Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, Türkiye’nin tarımda tam anlamıyla dışa bağımlı hale geldiğini söyledi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2022 yılına ait bütçe görüşmeleri esnasında konuşan Dr. Şevkin, yıllarca tarım ülkesi olmakla övünen Türkiye’nin kendi çiftçisi yerine yabancı çiftçiyi destekleyen bir hükümetle karşı karşıya kaldığını kaydetti.
“NARENCİYE, LİMON ÜRETİCİSİ ÇARESİZ”
Tarım topraklarının, meraların, sulak alanların hızla betonlaştığını, tarımdaki girdi maliyetlerinin fahiş artışının çiftçiyi topraktan uzaklaştırdığını belirten Dr. Şevkin, “2020 yılında 602 bin 983 olan çiftçi sayısı 2021 yılında 556 bin 060'a geriledi. 2016 yılında Çiftçi Kayıt Sistemi'ne kayıtlı tarımsal işletme sayısı 2 milyon 267 bin 176'ydı ancak yıllar itibarıyla bu sayı da düştü, 2 milyon 83 bin 22'ye geriledi” diye konuştu.
Çukurova'da narenciye üreticisinin mandalinayı, portakalı kökünden söktüğünü, işçi maliyetini dahi karşılayamadığını dile getiren Dr. Şevkin, “Limon üreticisi çaresizlik içerisinde. Cumhuriyet tarihinde görülmemiş şekilde, borçları nedeniyle çiftçinin traktörüne, süt veren ineğine, hamile ineğine bile haciz gelmeye başladı. Gübre, mazot fiyatları altın fiyatını geçti. Çiftçiye "üretin" diyorsunuz ama ürünlerini nereye, nasıl satacağını, alın terinin karşılığını nasıl alacağını hiç düşünmüyorsunuz, bu yönde bir adım atmıyorsunuz” dedi.
“ÇİFTÇİ BORÇ BATAĞINDA”
Tarım Bakanlığı’nın tarımda planlama, üretim ve pazarlama politikasının olmadığını savunan Dr. Şevkin, şunları söyledi:
“Çukurova'nın bereketli topraklarında, taşı dikseniz, adamı dikseniz bitecek topraklarda üretilen ürünler âdeta çiftçinin başına bela oldu. Tam hasat zamanında istihdama, üretime, ihracata katkı sunması beklenen binlerce ailenin ekmek kapısı olan ve dalında, yetişmiş birçok ürün maalesef tarlada kaldı. Soğan, patates; çiftçi işçilik ücretini ödeyemediği için tarlada kaldı. Tarım ürünlerinde yaşanan tüm bu sorunlar hayvancılıkta da tabii karşımıza çıkıyor. Birinci sınıf tarım topraklarını betonlaşmaya kurban ettiğiniz gibi maalesef, krediler, vergiler ve borçlar nedeniyle çiftçi borç batağı içerisinde.
“BALIKÇILAR KARA KARA DÜŞÜNÜYOR”
Balıkçılar da denize yelken açamaz oldu. Akaryakıt fiyatları, işçi maliyetleri balıkçıları da kara kara düşündürüyor. Lüks teknelere akaryakıt indirimi sağlanırken tarım sektörüne, balıkçılara üvey evlat muamelesi yapılıyor. Adana'nın denize açılan kapıları Karataş ve Yumurtalık'ta binlerce aile geçimini balıkçılıkla sağlıyor. Ancak ÖTV indiriminden yararlanan balıkçılar akaryakıt fiyatlarındaki olağanüstü artış nedeniyle bu alandan faydalanamaz hâle geldi. Balıkçıların ÖTV'siz kullandığı akaryakıt fiyatları pompa fiyatına eşit olunca balık avcılığı büyük bir tehlikeye girmiş durumda. Karataş ve Yumurtalık’taki insanların yüzde 90'ı geçimini balıkçılıkla karşılıyor, dolayısıyla çok büyük sıkıntı yaşanıyor. Akdeniz'in en büyük filosuna sahip olan, Türkiye'nin her bölgesine balık sunan Karataş ilçemizin nüfusunun neredeyse tamamı balıkçılıkla geçimini sağlıyor. Lütfen artık çiftçiye, hayvan üreticilerine, balıkçılara dönün bir bakın ve gerekli düzenlemeleri yapın. Türkiye'nin önceliği tarım ve hayvancılıktır, daha fazla geç kalmayın.”
ATAMALARA DİKKAT ÇEKTİ
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ayrıca tarım ve hayvancılığı, su yönetimini çağdaş ülkeler seviyesine çıkarmanın yollarını aramak zorunda olduğuna işaret eden CHP’li Dr. Müzeyyen Şevkin, “Ülkemizde binlerce ziraat mühendisi, veteriner, tarım teknisyeni, gıda mühendisi, balıkçılık teknolojisi mühendisleri, Devlet Su İşleri için inşaat, jeoloji, jeofizik, harita ve makine mühendisleri atama bekliyor. 2022'yi ‘Su Ürünleri Yılı’ ilan ettiniz ama ülkemiz ihracatına büyük katkı sunacak su ürünleri dalında su ürünleri mühendisleri ve pek çok mühendislik dalında atama bekleyen mühendisi ne yazık ki hâlâ atamıyorsunuz. Okullarını başarıyla tamamlayan, yüksek puanlar alarak evde oturmak zorunda bırakılan bu genç beyinlere kulak vereceksiniz?” diye sordu.(Fİ
