Türkiye'nin seçimlerini yakından izleyen ülkelerden biri de komşu Yunanistan. Ankara ile sık sık karşı karşıya gelen Atina, ‘’Bir gece ansızın gelebiliriz’’ açıklamasıyla Yunan halkının aklına ‘’işgal’’ korkusunu eken Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden seçilmesini istemiyor.

Ancak kendisi de Türkiye’den sadece bir hafta sonra genel seçimlere gidecek olan Yunanistan başka bir alternatifin de ilişkilerde köklü bir değişiklik yaratması da beklenmiyor.

İki NATO ülkesi, Ege adaları ve Doğu Akdeniz'deki enerji hakları nedeniyle daha geçen yıl büyük bir gerilim yaşamış, hatta Türk ve Yunan basınında ‘’savaşın eşiğine gelindi’’ yorumları yapılmıştı.

Türkiye’de 6 Şubat’ta meydana gelen deprem felaketi sonrası Yunanistan’dan yardım ve ziyaretlerle ilişkilerde olumlu bir hava yaşandı. Seçim geri sayımında Atina hükümeti, Türkiye'nin enerji projelerine katılmasına açık olduğunu söyleyerek zeytin dalı da uzattı.

Dışişleri Bakanı Nikos Dendias geçen ay, Yunanistan'ın ulusal yayın kuruluşuna verdiği mülakatta Atina ve Ankara'nın aralarındaki buzları eriten ilişkilerden faydalanmalarının şart olduğunu söyledi.

Türk savaş uçaklarının Ege'deki günlük ve tehlikeli uçuşlarının tamamen durduğunu söyleyen Dendias, seçimlerin ardından, üzerinde mutabık kalınmış bir tartışma çerçevesinde görüşme niyetlerini de dile getirdi.

Hatta Atina; Kıbrıs, Mısır, Fransa, Yunanistan, İsrail, İtalya, Ürdün ve Filistin Yönetimi'nden oluşan Doğu Akdeniz Gaz Forumu'na Türkiye’yi davet etmeye açık olduğu mesajları da veriyor.

Ancak Yunanistan ve Türkiye arasındaki olumlu havanın görüşmelerin yapılabilmesi için devam edip etmeyeceği belirsiz. Zira Türkiye’de iktidar değişse bile kıta sahanlığı, Doğu Akdeniz'deki enerji kaynakları ve Kıbrıs gibi büyük bölgesel sorunlar söz konusu olduğunda Türkiye'nin temel stratejik önceliklerinin değişmesi beklenmiyor.

21 Mayıs'ta da Yunanistan'daki seçmenler, milletvekili seçimleri için sandık başına gidecek. Kamuoyu yoklamaları şu anda, Başbakan Kiryakos Miçotakis liderliğindeki iktidardaki merkez sağ Yeni Demokrat Parti’nin hakim konumunu kaybedeceğini, ancak eski Başbakan Aleksis Çipras’ın ana muhalefet bloğu olan solcu Syriza koalisyonunun da tek başına çoğunluğu elde edemeyeceğini gösteriyor.

Bazı uzmanlara göre Erdoğan'ın kaybedebileceğini hissettiği bir seçimden önce Yunanistan'la bir çatışmayı körükleyerek Türk milliyetçilerinin desteğini çekmeye çalışması riski her zaman mevcut. Ancak Türkiye’de gündemi ekonomi belirlerken, Türk seçmenler arasındaki Yunan karşıtı duruşun etkinliği büyük olasılıkla sınırlı.

Yunanistan ise 2010'lardaki borç krizi ve kemer sıkma politikalarının ardından, ekonomik toparlanmanın meyvelerini son dönemde görmeye başladı. Bu nedenle hem Yeni Demokrasi hem de Syriza, Ankara ile herhangi bir rekabetten çok, seçmenin ekonomik kaygılarına odaklanıyor.

Yine de Yunan basını ve yetkilileri, Türkiye’nin özellikle Mavi Vatan doktrininden duydukları rahatsızlığı sık sık gündeme getiriyor. İlk defa 2006 yılında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda düzenlenen sempozyumda ortaya atılan Mavi Vatan, 2015 sonrası Türkiye'nin deniz alanlarındaki aktif ve askeri güce dayalı stratejisinin temelini oluşturuyor.

Geçen ay Yunanistan’da Delphi Ekonomik Forumu’nda konuşan Başbakan Kiryakos Miçotakis de tepkisini yeniden dile getirdi.

Türkiye’de "mavi vatan" gündeminin baskın olduğunu söyleyen Miçotakis, ‘’Bu bir tür eski tür emperyal revizyonizmdir. Yunanistan'da, Kıbrıs'ta, çok saldırgan bir dış politikayla, Türkiye ile Libya arasında tamamen yasadışı ve açıkçası coğrafi açıdan saçma bir sınırlandırma anlaşmasının imzalanmasıyla, Mart 2020'de göçün silahlandırılmasıyla 2020'de çok hararetli bir yazla ve sadece Yunanistan'a karşı değil, Avrupa ve ABD’ye karşı da çok düşmanca bir ilişkiyle kendini gösterdi’’ dedi.

Türkiye’nin seçimlerden sonra derin bir stratejik karar vermek zorunda olduğunu söyleyen Miçotakis, ‘’Türkiye'nin yaklaşımını değiştirmesi gerekiyor. Şu anki yaklaşımı ve revizyonizmiyle korkarım ki pek iyimser olamayız’’ diye konuştu.

Yine de uzmanlar, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu kazanırsa, Türkiye'nin kırmızı çizgileri değişmese bile Ankara'nın Atina'ya yaklaşımının çok daha dostane olacağını öngörüyor. Ancak özellikle Kılıçdaroğlu’nun Millet İttifakı’ndaki milliyetçi İYİ Parti’nin Mavi Vatan doktrininden geri adım atmayacağı yorumları da yapılıyor.

Türkiye ve Yunanistan, 21 yıl önce Ege Denizi'nden kaynaklanan sorunları masaya yatırmak için "istikşafi görüşmeler" adını verdikleri bir süreç başlatmışlardı. İlk turu 2002'de yapılan görüşmeler, 2016'da kesilse de 2021’de yeniden başladı ve toplamda 64 tur görüşme geride kaldı. Son görüşme geçen yılın Şubat ayında Atina’da gerçekleşmişti. Umutlar, iki ülkenin seçimlerinden sonra 65’inci turda ortak zemin bulmakta.(Kaynak:VOA)