İçişleri Bakanlığınca yayımlanan genelge uyarınca, salgının yayılmasında toplumsal kaygı uyandıracak riskli alanlar kapatıldı ya da sınırlandırıldı.

Bakanlığın bu yönde aldığı tedbirleri son derece yerinde ve başarılı bulan Ticari Danışman Abdullah Kçoğlu, kritik önem taşıdığını belirttiği açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“Devlet erkânınca geçici olarak kapanan ya da kısıtlanan işletmeler arasında bilindiği üzere nargile kafeler de var. Ancak, bu kafeleri geçici olarak kapatmak çözüm getirmeyebilir. Söz konusu yapılması gerekenler listesinin tümüne tek bir açıklamada değinmek mümkün değil. Ancak, bir ikisini gündeme getirebilir, onlar çözümlenirken tespitleri artırabiliriz.

Bilindiği üzere tütün içeren ürünlerin içindeki katkı maddeleri ve bu maddelerin katıştırma oranları belli bir reçeteye tabidir. Nargile cafeler tarafından yasal gibi gösterilen nargile tütünlerinde ise üretim aşamasında göstermelik olarak olsa bile satış aşamasında böyle bir reçete uygulanmıyor.

Nargile kafelerin birçoğu, yasanın öngördüğü reçeteli ürünleri kullanmıyorlar. Nedenine gelince, nargile müptelaları içtiği nargilede gerçek tütün görmek istiyor. İşte, bu tütünler de CORONA (COVID 19) virüsünün membası olan ülkelerden ithal ediliyor ya da ülkeye kaçak olarak sokuluyor. İzinli üretilen tütünlerin uygulama aşamasında ise ne hijyen ne de reçeteye tabi bir sunum mevcut değil. ‘Saldım çayıra, mevlam kayıra’ sallan yuvarlan giden ve gençler başta olmak üzere toplum sağlığını hiçe sayan bir sektör.

Denetimciler geldiği gibi gider mantığı

Bakırköy İncirli Caddesinde soyadı şöhretli bir şahsın 2 ayrı şubesi bulunan mekânına şahsi gayretlerimle denetim ekibi getirmeye kalktım, soyadı şöhretli mekân sahibi şahıs okey masasından kafayı uzatıp ‘Ekip bize ne yapacak, geldiği gibi giderler; bir de benden fırça yerler!’ dedi. Yani daha net bir anlatımla, ‘Ortada bir illegal varsa dahi, zorbalıkla ve farklı yollarla üzerini örtmesini bilirim!’ demek istiyor.

Yine, E-5 üzerinde belediyeye kira ödeyen bir mekânın nargile sorumlusu şahıs, sattıkları tütünleri kendilerinin imal ettiğini iddia ediyor. Gelin görün ki, sair nargile içilen mekânlarda olduğu gibi bu mekânda da tütünün içeriği müşteriye göre ayarlanabiliyor. Daha net bir anlatımla, içici müşteri nargilesine daha fazla şerbet, biraz daha x tütünden ya da suyuna ilave katkı maddesi dahil ettirebiliyor. Bu da sözde yasal yollarla imal edildiği iddia olunan tütünün, standardizasyondan yoksun şekilde ve hijyenik olmayan formüllerle satıldığını gösteriyor.

Konunun daha net anlaşılması için, iki ayrı mekândan örnekleme yaptım. Bir diğer konu da ithal olarak ülkeye sokulan bu tütünlerin satışlarının halen devam ediyor olması. Risk grubu dâhilindeki ülkelerden ithal edilen bu tütünlerin halka arzı derhal durdurulmalı. Zira, bir parti malda var olabilecek olan virüs, binlerce kişiyi esareti altına alabilir.

İçişleri Bakanlığı’na ve bağlı tedbir kurumlarına kamuoyu adına saygı ile arz ederim.”

(VŞ)