İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze’deki mevcut tırmanış devam ederse Hamas ve İslami Cihad hareketlerine karşı suikast politikasına geri dönme tehdidinde bulundu. Hamas ise, Netanyahu’nun tehdidine tehdit ile karşılık verirken, ölüme ölümle yanıt vereceklerini duyurdu.

Netanyahu, 19 Ağustos’ta “Negev İçin Lobi” baskı grubuna yaptığı açıklamada, “Dün, Gazze çevresindeki yerel yetkililerle görüştüm. Onlara açıkça, şu an güvenlik taahhüdümün mutlak olduğunu belirttim” dedi.
İsrail Başbakanı, “Şu anda her alevi, füze olarak değerlendiriyoruz. Terör örgütünü (Hamas), gece 11’den bu yana üst üste vurduk, gerekirse daha fazlasını yapacağız” ifadelerini kullandı.

Netanyahu, “Koşulların gelişmesi halinde kişisel hedefler (suikastlar) de dahil, tüm araçları kullanmaya hazır olduğumuzu gördüler ve anladılar. Onlara devam etmemelerini tavsiye ediyorum” dedi.

Söz konusu ifadeler, Binyamin Netanyahu’nun 24 saat içerisinde Gazze’ye ilişkin ikinci ‘suikast politikasına dönme’ tehdidi oldu. İsrail Başbakanı, Gazze’deki yerleşim birimleri liderlerine de ‘gerekirse bir veya birçok defa çatışma olasılığına hazır olduklarını’ belirtmiş, ama bunu ummadığını da vurgulamıştı.

Öte yandan Hamas, Netanyahu’nun tehditlerine hızlı şekilde yanıt verirken, ‘ellerinin tetikte’ olduğunu ifade etti. Hamas siyasi bürosu üyesi Halil el-Hayye, “Ellerimiz tetikte ve saldırıya saldırıyla yanıt verilecek. Füzeler füzelerle, ölüm ölümle karşılaşacak” ifadelerini kullanırken, Netanyahu’nun tehditlerinin kendilerini korkutmadığını da söyledi.

Karşılıklı tehditler, Hamas’ın yerleşim yerlerinde yanan balonlar havalandırmaya ve bubi tuzakları kurmaya devam etmesine yanıt olarak, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları çerçevesinde gelişti. Netanyahu’nun açıklamalarından bir gün önce de Mısır güvenlik heyeti, durumu kontrol altına almak için Tel Aviv’de, Ramallah’ta ve Gazze’de yoğun görüşmeler gerçekleştirdi.

Mısır heyeti, İsrail ve Hamas’ın inadı ile karşı karşıya kalırken, İsrail ‘Hamas, tırmanışı durdurmadan herhangi bir talebi karşılamayacakları’, Hamas ise ‘İsrail, talepleri karşılamadan tırmanışı durdurmayacakları’ konusunda ısrarlarını sürdürdü.

Hamas, Mısırlı heyetten ‘daha önce Birleşmiş Milletler (BM) aracılığıyla mutabık kalınan projelerin uygulanmasının yanı sıra elektrik ve su ile ilgili ekonomik altyapı projelerini onaylamasını, ithalat ve ihracat hareketine izin vermesini, Gazzeli işçilerin çalışma izinlerini 100 bin izne çıkarmasını, balıkçılık alanını 20 mile artırmasını ve Kerem Şalom sınır kapısını açmasını’ talep etti.

Hamas, söz konusu talepleri İsrail’in ‘Gazze Şeridi’nden yerleşim alanlarına yanan balon havalandırılmasını durdurma ve gece gösterilerini sonlandırma’ talebine karşı ortaya koydu.  

Geçen hafta Hamas, İsrail yerleşim birimlerine doğru yanan balonlar havalandırarak, tırmanışı yeniden alevlendirdi. Aynı şekilde önceden uzlaşı sağlanan kolaylıkları uygulaması için İsrail’e baskı yapmak amacıyla da gece gösterilerini başlattı. Ancak İsrail, taahhütlerini uygulamak ve daha fazlasını vaat etmek yerine saldırı ve cezalandırıcı tedbirlerle yanıt verdi. İsrail’in uygulamaları, günlük yalnızca 3 saat sağlanan elektrik krizi de dahil, Gazze Şeridi’ndeki krizleri derinleştirdi.

Durumun kötüleşmesiyle birlikte Katar, devreye girerek, İsrail ve Hamas ile olan temaslarını yoğunlaştırdı.

Gazze Yeniden Yapılanma Ulusal Komitesi Başkanı ve Katar Büyükelçisi Muhammed el-Emadi, 19 Ağustos’ta Katar’ın Gazze tırmanışını kontrol altına almak ve Gazzeli sakinlerin yaşadığı insani krizi hafifletmek için yoğun çaba sarf ettiğini belirtti. Emadi, Katar Komitesi’nin internet sitesinde yaptığı açıklamada, “Geçtiğimiz saatlerde Katar, yoğun temaslar yürüttü. Tırmanışı kontrol altına almak ve Gazze sakinlerini krizden kurtarmak için tüm taraflarla birlikte bu temaslar hala en üst düzeylerde devam ediyor” ifadelerini kullandı. Katar’ın Filistinlilerin çektiği acıların hafifletilmesine desteğini sürdüreceğine dikkati çeken yetkili, uluslararası topluma, BM’ye ve ilgili tüm uluslararası kuruluşlara da Gazze Şeridi sakinlerine destek sağlama yükümlülüklerini ve taahhütlerini yerine getirme çağrısı yaptı. (Kaynak:Şarkul avsat)

(VŞ)