“Kendi Kaderimizle Baş Başa Bırakıldık”
GÜNDEM 6.08.2021 06:25:00 435 0

“Kendi Kaderimizle Baş Başa Bırakıldık”

“Az insan var diye bizi kaderimizle baş başa bıraktılar. Kumlubük’teki yangını söndürmek için çaba harcamadılar.”

“Az insan var diye bizi kaderimizle baş başa bıraktılar. Kumlubük’teki yangını söndürmek için çaba harcamadılar.” Türkiye’nin cennet köşelerinden Marmaris’in en bakir bölgelerinden Kumlubük’te yaşayan Nurten Turan, günlerce orman yangınıyla boğuştuktan sonra yaşadığı hayal kırıklığını bu sözlerle anlatıyor.

Nurten Turan yedi çocuklu Demirtaş ailesinin çocuklarından biri. Yangının Pazar günü şiddetini arttırmasından sonra baba ocağını korumak için diğer kardeşleriyle birlikte Kumlubük’e gelmiş.

Aile, arkalarında bulunan tepenin sırtında alevlerin artması üzerine kendi önlemlerini alırken bir de Orman Yangını İhbar Hattı 177’yi aramış.

“Zamanında uçaklar durdursaydı bu yangınlar olmayacaktı”

Kumlubük’te arıcılık yapan 38 yaşındaki Şaban Demirtaş, defalarca telefonların yüzlerine kapandığını söylüyor.

Demirtaş, “Biz üç gün tepelerde yangını durdurduk. Devletimizden yardım istedik, 177’yi aradık. 3 gün boyunca yalvardık. ‘Gelin, yardım edin’ diye yalvardık. ‘Akut’u gönderelim’ dediler, ‘Biz uçak istiyoruz, helikopter istiyoruz’ deyince telefonlar hep kapandı. Biz de dört beş köylü toplandık, su havuzumuzu doldurduk, hortumlarla yangına müdahale ettik. Ama ormanımız yandı. Zamanında uçaklar bir saatliğine gelseydi bu yangınlar olmayacaktı” dedi.

Şaban Demirtaş yirmi yılı aşkın süredir arıcılık yapıyor. Ancak bu yıl bal hasadı yapması mümkün değil. Zira 300 kovanından geriye pek az arı kolonisi kalmış. Arıların çoğu yangından kurtulamamış. Her yıl 5000-6000 kilo üretirken bu sene neredeyse hiç bal üretemeyecek. En az kardeşi kadar üzgün olan Nurten Turan feryat ediyor, “Arıcılık bitti, bu sene Marmaris çam balı olmayacak. Belki de yıllarca olmayacak. Bu insanlar ne yapacak?”

“Biraz yeşil ağaç kaldı da bizim yangımız sönmedi daha”

Aşçı olan ablası Nurten Turan gibi turizm sektöründe çalışan Işıl Demir de günlerdir bir taraftan yangınla mücadele çalışmalarına destek verirken bir yandan da yemek hazırlamış.

Bugün erzak yardımları çoğaldığı için mutfaktan çıkmış.

Demir, “Üç gün biz yangınla savaşırken helikopter istediğimizde bizi kaale almadılar. Ormanlarımızın yanması beş dakika sürdü” diye serzenişte bulunurken soğutma çalışmalarına katılan helikopterlerden birinin pervane sesi geliyor.

Işıl Demir kızgınlıkla “Yangın söndükten sonra bunlara ne gerek var ki. Zaten devlet büyüklerimiz de yangından sonra geldi. Biz kendi göbeğimizi kendimiz kesiyormuşuz. Çok şükür biraz ormanımız kaldı” diye söylenirken Nurten Turan sözünü kesiyor; “Biraz yeşil ağaç kaldı da bizim yangımız sönmedi daha. Yangınımız devam ediyor. Dumanlar tütüyor tepelerde. Bir yerden yangın çıkacak diye onu bekliyoruz. Kıvılcım çıkacak diye onu bekliyoruz.”

“Fotoğraf çekiyorlar ama yangına bir bardak su atmıyorlar”

Durdu Tuncel, Demirtaş ailesinin en büyük çocuğu.

Çocukluğunun geçtiği tepeler şimdi kapkaranlık bir kabus gibi duruyor karşısında.

En çok da yeterince yardım gelmemesine içleniyor. Tuncel, “Sağolsun buraların, Turunç’un, Kumlubük’ün çocukları geldi, yangını söndürmek için canla başla çalıştılar. Ama kimileri de geldi dışarıdan. Sadece fotoğraf çekiyorlar. Bir bardak su dökmüyorlar. Ondan çok sinirliyim” dedi.

Hava müdahalesi neden gecikti?

Demirtaş ailesinin evi, Kumlubük’teki yardım merkezi haline geldi sabahtan beri. Yalnız yemek değil, her nevi içecek de buzlu kaplarla bırakılıyor. Onlar da ormanda çalışan işçi, gönüllü ve itfaiyecilerin yiyecek ya da içecek ihtiyacını karşılıyor. Her gelen, evin önündeki ağacın altında bir soluklanıyor.

Yeni gelenlerle yangının seyri hakkında görüş alışverişinde bulunuyorlar. Herkes hava müdahalesinin gecikmesinden şikayetçi. Bir öğretmen söze giriyor, “Herkes eşit de bazıları daha fazla mı eşit? Neden bize uçak gönderilmedi. Ayrıca Kumlubük’ün imar planı çıktı, bir gün sonra bu yangın, şimdi başımıza gelenler nedeniyle şüphelendiğimizde haksızlık mı ediyoruz?” diye soruyor.(Kaynak:Hilmi HacaloğluVOA)
(vş)


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

Gaziantep'te Gezilmesi Gereken Tarihi Mekanlar

30 Ağustos coşkusu Çukurova’da yaşandı

TMMOB İKK,‘Ülkede, Bölgede, Dünyada Barış’ Her Zaman Şiarımız Olacaktır"

ÇGC,‘Bağımsızlık tutkumuz hiç bitmeyecek’

Prof. Dr. Süleyman İrvan:“Basılı gazeteciliğin bittiğini ilan etmek durumundayız”

“30 AĞUSTOS; DÜŞMAN DEVLETLERE ŞAPKA ÇIKARTTIRAN BÜYÜK ZAFER”

TGF "30 Ağustos, Türk Milleti için varlık nedenidir"

ÇGC,“Hür doğup hür yaşamak çok önemli”

30 AĞUSTOS ZAFERİNİ KAZANAN BAŞKOMUTAN DEMOKRATTIR; O'NUN CUMHURİYETİNİ YIKMAK İSTEYENLERİN DEMOKRATİK MEŞRUİYETİ YOKTUR

ÇYDD Türkiye Cumhuriyeti'nin 100., Büyük Taarruz'un 101. yılını Afyonkarahisar'da Kutladı

ULUSAL VE YEREL MEDYADA ZAFER BAYRAMI SERGİSİ DÜZENLENİYOR

26-30 AĞUSTOS 1922 BAŞKOMUTANLIK MEYDAN MUHAREBESİ:KUTSAL SAVAŞ

Ankara'dan Uçakla Günübirlik Ziyaret Edebileceğiniz Şehirler

KAYMAKAM ATAMALARI GERÇEKLEŞTİ

ÇYDD'DEN AFYON BULUŞMASI

Jeoloji Mühendisleri Odası'ndan deprem açıklaması

JMO’dan “17 Ağustos 1999 Depremi” Açıklaması

ÇGC’de kaynaşma yemeği

TGC: "Gazetecilik tutukluluk nedeni olmaktan çıkarılmalıdır"

ADANA BAROSU’NDAN ‘HAK İHLALİ’ İDDİASI

Enerjisa Enerji ve TEMSA’nın Oyungezer Otobüsü Deprem Bölgesinde

  • BIST 100

    9915,62%2,05
  • DOLAR

    32,42% -0,15
  • EURO

    34,65% -0,66
  • GRAM ALTIN

    2439,28% 0,14
  • Ç. ALTIN

    3999,24% 0,19
  • Pazar 35.8 ° / 19.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 30.8 ° / 18.3 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Salı 27.1 ° / 18.7 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı