Şimdi de yeni gündem:İstanbul Sözleşmesi
SİYASET 15.07.2020 08:47:00 767 0

Şimdi de yeni gündem:İstanbul Sözleşmesi'nden çekilmek

AKP Merkez Yürütme Kurulu'nda İstanbul Sözleşmesi'nin görüşüldüğü, Erdoğan'ın Bulgaristan, Hırvatistan ve Macaristan’dan örnekler vererek Türkiye'nin de sözleşmeden çekilmesi gerektiğini anlattığı ileri sürüldü.

AKP'nin önceki gece yapılan Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında dört saat boyunca İstanbul Sözleşmesi masaya yatırıldığı iddia edildi.

Türkiye gazetesinden Yücel Kayaoğlu'nun haberine göre, AKP Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, toplantıda İstanbul Sözleşmesi ile ilgili ayrıntılı bir sunum yaptı. Bu sunum üzerine, söz alan üyelerin büyük bölümü de sözleşmeden çekilme yönünde görüş bildirdi. MYK üyelerinin çoğunluğu sözleşmedeki bazı ifadelerin ve maddelerin Türk aile yapısına ve ahlaki değerlere aykırı olduğunu öne sürdü. Toplantıya katılan Adalet Bakanı Abdulhamit Gül de sözleşmeden çıkılması yönünde görüş bildirdi.

Habere göre, aralarında Aile Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ile AKP Grup Başkanvekili Mehmet Muş’un da bulunduğu bazı isimler ise toplantıda sözleşmeden çıkmanın doğru olmayacağını savundu. MYK üyelerinin bazıları da orta yol olarak sözleşmeden çıkmak yerine, "niyet beyanı" ile hangi maddelerin uygulanmayacağının belirlenmesini istedi.

Erdoğan sözleşmeden çekilen ülkelerden örnek verdi
Dört saat süren tartışmalardan sonra AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan sözleşme ile ilgili hazırlanan ayrıntılı bir raporu MYK üyelerine anlattı. Erdoğan, İstanbul Sözleşmesi’nin bazı ülkeler tarafından da uygulanmasından vazgeçildiğini, bazı ülkelerin yüksek mahkemelerinin sözleşmeyi iptal ettiğini söyledi. 

Erdoğan, sözleşmenin hazırlanması, imzalanması, neler içerdiğine ilişkin rapordan alıntılar yaptı ayrıca sözleşmeden çekilen Bulgaristan, Hırvatistan ve Macaristan’dan örnekler verdi. Bu ülkelerin çekilme gerekçelerinin sözleşmedeki eşcinselliği teşvik eden ifadeler olduğu bilgisini verdi. Erdoğan, bu raporla ilgili değerlendirmesinden sonra Türkiye’nin de İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmesi gerektiğini dile getirdi.

Toplantıda, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da uluslararası bir sözleşmeden çekilmenin nasıl olacağına dair teknik detayları anlattı. Buna göre, yürütme olarak Cumhurbaşkanı’nın başka bir işleme gerek kalmadan sözleşmeden çekilme yetkisinin bulunduğu belirtildi. Çavuşoğlu, "Sözleşme’ye ilişkin hükümlerin Bakanlar Kurulu tarafından yürütüleceği belirtiliyor. Bugün Bakanlar Kurulu'nun yetkisi Cumhurbaşkanı’na geçtiği için, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile sözleşmeden çekilmek mümkün olabilir. Ama niyet beyanı diye bir yöntem de var. Türkiye, ilgili kurumlara mektup yazarak bu niyeti beyanını bildirebilir. Sözleşme’den çekilmeden, hangi konulara katılmadığını beyan edebilir" dedi.

MYK’da sözleşmeden çıkılması durulması, Türkiye’nin bu sözleşmeye dayanarak kanunlarda kadın haklarının ve kazanımlarının sıkıntıya girmemesi için gerekli düzenlemeleri yapılması görüşü de dile getirildi.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ NEDİR?

11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul'da imzaya açılan Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi (kısa adıyla İstanbul Sözleşmesi), 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Özel olarak kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve ev içi şiddeti hedef alan ilk Avrupa sözleşmesi olma niteliğini taşıyan Sözleşme, bugüne kadar Türkiye dahil Avrupa Konseyi üyesi 20 ülke tarafından onaylanmıştır.

Türkiye, Sözleşme'yi imzaya açıldığı 11 Mayıs 2011 tarihinde imzalamış, 14 Mart 2012 tarihinde ise onaylamıştır.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİNİN ÖZELLİKLERİ
İstanbul Sözleşmesi'nin en önemli özelliği, biyolojik veya hukuki, ailevi bağ olup olmadığına bakılmaksızın ev içi şiddetin (örneğin eski veya mevcut eşler, evlilik dışı partnerler, birlikte ikamet edilen aile fertleri, akrabalar veya birlikte ikamet edilen başkaları tarafından yöneltilen şiddetin) ve kadınlara yönelik her türlü şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadeleye ilişkin standartlar öngören ve Avrupa ülkelerini hukuki olarak bağlayan ilk belge olmasıdır.

Kadınlar ve erkekler arasında hukuki ve fiili eşitliğin gerçekleştirilmesinin kadına yönelik şiddeti önlemede anahtar bir unsur olduğunu benimseyen Sözleşme, kadınlara yönelik ayrımcılığı da yasaklamaktadır.

İstanbul Sözleşmesi, daha önce kabul edilmiş kadınlara yönelik ayrımcılık ve şiddetle ilgili uluslararası standartları, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve BM Kadınlara Yönelik Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Komitesi'nin içtihatlarını ve öğretideki görüşler yanında en iyi ülke uygulamalarını da kodifiye etmiştir.

Sözleşme, hem özel alandaki hem kamusal alandaki şiddeti yasaklamaktadır.Madde 3/a uyarınca, “kadına yönelik şiddetten”, ister kamusal ister özel yaşamda meydana gelsin, toplumsal cinsiyete dayalı tüm şiddet eylemleri anlaşılacaktır. Madde 4/1 uyarınca, Taraf devletler, gerek kamusal gerekse özel alanda tüm bireylerin özellikle de kadınların şiddete maruz kalmaksızın yaşama hakkını sağlamak ve korumak için gerekli olan hukuki ve diğer önlemleri alacaklardır. Dolayısıyla Sözleşme, yalnızca ev içindeki (genellikle eş veya partnerler veya ebeveyn ve çocuklar gibi farklı kuşaklar arasında meydana gelen) kadınlara yönelik şiddeti değil, aynı zamanda kamusal alandaki (örneğin aynı evi paylaş­masa bile eski eşin veya partnerin kamusal alanda yönelttiği) şiddeti, işyerleri, okullar, karakollar, hapishaneler vb. kurumlardaki kadınlara yönelik şiddeti de yasaklamaktadır.

Sözleşme, yalnızca barış dönemlerindeki değil, silahlı çatışma dönemlerindeki ve silahlı çatışma sonrasında devam eden şiddeti de yasaklamaktadır.

Sözleşme,“toplumsal cinsiyete dayalı” ayrımcılık ve şiddeti temel almıştır ve toplumsal cinsiyeti tanımlayan ilk uluslararası belgedir.

Sözleşme'de, ekonomik zarar veya ekonomik ızdırap da kadına yönelik şid­det biçimlerinden biri (ekonomik şiddet) olarak tanımlanmıştır.

Sözleşme, Taraf devletlerden, belli koşullar nedeniyle şiddete açık hale gelmiş olan güç durumdaki kadınların özel ihtiyaçlarının göz önünde bulundurulmasını talep etmektedir.

Sözleşme, yalnızca Sözleşme'ye taraf devletlerin vatandaşı olan kadınlar için değil, sığınmacı ve hukuki durumu ne olursa olsun göçmen kadınlar için de koruma sağlamaktadır.

Sözleşme, şiddet mağdurlarına eşit koruma sağlanmasını öngörmekte ve mağdurlar arasında her türlü ayrımcılığı yasaklamaktadır.

Sözleşme, erkeklere ve çocuklara yönelik ev içi şiddetten de söz etmekte ve şiddet mağduru kız ve oğlan çocuklara ilişkin özel düzenlemelere yer vermektedir.


Sözleşme, Sözleşme kapsamındaki her türlü şiddetle mücadelede uluslararası işbirliğini öngörmektedir.Uluslararası işbirliği yalnızca kriminal ve medeni konulardaki işbirliğiyle sınırlı olmayıp, Sözleşme kapsamındaki suçların işlen­mesinin önlenmesi için bilgi paylaşımı ve yakın tehlikeden korunmayı da içermektedir.

Taraf devletlerin Sözleşme'nin hükümlerini etkili bir biçimde uygulamalarını sağlamak amacıyla Sözleşme'de spesifik bir izleme mekanizması oluşturulmuştur, ancak bireysel şikayet hakkı tanınmamıştır.Öte yandan Sözleşme, mağdurların başvurulabilir bölgesel ve uluslararası bireysel/toplu şikayet mekanizmalarına ilişkin bilgiye ve bu mekanizmalara erişim imkanına sahip olmalarını sağlama ve şikayette bulunan mağdurlara duyarlı ve bilgiye dayalı desteğin sağlanması yükümlülüğünü getirmektedir.

Anayasa m.90/5 uyarınca, İstanbul Sözleşmesi kanun hükmündedir.Bunun hakkında, Anayasa'ya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurulamaz.İstanbul Sözleşmesi ile kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nede­niyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda, İstanbul Sözleşmesi hükümleri esas alınır.Anayasa'nın 11.maddesi uyarınca, İstanbul Sözleşmesi hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır.hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır.

(VŞ)


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

"TORBACI YAKALAMAKLA UYUŞTURUCU BELASI ÇÖZÜLMEZ"

CHP’Lİ TANAL, "MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ATAMA SÖZÜNÜ TUTMADI!"

Tülay Hatimoğulları Hatay'daki hava kirliliğini sordu

BAE'den ithalata vergi muafiyeti

Kılıçdaroğlu, 'Filenin Sultanları'nı Kutladı

Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri ve 100. Yıl Marşı Tanıtım Programına katıldı

CHP Adana İl Örgütü Zafer Bayramını kutladı

Kılıçdaroğlu: "Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı Yürekten Kutluyorum"

Ayhan Barut'tan narenciye üreticisi ve ihracatçısı için 3 bin lira destek talebi

Hasan Efe Uyar: "İktidar Vatandaşa 7 Ayda 22 Milyar Ceza Kesti"

Kılıçdaroğlu: “Türkiye Uyuşturucunun Pazarı Haline Geldi"

Emep'li Demir,"işçilere istifa baskısı uygulanıyor"

Mustafa Oğuz Yiğit: “AK Parti'nin Tarım Politikaları Çiftçiyi İflasa Sürüklüyor”

CHP’Lİ SÜMER,“ADANA’DA DEPREMİN YARALARI KAPANMIYOR”

CHP’li Bulut, “Ballı Maaşlara Devam “

“Malazgirt, Anadolu’daki siyasi hükümranlığımızın kapılarını açmıştır”

CHP'li Şevkin'den Hatay için, bakanlara soru yağmuru

Gürer: “Faiz artışı işsizliği tetiklerse, iş kötü…”

Ayhan Barut, anız yangınlarına kesin çözüm istedi

ERDİL DEDEOĞLU CHP CEYHAN İLÇE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINI AÇIKLADI

  • BIST 100

    9716,77%-0,05
  • DOLAR

    32,47% -0,17
  • EURO

    34,91% 0,40
  • GRAM ALTIN

    2434,93% 0,50
  • Ç. ALTIN

    3991,84% -0,04
  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • Pazar 35.8 ° / 19.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı