Öğretmenlerin isteği ve görev tanımı dışında görevlendirilmesine, salgın riskinin arttığı bir dönemde yüz yüze seminere katılmaya zorlanmasına tepki gösteren Barut, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'u göreve çağırıp uygulamaların iptalini istedi.

"ÜZÜCÜ ŞEYLER YAŞANIYOR"

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından yanıtlanması istemiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı'na soru önergesi sunan CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, "Koronavirüs salgını yaşamın tüm alanlarında yıkıcı etkisiyle devam ederken, dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de bu salgının önlenmesi ve halk sağlığının korunması için mücadele sürüyor. Sağlık Bakanlığı'nın açıkladığı bilgilere göre seçim bölgemiz Adana'da da salgın riski yüksek oranlarda seyrediyor. Hal böyleyken Adana'da salgınla mücadeleye yararı olmayan, hatta yurttaşlarımızın sağlığını tehlikeye düşüren bazı gelişmeler yaşandığını üzülerek öğreniyoruz" dedi.

"SAKINCALI VE DOĞRU DEĞİL"

Salgın riskinin oldukça yüksek seyrettiği Adana'da 41 öğretmenin çağrı merkezi ve filyasyon hizmetleri için görevlendirilmesine ilişkin kararı eleştiren Ayhan Barut, şöyle devam etti:
"Adana Valiliği'nce salgın gerekçesiyle sahada bulunan filyasyon ekip sayısının arttırılması amacıyla 41 öğretmenin Adana İl Sağlık Müdürlüğü Kamu Hastaneleri Hizmetleri Başkanlığı Çağrı Merkezlerinde ve filyas hizmetlerinde görevlendirilmesi üzücü olduğu kadar risklidir. Adana İl Milli Eğitim Müdürlüğünün 30.11.2020 tarih ve E. 17458086 yazısında, 'Çağrı Merkezlerinde ve filyasyon hizmetlerinde görev almak isteyen,  öğretmen veya memurların dilekçelerinin müdürlüğümüze gönderilmesi hususunda; gereğini rica ederim' denilmesine karşın gönüllülük esası ile birlikte görev almak isteyenlerden dilekçe alınması şartına uyulmadığı anlaşılmaktadır. Eğitim-İş Sendikası Adana 1 No'lu Şube tarafından gündeme getirilen bu hususta, böyle bir görevlendirmenin sakıncalı ve doğru olmadığı açıktır."

"GÖREVLENDİRMELER İPTAL EDİLSİN"

Salgın sürecinde en fazla mağdur olan kesimlerin arasında öğretmenlerin de bulunduğuna dikkat çeken Ayhan Barut, şunları kaydetti:
"Okulların kapalı olduğu ancak çevrimiçi eğitim sürecinin sürdüğü, öğretmenlerimizin de hem bakanlığın hem de müdürlüklerin talimatları doğrultusunda görevlerini yaptıkları ortadır. Öğretmenlerimiz kendilerine tanımlı ders programları dolayısıyla EBA uygulaması üzerinden görevlerini yapmaya, Bakanlığın da belirlemiş olduğu ders saatlerine göre derslerini işlemeye devam etmektedirler. Dolayısıyla öğretmenlerimizin görev tanımında olmayan işlere yönlendirilmelerinin yanlış olduğu değerlendirilmektedir. Görev tanımında yer almayan, uzmanlık alanı olmayan, yetkin olmadığı, görevlendirilen bazı öğretmenlerin kronik rahatsızlıklarının bulunduğu, ayrıca sağlık açısından da risk oluşturacağını düşündüğümüz bu uygulamanın, gönüllülük esasına göre de yapılmadığı belliyken görevlendirmenin iptal edilmesi gerekmektedir."

"YÜZ YÜZE SEMİNER OLAMAZ"

Salgın riski gözetilmeden ve önlem kararlarına uyulmadan Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından öğretmenlerin yüz yüze seminere katılmasına ilişkin karara da sert tepki gösteren Ayhan Barut, şöyle konuştu:
"Riskin büyüdüğü Adana'da öğretmenlerin Temel Kodlama Eğitimi Kursuna resen resen görevlendirilmesi de başka bir sorundur. Salgın riskinin yüksek seviyede olduğu Adana'da, başka bir zamanda yapılması mümkün olan bu kursun yüz yüze ve bu dönemde yapılması kafa karışıklığına yol açtığı kadar tedirgin edicidir. Öğretmenlerin çevrimiçi eğitim görevine devam ettiği sürece ek olarak yapılacak bu kurs kapsamında 5 gün yüz yüze eğitime tabi tutulacak öğretmenlerin aile ve çevreleriyle birlikte büyük bir risk altına sokulduğu görülmektedir. Bu seminer bu dönemde çok acil ve hayati önem mi taşıyor? Bu da ayrı bir sorun ve bu büyük yanlışın da düzeltilmesini istiyoruz."

BAKANI GÖREVE ÇAĞIRDI

CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut'un, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'a yönelttiği sorular şu şekilde sıralandı:
"1- Adana'da 41 öğretmenin filyasyon ekiplerine dahil edilerek çağrı merkezlerinde görevlendirilmesi sizin talimatınız ve bilginiz dahilinde mi gerçekleştirilmiştir?
2- Resmi yazıda gönüllülük esası ve dilekçe şartı aranırken, öğretmenlerin bilgisi ve isteği dışında böyle bir görevlendirmeyle karşılaşması hakkında aynı zamanda bir öğretmen olarak ne düşünüyorsunuz?
3- Öğretmenlerimiz salgının arttığı bu süreçte neden böyle bir riske atılıyor?
4- Bu görevlendirmenin ve uygulamanın iptali için bir adım atacak mısınız?
5- Salgın riskinin yüksek olduğu Adana'da öğretmenlere yönelik yüz yüze yapılacak ve 5 gün sürecek kodlama seminerinin bu süreçte acil ve hayati gerekçesi nedir?
6- Öğretmenleri, çevre ve ailesiyle birlikte risk altına atan, gereksiz bir insan hareketliliğine yol açacak bu kursun iptali için bir talimatınız olacak mıdır?"(CO)