Ana teması “Nükleer Baharı: Sürdürülebilir Bir Gelecek Yaratmak” olarak belirlenen forum, 65 ülkeden önde gelen uzmanları bir araya getiriyor. Bu yılki forumda 2.500'den fazla katılımcının yer alacağı 30'dan fazla iş etkinliği planlandı. 

Genel oturumlar, yuvarlak masa toplantıları ve panellerin yer alacağı iki gün sürecek forumda nükleer enerjinin küresel iklim değişikliğinin çözümündeki rolü ile nükleer teknolojilerin BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşılmasına katkısını tartışmak üzere dünyanın dört bir yanından çok sayıda uzman buluşuyor. 

Tartışmalarda ayrıca yeşil ve mavi ekonomi, yapay zekanın nükleer enerji endüstrisindeki rolü ve yeri, kapalı yakıt çevrimindeki beklentiler ve sunacağı yeni fırsatlar, modern hayatın getirdiği şartlar karşısında endüstrinin dijitalleşmesinin zorlukları ve bir dizi diğer güncel konu ele alınacak. Forumun düzenlendiği 21-22 Kasım tarihlerinde yaklaşık 40 etkinlik planlanıyor.

ATOMEXPO 2022'de yeşil enerjiye geçiş için çeşitlendirici çözümler konulu bir yuvarlak masa toplantısı da düzenleniyor 

Uzmanlar, yenilenebilir enerji kaynakları geliştiren ülkelerin karşılaştığı zorlukların yanı sıra elektrik arz ve tüketim dengesizlikleri, telafi kapasitesi ve enerji kaynaklarının çeşitlendirilmesi, emisyon azaltma gereklilikleri ve araçları, “yeşil” tarifeler ve yenilenebilir enerji düzenlemesi gibi konulara ilişkin yaklaşımları tartışacak. 

Ayrıca, istikrarlı bir enerji arzı ve etkili bir enerji geçişi sağlamak için rüzgâr, su, enerji depolama gibi farklı “yeşil" üretim türlerini birleştirmeye yönelik teknolojik yaklaşımların hayata geçirilmesi ve beklentileri de ele alınacak. 

Etkinliğin açılışı Rosatom Genel Müdürü Aleksey Likhachev, UAEA Genel Müdür Yardımcısı Mikhail Chudakov ve Africa4Nuclear’in kurucusu Prenses Mtombeni tarafından yapıldı.

Likhachev genel oturumunda yaptığı konuşmada şunları söyledi: “UAEK tahminlerine göre 2050 yılına kadar dünyada en az 600 GW nükleer enerji kapasitesi inşa edilmelidir. Bunun için en az binlerce inşaat projesi, on binlerce insan ve bu tesisleri işletecek milyonlarca insan gerekecektir. Böyle niteliksel bir değişimin eşiğindeyiz.”

(vş)