Kılıçdaroğlu,
SİYASET 12.09.2022 12:20:00 503 0

Kılıçdaroğlu,"Bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz"

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu:"Şimdi kavganın değil birlik olmanın, beraber olmanın zamanı, kucaklaşma zamanı” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’da ANFA Genel Müdürlüğü’nde düzenlenen “Önce Türkiye Buluşması’na” katıldı.Kılıçdaoğlu,“Şöyle bir algı da yaratmaya çalışıyorlar; ‘efendim, bunlar asla gitmez’. Gider efendim. Ben Türkiye’nin insanlarının ferasetine, bilgisine, birikimine, inancına güveniyorum. İnşallah hep beraber bu ülkeye demokrasiyi getireceğiz ve huzur içinde yaşayacağız" diye konuştu.
CHP lideri Kılıçdaroğlu, buluşmada yaptığı konuşmada şunları söyledi:
"Hepimizin kaygısı aynı. İsim de güzel seçilmiş, Önce Türkiye. Bu memlekette yaşıyoruz. Dünyanın en güzel ülkesinde yaşıyoruz. Bu ülkeden hepimiz huzur içinde, beraber, kavgasız yaşamak istiyoruz. Ülkemizi büyütmek istiyoruz. Saygın bir ülke haline getirmek istiyoruz. Devlet yapımızı güçlendirmek istiyoruz. Ama bugün geldiğimiz nokta beni kaygılandırıyor.
Bu devleti kuran Gazi Mustafa Kemal Atatürk önce bu devletin siyasi bağımsızlığını sağladı. Yani bayrağımın altında özgürce yaşayacağım, hiç kimsenin müdahalesini kabul etmeyeceğim dedi. Siyasi bağımsızlık. Tapu senedi Lozan’dır. İkinci alan ekonomik bağımsızlıktır. Siyasi bağımsızlığınız vardır ama ekonomik bağımsızlığınız yoksa siyasi bağımsızlığınız her zaman tehlikededir. O nedenle Gazi Mustafa Kemal Atatürk ‘Savaş meydanlarında kazanılan zaferler, ekonomik zaferler ile taçlandırılmazsa, siyasi bağımsızlığınız tehlikeye girer’ diyor. Bugün geldiğimiz noktada bizim ekonomik bağımsızlığımız var mı?
Değerli ülkücü kardeşlerim, Türkiye sevdalısı olan kardeşlerim o zaman hep beraber olmak zorundayız ve birlikte olmak zorundayız. Görüş farklılıklarımız olabilir ama eğer Türkiye bizim ortak paydamızsa, bayrak bizim ortak paydamızsa ki CHP için rahatlıkla şunu söyleyebilirim, bizim iki kırmızı çizgimiz var. Bayrağımız ve vatanımız. Her türlü eleştiri olabilir, beğenmeye bilirler, başımın üstüne ama bayrak ve vatan bizim kırmızı çizgimizdir. Bayrağımızı ve vatanımızı korumak zorundayız. Bayrağımızın altında özgürce yaşamak zorundayız. Bu olmadığı taktirde birilerine yem olursunuz. Hani Lord Curzon söylüyor ya Lozan’da İsmet Paşa’ya ‘Ne istediysen aldın, onların hepsini bu cebime koydum. Ama yarın geleceksin, benden para isteyeceksin. O zaman bunları tek tek çıkarıp önüne koyacağım’ diyor. Ama para istemediler. O yoksul Cumhuriyet hiçbir zaman dilencilik yapmadı. Birisini kapısının önüne gidip ‘Bana para verin’ demedi. Yumurta satarak şeker fabrikalarını kurdular.
Ülkücü kardeşlerim tarihimizi de yeteri kadar bilmiyoruz, kimse kusura bakmasın. 1921 yılında, 23’te iktisat kongresini topladılar, çünkü hepsi savaş meydanlarından gelmişlerdi. Ya bu ekonomiyi nasıl büyüteceğiz. Yol yok, okul yok. Sıtmadan ölen binler var. Bütün buna rağmen 1921 yılında Kayseri’de uçak fabrikasının temelini attılar. 1934 yılında Kayseri’den kalkan ilk uçağımız Ankara’ya indi. Demiryolları ile döşediler Türkiye’yi. Uşak Şeker Fabrikası’nı yumurta satarak kurdular. Okuma, yazma öğrensin diye millet mektepleri kurdular. Okuma yazma oranı Cumhuriyet’in ilk yıllarında kadınlarda binde 8, erkeklerde yüzde 10 ile 12 arasında değişiyor. Bazı aklı evveller diyor ya ‘Ya demokrasiyi niye erken getirmediniz?’. Ya kardeşim Hakkari’de kurulacak seçim sandığına önce okuma, yazma bilen bir adam bulman lazım. Yok öyle bir adam. Hadi buldun o sandığı nasıl getireceksin, haberleşmeyi nasıl sağlayacaksın? Türkiye gerçeklerinden kopuk zaman zaman eleştiriler de gelecek. Ama bu gerçekleri hepimizin bilmesi lazım.
Kırıkkale küçük bir köy, entegre savunma sanayinin kurulduğu yerdir orası. Karabük, küçük bir köydü. Demir- çelik fabrikasının kurulduğu yerdir. Devasa Osmanlı’nın parasını basacak bankası yoktu. Osmanlı Bankası Fransızlarındı. İlk kez 1930 yılında bu genç Cumhuriyet kendi bankasını kurdu, Merkez Bankası. Bugünkü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 1930 yılında kuruldu. Biz ilk kez kendi paramızı 1930 yılında basmaya başladık. 1940’lı yıllarda Türkiye dünyaya uçak ihraç eden beş ülkenden biriydi. O dönemin yöneticileri harcadıkları her kuruşun hesabını millete verdiler. Sonra dönem değişti. Ne o fabrikalar kaldı, ne uçak fabrikaları kaldı. Etimesgut’ta uçak motorları fabrikası kurulmuştu. Eskişehir’de ikinci bir uçak fabrikası kurulmuştu. Toprak Mahsulleri Ofisi niye kuruldu? Çünkü temel ziraat, çiftçi ekmeye başladı. Ürününü satacak yer yok. Kim alacak ürününü? Toprak Mahsulleri Ofisi, TARİŞ, FİSKOBİRLİK kuruldu. Çiftçiyi desteklemek ve çiftçiyi birilerine mahkum ettirmemek için. Sanayi hamlesi yapıldı. Bir gerçeği çok iyi bilmemiz gerekiyor. Osmanlı niye battı. Sanayi devrimini kaçırdığı için battı. Eskiden yalın kılıç gidiyorduk, bilek gücü vardı. Önümüze geleni püskürtüyorduk. Şimdi elinde tüfek 500 metreden seni indiriyor. O zaman sanayi devrimini kaçırdıysanız, ayakta tutamazsınız bir devleti.
Siyasete girdim, girdiğim gün kendi mal beyanımı internet siteme koydum. Mal beyanım budur dedim. Karımın yüzüğüne kadar. Ben isterim ki bu ülkeye hizmet edecek kim olursa olsun aynı duyarlılığı göstersin, mal varlığını koysun ortaya. Haram bir şey yok ki kardeşim, helalinden kazanmışsan neden korkacaksın?
Ekonomik zaferlerle taçlandırılmayan bir siyasal irade her zaman zaaflarla doludur. Ekonomik açıdan birilerine bağımlı hale gelirseniz, emperyal güçlerin oyuncağı olabilirsiniz. Şu soruyu sordum, bizim Suriye’de ne işimiz var? Bana çok kızdılar, vay efendim orada terör vardı. Benim bildiğim terör Irak’taydı. Orada kimse bir şey demiyordu, git mücadeleni yap kardeşim. Sonra Erdoğan bir grup toplantısında ‘Ey Obama, beni neden Suriye’de yalnız bıraktın. Gir dedin, girdik. Şimdi neden yalnız bıraktın’ dedi. Ülkücü kardeşlerimin unutmaması gereken bir şey daha var. Hiçbir emperyal güç ateşi kendi eliyle tutmaz. Maşa kullanır. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti devleti bu pozisyona düşmemeliydi. Orta Doğu’da niye komşumuzla kavgalı olalım, komşumuz bizim. Biz herkes ile barışık olmak zorundayız. Emperyal güçler silah verirler, ‘Beyler birbirinizi öldürün’ derler. Silahlar bizden, yeter ki ortalı karışsın, biz size silah satalım. Ama biz bölgede barışı egemen kılarsak bölgenin en güçlü ülkesi olarak bütün bölgede, huzuru, güveni, kalkınmayı, beraber yaşamayı hayata geçiririz. Yapabiliriz. Çünkü Türkiye güçlü bir ülkedir. Bütün bunlara rağmen bu bölgenin en güçlü ülkesidir.
Milliyetçilik aynı zamanda yöneten kişinin halktan topladığı her kuruşun hesabını millete vermesi demektir. Hepimizin bir eksiği var, kusuru var. Ödediğimiz verginin hesabını sormuyoruz. Oysa çocuk doğduğu andan itibaren vergi öder. Emzik alırsınız, altına bez alırsınız, mama alırsınız. Hepsi için vergi verirsiniz. Şu anda vergi vermediğimiz şu teneffüs ettiğimiz hava.O zaman bizi yönetmek üzere benden para alan kişiye ‘Bu parayı nereye harcadın?’ sorusunu sorma hakkım var. Demokrasi budur. Bu sorunun sorulmadığı yerde demokrasi gelişmez, bu soruyu hepimiz soracağız. Bu soru sorulmadığı için vergini büyük bir kısmı Londra’daki tefecilere gidiyor. Londra’daki tefeciler, bakın tık yok orada. ‘Hayır, biz Londra’da tefecilere ödemiyoruz’ diyemiyorlar. En büyük parayı oraya ödüyorlar. Şimdi kur korumalı mevduat getirdiler, tam ekonominin kalbine atılmış ben ‘Atom bombası’ dedim, vallahi atom bombası.
Yap-işlet- devret var değil mi? Köprüler yapılıyor, yollar yapılıyor. Her şey yapılıyor. Hepsi dolarla, niye dolarla? Türk lirası yok mu? Müteahhit Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, ihale yapılan kurum Türkiye Cumhuriyeti’nin kurumu. İnşaatın yapılacağı yer Türkiye Cumhuriyeti toprakları ama her şey dolar ve Euro. Garanti veriyorsun o da dolar ve Euro ile. Biz Türkiye Cumhuriyeti devleti değil miyiz? Bizim paramız yok mu? Bizim paramız geçersiz mi?

Ben ‘68 kuşağı’ndanım. Benim zamanında sağcılar ve solcular birbirlerini öldürürlerdi. Darbe oldu, bunların hepsi hapse girdi. Hapiste birbirlerini tanıdılar ve konuştular. ‘Ya bunlar da bizim gibi vatansevermiş, onlar da dediler, bunlar da bizim gibi vatansevermiş. Biz neyin kavgasını yapmışız’. Şimdi kavganın değil birlik olmanın, beraber olmanın zamanı, kucaklaşma zamanı. Türkiye’nin bir beka sorunu var, buna inanıyorum ama bu sorunu aşacak olan biziz. Onlar aşamazlar. Onlar daha karanlık bir sürecin içine Türkiye’yi sokmak isteyeceklerdir. Ama biz bunu beraber aşmak zorundayız. Birlikte aşmak zorundayız. Doğusu, batısı, güneyi, kuzeyi ne olursa olsun? Bu ülkeyi seven herkesin birleşmesi lazım. Biz beraber olmak zorundayız ve kucaklaşmak zorundayız.

Demokrasi, 21’inci yüzyılda, eskiden 1789 Fransız Devrimi’den sonra sağ ve sol kavramları çıktı. Meclis’in sol tarafında oturanlar bütçenin halktan yana harcanmasını istiyordu, sağ tarafında oturanlar da bütçenin varsıllardan yana harcanmasını istiyordu. O kavramlar geldi, şimdi 21’inci yüzyıldayız. 18’inci yüzyılda değiliz. 21’inci yüzyılda demokrasiden yana olanlar ve otoriter rejimden yana olanlar diye dünya ikiye bölünmüş vaziyette. Biz demokrasiyi savunuyoruz. Herkesin düşüncesine, inancına, kimliğine saygı duymak zorundayız. Bu topraklarda beraber yaşayacaksak, birlikte yaşayacaksak, kucaklaşmak zorundayız."

(vş)


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

"TORBACI YAKALAMAKLA UYUŞTURUCU BELASI ÇÖZÜLMEZ"

CHP’Lİ TANAL, "MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ATAMA SÖZÜNÜ TUTMADI!"

Tülay Hatimoğulları Hatay'daki hava kirliliğini sordu

BAE'den ithalata vergi muafiyeti

Kılıçdaroğlu, 'Filenin Sultanları'nı Kutladı

Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri ve 100. Yıl Marşı Tanıtım Programına katıldı

CHP Adana İl Örgütü Zafer Bayramını kutladı

Kılıçdaroğlu: "Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı Yürekten Kutluyorum"

Ayhan Barut'tan narenciye üreticisi ve ihracatçısı için 3 bin lira destek talebi

Hasan Efe Uyar: "İktidar Vatandaşa 7 Ayda 22 Milyar Ceza Kesti"

Kılıçdaroğlu: “Türkiye Uyuşturucunun Pazarı Haline Geldi"

Emep'li Demir,"işçilere istifa baskısı uygulanıyor"

Mustafa Oğuz Yiğit: “AK Parti'nin Tarım Politikaları Çiftçiyi İflasa Sürüklüyor”

CHP’Lİ SÜMER,“ADANA’DA DEPREMİN YARALARI KAPANMIYOR”

CHP’li Bulut, “Ballı Maaşlara Devam “

“Malazgirt, Anadolu’daki siyasi hükümranlığımızın kapılarını açmıştır”

CHP'li Şevkin'den Hatay için, bakanlara soru yağmuru

Gürer: “Faiz artışı işsizliği tetiklerse, iş kötü…”

Ayhan Barut, anız yangınlarına kesin çözüm istedi

ERDİL DEDEOĞLU CHP CEYHAN İLÇE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINI AÇIKLADI

  • BIST 100

    9915,62%2,05
  • DOLAR

    32,42% -0,15
  • EURO

    34,65% -0,66
  • GRAM ALTIN

    2439,28% 0,14
  • Ç. ALTIN

    3999,24% 0,19
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • Pazar 35.8 ° / 19.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 30.8 ° / 18.3 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı