Biden yönetimi göreve geldiğinden bu yana, her iki tarafın da 2015 nükleer anlaşmasına dönmesi görüşmelerine İran’ı dahil etmeye çalışıyordu. Anlaşma, İran'ın nükleer silah geliştirmesini zorlaştırmak için nükleer programını kısıtlaması karşılığında Tahran'a yönelik ekonomik yaptırımları kaldırmıştı. Tahran, nükleer silah amacı olduğuna dair iddiaları reddediyordu.

Devlet kanalı Press TV, internet sitesinde, "Üst düzey bir İranlı yetkili Press TV'ye Tahran'ın yüzde 20 uranyum zenginleştirmesini ancak önce ABD'nin İran'a yönelik tüm yaptırımlarını kaldırması halinde durduracağını söyledi" haberini paylaştı.

Habere göre bu yetkili, ABD'nin tüm yaptırımları kaldırmaması halinde Tahran'ın 2015 nükleer anlaşması kapsamındaki taahhütlerinden daha da çekileceğini ve Washington'un zamanının hızla tükenmekte olduğu uyarısında bulunacağını kaydetti.

Öte yandan İran'ın Birleşmiş Milletler misyonu, "ABD'nin JCPOA'ya (nükleer anlaşma) yeniden katılması için herhangi bir teklife gerek yok. ABD'nin yalnızca anlaşma kapsamındaki tüm yükümlülüklerini tam ve derhal yerine getirmesi için siyasi bir karar vermesi gerekiyor’’’ mesajını Twitter’da paylaştı.

Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki Salı günü gazetecilere verdiği demeçte, yönetimin İran'ı tekrar masaya getirmek için bir teklif sunmayı hala planlayıp-planlamadığını sordu. Psaki bu soruya, "İleriye dönük bir yol belirlemek için diplomatik bir süreç izleme kararlılığımız devam ediyor. Bazen bu zaman alır’’ yanıtını verdi.

Haber kuruluşu Politico daha önce, ayrıntıları üzerinde hala çalışıldığını söylediği bir ABD teklif olduğunu yazmıştı. Teklife göre İran'dan üzerinde çalıştığı gelişmiş santrifüjler ve uranyumun yüzde 20 saflıkta zenginleştirilmesi gibi bazı nükleer faaliyetlerini durdurmasını isteyen ABD, karşılığında ekonomik yaptırımların bir bölümünü gevşetiyor.

Eski Başkan Donald Trump, 2018'de ABD’yi anlaşmadan çekmiş yaptırımları yeniden uygulamaya koymuştu.

İran, bir yıldan uzun bir süre bekledikten sonra, anlaşmanın bazı nükleer kısıtlamalarını ihlal ederek misillemede bulundu. Bu ihlaller arasında, yüzde 3,67’lik uranyum zenginleştirme sınırını aşmak da vardı.(Kaynak:VOA)
(vş)