Birkaç gün önce sıfır kilometre araçlarda yapılan stokçuluğa karşı getirilen önlemin, geçici bir çözüm olduğunu kaydeden Otomerkezi.net CEO'su Muhammed Ali Karakaş, "Bugün Türkiye'de her 30 kişiden 1'i otomobil alıp satma işiyle uğraşıyor ve getirilen yönetmelik bireyleri kapsamıyor. Fiyatlarda yüzde 5-6 bandında bir düşüş yaşanacağını öngörüyoruz. Ancak döviz kuru, tüketici finansmanında vatandaşın karşılaştığı yüksek faiz, vergi sistemimizdeki aksaklıklar gibi çözülmesi gereken birçok husus var ve fiyatlara asıl etki edecek etkenler bunlar. Ülkemizin artık tümüyle sektör dinamiklerine hakim bir Otomotiv Bakanlığı'na ihtiyacı var” dedi.
Karakaş, "Kararlar uzun vadeli ve uzun soluklu olmalı, karaborsaya dönüşen sıfır kilometre araçlardaki stokçuluk problemine karşı gelen yeni 6 ay/6 bin kilometre yönetmeliği ise kısa vadeli, geçici bir önlem olacaktır. Şirketler, galeriler ve kiralama şirketlerinin yanı sıra sıfır kilometre araç alıp, bekletip, stoklayan çok fazla birey de mevcut ve yeni yönetmelik bireysel kullanıcıların yaptığı satın alımları kapsamıyor. Bugün Türkiye'de her 30 kişiden 1'i otomobil alıp satma işiyle uğraşıyor. Bu tarafa yetkili satıcılar ya da bakanlık tarafından bir çözüm getirmezse, aynı şekilde alıp satmaya devam edecekler. Alınan karar mutlaka piyasaya etki eder. Sıfır ve 1 yaşındaki araçlarda kısa vadeli yüzde 5-6 bandında fiyat gevşemesi görülür. Ancak maalesef bütünüyle bir çözüm olmayacaktır" dedi.
“Fiyatları düşürecek asıl unsur kur, faiz, vergilendirme sistemi; tüketici büyük zarar görüyor”
"Matrah düzenlemesi, hatta vergi sistemimizin sil baştan yeniden yapılandırılması gerektiği konusunda tüm sektör temsilcileri ortak düşünceyi paylaşıyor. Burada gördüğümüz kadarıyla da ortaya çıkan kararlar geçici ve lokal çözümler olarak karşımıza çıkıyor. Çok fazla değişkenin olduğu, okuması zor bir sektörün içindeyiz. Artık ülkemizin sektörün dinamiklerine tümüyle hakim bir Otomotiv Bakanlığı'na ihtiyacı var." ifadelerine yer veren Karakaş, "Bir otomobil ne kadar çok el değiştirirse, fiyatı o kadar çok artar, bu da enflasyonu tetikler, tüketiciler de bu durumdan olumsuz etkilenir. Ekonomide faiz, enflasyon, kur olarak üç farklı saç ayağı var, otomotivi en çok etkileyen ise döviz kuru. Kur aşağı inmediği sürece fiyatlarda da önemli bir düşüş gerçekleşmez. İkinci elde edinim maliyeti çok yüksek seviyelere gelirken, tüketici finansmanı tarafında da çok yüksek faiz oranlarıyla karşı karşıyayız. Bu tarafta acilen bir düzenleme gelmeli, zira Merkez Bankası'nın faizi yüzde 14 tuttuğu bir atmosferde tüketiciler yüzde 45-50 faiz oranlarıyla kredi kullanmak durumunda kalıyor, büyük zarar görüyor." şeklinde sözlerine devam etti.
Yatırımcı geri planda, gerçek alıcılar pazarla buluşmaya başladı
İlk yarıyılda yaklaşık 3 milyon 750 bin ikinci el otomobil satılırken, sene sonuna kadar rakamın minimum 6,5 milyon seviyelerine ulaşacağı öngörüsünde bulunan Karakaş; yaz aylarının ekonominin nispeten turizme kaydığı, kapalı bir dönem olduğunu, belirli bir durgunluk görünse de fiyatı piyasa ortalamalarında olan otomobillerin satıldığını söyledi. "Öngörüye dayalı, yüksek fiyatlandırılan otomobiller ise alıcı beklemeye devam ediyor. Bu satıcılar gerçek pazarı yansıtmıyor, ancak pazardaki yüzdeleri yüksek. Geçtiğimiz dönemde yatırımcı çok otomobil aldı ve tabiri caizse piyasayı şişirdi. Gerçekten otomobili satma ihtiyacı olan ve otomobil satın almaya ihtiyacı olan mutlak buluşuyor ve artık bu kesimin daha çok otomobil satın almaya başlayacağı döneme giriyoruz." öngörüsünde bulunan Karakaş, "Ağustos'un ortası itibariyle pazar biraz daha hareketlenecektir. Fiyatlarda düşüş olacağı endişesiyle yatırım amaçlı alınan otomobiller pazara sürülmeye başlandı." ifadelerine yer verdi ve bu durumun arzı artırıp rekabeti getireceğini, Eylül ortasına kadar fiyatların yüzde 5-6 kadar daha da düşeceğini söyledi.
(vş)
