İktidar Oluruz Diye Plan Yapıyoruz”

CHP

Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Özgür Özel,"Bundan doğal bir şey yok, buna demokrasi diyorlar. Zam ve zulüm rejimini bitireceğiz” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Recep Tayyip Erdoğan, diyor ki bizim için, ‘Toplanmışlar 28 Şubat günü Ankara'da. Niyetleri başka; bunların niyetleri hükümet ve iktidarı nasıl ele geçiririz, onun gayreti içindeler’ diyor. Biz her pazartesi saat 13.00'te Merkez Yönetim Kurulu Toplantısı salonuna gidip, iktidarı nasıl ele alırız onun için konuşuyoruz, plan yapıyoruz. Bundan doğal bir şey yok, buna demokrasi diyorlar. Zam ve zulüm rejimini bitireceğiz” ifadesini kullandı.

“SEÇİM GÜNÜNÜ İKİNCİ BASIN BAYRAMI OLARAK KUTLAYACAĞIZ”

Özel şunları kaydetti:

"Şimdi buradan açıklıyorum: Sayın Erdoğan, Bir benzeri 7 Mart Pazartesi saat 13:00'te var. Bir sonraki 14 Mart'ta, bir sonraki 21 Mart'ta. Biz her pazartesi saat 13:00'te Merkez Yönetim Kurulu Toplantısı salonuna gidip oturup hükümeti, iktidarı nasıl ele alırız, nasıl iktidara geliriz onun için konuşuyoruz, plan yapıyoruz. Bundan doğal bir şey yok, buna demokrasi diyorlar. Partiler iktidara gelmek için plan yapıyorlar, hazırlık yapıyorlar, vatandaşa anlatıyorlar, vatandaş karar veriyor kimin yapacağına. Allah size nasip etti, millet uygun gördü. Aynı şeye talibiz, millet uygun görürse sandıkla geleceğiz ve sizden daha iyi yöneteceğiz. Zam ve zulüm rejimini bitireceğiz. Onun için hazırlık yapıyoruz cayır cayır. 6 partiyle birlikte yapılan toplantılarda iktidara geldikten sonra tek adam rejimini nasıl iyi bir demokrasiye dönüştürürüz, onu konuşuyoruz. İktidarı ele geçirme gayreti konusunda bir sıkıntımız yok ama sizin iktidarı teslim etmeme konusunda bir karın ağrınız var. Memlekete baş ağrısı yaratmaya kalkıyorsunuz, bütün sıkıntı orada. Ona da ne gücünüz yetebilir, ne bu millet izin verebilir. Çok sevdiği Abdülhamit, 1876'da kurulmuş meclisi 1878'de kapattı, 30 sene kapalı tuttu, 30 sene boyunca bir istibdat rejimi uygulandı bu ülkede. Gazeteler kapalıydı, sansür vardı ve İkinci Meşrutiyet 1908'de ilan edildi ya; o günden bu yana Basın Bayramı olarak kutlanıyor. İkinci Meşrutiyet'in ilan edildiği gün, Basın Bayramı olarak kutlanıyor gazeteler üzerindeki sansür kalktı diye. O çok övüp övüp, anlatıp anlatıp bitiremedikleri Abdülhamit'in, mesela yasaklı kelimeleri vardı; burun demek yasaktı burnu büyük diye Abdülhamit'in. Yıldız Sarayı demek yasaktı, grev demek, cumhuriyet demek, hürriyet demek yasaktı. Bugün gelinen noktada aynı yasaklı kelimeler sürüyor. Saray demek yasak, saray deyince haber düşüyor. Saray demek yine yasak, Abdülhamit’ten beri. Pergola deyince haber metninden düşüyor. Öyle bir rejim inşa ettiler, Abdülhamit'in yaptığının benzerinin fersah fersah ötesini 2022 yılında yapıyorlar. Türkiye'ye ikinci basın bayramını müjdelemek mecburiyetindeyiz. Ne zaman yapılırsa; Haziran 2023'se o zaman. Erken seçim olursa, ne zaman yapılırsa o zaman seçimin gününü ikinci basın bayramı olarak kutlayacağız. Çünkü ikinci kez baskı, ikinci kez sansür, ikinci kez basının karşısındaki bu büyük zulüm sona ermiş olacak. Ve iki basın bayramını ayrı ayrı tarihlerde kutlayacağız. Bence Türkiye'ye yakışır."

(vş)


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ