Altıgözbekirli Köyü’nde kum çıkarmak için yaklaşık 100 dönümlük bir alan için izin alan şirketin Toprak Koruma Kurulu’nun red kararına rağmen faaliyet alanını köyün ortak kullanım alanını da içerisine alarak 300 dönüme çıkardığını ifade eden yöre halkı oluşan tahribatın geri döndürülemez boyuta ulaştığını söyledi.

VERİMLİ TARIM ARAZİLERİ AMAÇ DIŞI KULLANILARAK YOK EDİLDİ

Yöre halkının bölgede nöbet tuttuğu çadırı yönetim kurulu üyeleri ile birlikte ziyaret eden Şube Başkanı Feyzullah Korkut, burada en önemli doğal kaynaklardan birisi olan ve tekrar kazanılamayan verimli tarım arazilerinin amaç dışı kullanılarak yok edildiğini kaydetti.

1949 yılında kişi başına düşen tarım alanının 7,5 dekar iken nüfus artışı ve özellikle 1980’lerden sonra artan amaç dışı kullanımlar nedeniyle kişi başına düşen tarım alanı miktarının azalarak 3,1 dekara gerilediğine dikkat çeken Korkut, uygulanan yanlış ve dış kaynaklı tarım politikaları nedeniyle 2004-2020 yılları arasında işlenen toplam arazi miktarının 4 milyon 240 bin hektar azaldığını belirtti.

DOĞA TAHRİBATINA SON VERMEYE ÇAĞIRIYORUZ

Türkiye'de her alanda olduğu gibi tarımda da yasaların varlığından çok uygulanmamasının, rant uğruna göz ardı edilmesinin tarım toprakları üzerinde giderek artan şiddette tehdit oluşturduğunu vurgulayan Korkut konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Burada kum çıkarma faaliyetini sürdüren şirket Toprak Koruma Kurulu’nun red kararına ve ilgili alanın Büyük Ova Koruma Alanı içerisinde yer alıyor olmasına rağmen faaliyetini sürdürüyorsa burada kamu açısından bir görevi kötüye kullanma söz konusudur. Ya bu şirketin arkasında duran siyasiler var ya da görevini yapmayan yerel yöneticiler. Burada yürütülen hukuksuz işlem kolluk güçlerinin nezaretinde derhal sonlandırılmalıdır.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak Toprak Koruma Kurulu kararı altında imzası olan tüm kurumları gerekirse devlet gücünü kullanarak bu geri dönüşümü olmayan doğa tahribatına son vermeye çağırıyoruz.”(CO)