CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye Tabipler Birliği tarafından yapılan açıklamalar ve iyi hal belgesi almak için müracaat eden hekim sayısı önemsenmelidir. Bakanlık tarafından iyi hal belgesi başvurusunda bulunan hekimlerin mesleklerini yurt dışında icra etmek istemelerinin nedenlerinin araştırılması ve mesleğini yurdunda icra etmelerini cazip hale getirecek ne gibi çalışmalar yapıldığı sorusunu yazılı önergeyle Bakana sorarak gündeme getirdi.

Gürer önergesinde

“2019 yılı ve 2020 yılının eylül ayına kadar TTB'den yurt dışında asistanlık yapmak ve çalışmak için iyi hal belgesi isteyen hekim sayısı kaçtır?

TTB, yurt dışında çalışmak isteyen hekimlere iyi hal belgesi düzenlemekte olup yurt dışına çıkmak için TTB'ye başvuran genç doktorların sayısındaki artışın sebepleri nelerdir? Genç hekimlerimizin yurt dışında mesleklerini icra etmek istemelerinin nedenleri araştırılarak bu hekimlerin mesleğini yurdunda icra etmelerini cazip hale getirecek ne gibi düzenlemeler yapılmaktadır?”

VERİLER KAFA KARIŞTIRIYOR

Kamuoyuna yansıyan bilgiler neticesinde 2012 yılında 59, 2013’de 90, 2014’te 118, 2015’de 150, 2016’da 245, 2017’de 482 ve 2018 yılında da 802 kişiye müracaatları doğrultusunda iyi hal belgesi verildiği görülmektedir.  Türk Tabipler Birliği tarafından yapılan açıklamada ise 2019 yılında 1042 hekim 2020 yılının eylül ayına kadar olan süreçte 702 hekimin yurt dışında asistanlık yapmak veya çalışmak için belge istediği belirtilmesine karşın Bakanlık tarafından verilen cevapta 2019 yılında 427, 2020 yılı eylül ayı itibariyle de 215 kişi tarafından iyi hal belgesi için müracaat edildiği açıklandı.

BEYİN GÖÇÜNE DİKKAT!

Yurt dışına çıkmak için belge başvurusunda bulunan genç doktorların sayısındaki artışın sebepleri ve mesleklerini yurdunda icra etmelerini cazip hale getirecek düzenlemelere ilişkin soruya ise Bakanlık tarafından cevap verilmemesine değinen Ömer Fethi Gürer, “Ciddi emek verilerek uzun ve zorlu bir süreç sonunda meslekleri icra etme noktasına gelen hekimlerimizin yurt dışında çalışma taleplerinin nedenleri araştırılarak ülkemizde de çalışma şartları cazip hale getirecek düzenlemelerin yapılması gerekmektedir. Eğer mesleki gelişimin tamamlanması amacıyla yurt dışına çıkış varsa bu kabul edilebilir bir durum olmakla beraber kalıcı bir gidiş durumu halinde, yerli olarak yetiştirilen beyinlerin yurt dışına göçü haline gelir. Bakanlık beyin göçünün özellikle gelişmekte olan toplumlar için ne denli büyük bir tehdit olduğunu bilmeli ve nitelikli insan kaynağından maksimum fayda elde edebilmesi için beyin göçünü önlemek adına gerekli çalışmaları yapmalıdır” dedi.

(vş)