Türk Mimar ve Mühendisler Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası Adana Şube Başkanı Mimar Sedat Gül, 17 Ağustos 1999 tarihinde meydana gelen Marmara Depremi’nin yıldönümünde, afete dönüşen doğa olayının ortaya çıkardığı yıkım ve acıları hatırlatarak, “Yaşanan acılardan kentsel dönüşüm adı altında rant devşirmek yerine yıkım ve ölümlerin önüne geçecek bilimi odağına alan yapılaşma yönünde ders çıkarmalıyız” diye konuştu.

DEPREM DEĞİL İNŞAAT RANTİYESİ AFETTİR
Marmara Depremi’nin ardından 23 yıl geçmesine ve büyük bir yıkım yaratan ve sonrasındaki depremlerin de ortaya çıkardığı onulmaz yaraların belleklerde tazeliğini koruduğunu hatırlatan Mimarlar Odası Adana Şube Başkanı Sedat Gül, “Yaşanan acıların ardından önü açılan rant ve sermaye odaklı dönüşüm ve yapılaşma modelinin, afetlerle ortaya çıkan yaraların; kentleşmede toplum sağlığı ve güvenliğinin değil belirli bir imtiyazlı zümrenin çıkarı yönünde politikalara zemin yapıldığının açık göstergesidir” diye konuştu. Gül, “Manisa, Elazığ, Van ve İzmir’de meydana gelen depremler ise; yıkım ve kayıplara sebep olan sermaye odaklı planlama, kentleşme ve yapılaşma politikaları yaşanan acılara ve kayıplara rağmen sürdürüldüğünü göstermiştir” ifadelerini kullandı.

DEPREME HAZIRLIK YERİNE RANTA HAZIRLANIYOR
Ülke genelinde doğa olaylarının insan eliyle büyük yıkım yaratan afetlere dönüştürüldüğü yıkımların üzerinden geçen sürede kentlerin afetlere karşı hazırlamak yerine kırsal alanların dahi imara açıldığını kaydeden Mimar Sedat Gül, “Doğal, tarihi ve kültürel alanlar sermayenin yatırım aracına dönüştürülüyor. Afetlerde kullanılması gereken deprem toplanma alanları iş ve alışveriş merkezlerine, toplu konut ve stadyumlara dönüştürülmesi yaşananlardan hiçbir ders alınmadığını ortaya koyuyor” şeklinde konuştu. Gül, İmar Affı yoluyla sayısız kaçak ve mühendislik hizmeti almamış yapıya ruhsat verildiğini hatırlatarak, “Acılardan rant devşiren anlayışın yenmek tarihsel bir sorumluluktur” diye konuştu.  

“RANT ODAKLI POLİTİKALAR TERK EDİLMELİDİR”
Yurttaşlara eşit, sağlıklı, güvenlikli yaşama koşullarında nitelikli yaşam çevreleri sağlamanın devletin yükümlülüğü olduğunun altını çizen Mimarlar Odası Adana Şube Başkanı Sedat Gül, sözlerini şöyle sürdürdü; “Salgın, afet ve kriz koşullarında başarılı iyileşme süreçleri için alınacak önlemlerin bilimsel ilkeler ve gerçeklerle, toplum yararı gözetilerek oluşturulması; afet yönetimi hakkında geliştirilecek politikaların bilim insanlarını, meslek odalarını, akademik kuruluşları ve ilgili uzmanlıkları dikkate alarak oluşturulması zorunludur. Bugüne kadar pek çok yurttaşın hayatına mal olmuş ve olmaya devam eden, büyük yıkımlara ve kayıplara sebep olan rant odaklı planlama, kentleşme ve yapılaşma politikaları terk edilmelidir.”(Fİ)