Bugün dünya'nın gözü Amerikan Temsilciler Meclis'in verdiği tarihi kararda idi. ABD Başkanı Trump'un azledilmesi talebi Demokratların çoğunlukta Meclis'ten geçti geçmesine de, "Yargılama" yetkisine sahip Senato'da  çoığunluktaki Cumhuriyetçi Senato'ya takılacağına muhakkak gözü ile bakılıyor. Asıl ilginç gelişme ise Amerikan kamuoyu yoklamalarında yaşanıyor.  Azil soruşturmasının başlamasında bu yana kamuoyu desteği artış gösterdi. Gallup anketi ne göre  Trump’a destek azil soruşturmasından bu yana arttı Ankete göre, Trump’ın başkan olarak performansına ve icraatlarına yönelik desteğin oranı azil sürecinin başlamasından bu yana yüzde 39’dan yüzde 45’e yükseldi. Aynı ankete göre, Trump’ın görevden alınmasına destekse azil soruşturmasının başlamasından bu yana yüzde 52’den yüzde 46’ya düştü. 

Bir süredir tartışmaları süren ABD Başkanı Trump'un azil suçlaması ile hakkında soruşturma açılması  konusu gündemde idi. İlk aşama Çarşamba günü Temsilciler Meclisi'nde aşıldı. Temsilciler Meclisi'nde yapılan oylamada Başkan Donald Trump’ı azledilmesi talebiyle "Görevini kötüye kullanma" ve "Kongre'nin görevini yerine getirmesini engelleme" suçlarıyla itham edilmesi yönünde karar çıktı. Böyle Trump  ABD siyasi tarihinde görevden alınması talebiyle Senato’da yargılanacak üçüncü başkan olacak.

Temsilciler Meclisi’ndeki oturumda ilk olarak “görevi kötüye kullanma”, daha sonra da “Kongre’nin görevini yerine getirmesini engelleme” suçlamasına ilişkin oylama yapıldı. Genel olarak parti çizgisinde sonuçlanan oylamay göre   "Görevi kötüye kullanma" suçlaması 197'e karşı 230, "Kongre'nin engellenmesi" suçlaması da 198'e karşı 229 oyla kabul edildi.

Ancak sürecin bundan sonra ilginç. Trump’ın azledilmesi konusu Cumhuriyetçiler'in çoğunlukta olduğu Senato’ya taşınacak. Senato'da yargılama sürecinin Ocak ayında başlaması bekleniyor. Ancak Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'den sürecin gecikebileceğine ilişkin sinyaller alındığı gelen haberler arasında.

Sürecin başından beri Beyaz Saray ve şahsen Trump azil suçlamasına karşı dik durmaya çalışıyor.. Nitekim Beyaz Saray Sözcüsü Stephanie Grisham yaptığı yazılı açıklamada "Bugün Temsilciler Meclis'nde yaşananlar ulusumuzun tarihinde en utanç verici siyasi dönemlerinden biri olarak kayda geçmiştir. Tek bir Cumhuriyetçi'nin oyunu almadan ve herhangi bir kanıt göstermeden, Demokratlar Başkan hakkında gayrımeşru azil gerekçelerini kabul etmiştir" dedi.

Başkan Donald Trump da  Temsilciler Meclisi’nde oturum devam ederken sosyal medyadan sık sık mesaj ve Fox News’da görüşlerini dile getiren yorumcuların söylediklerini paylaştı. Trump, azil oylamasını ABD’ye yönelik bir saldırı olarak niteledi.

Temsilciler Meclisi’ndeki oylamanın ardından yargılama ayağının yürütleceği Senato’da çoğunluktaki  Cumhuriyetçiler’in lideri Mitch McConnell, yargılama sürecinde başka tanıkların çağrılmasınınbeklenmediğini ve  sürecin mümkün olan en kısa sürede tamamlanacağını belirtti.

Trump’ın görevden alınabilmesi için Senato’nun üçte ikisinin oyu gerekiyor, bu da Cumhuriyetçiler’in 20 fire vermesi gerektiği anlamına geliyor. Ancak bugüne kadar Trump’ın görevden alınması yönünde oy kullanacağını belirten bir Cumhuriyetçi Senatör olmadı.

Oturumda Cumhuriyetçiler ve Demokratlar arasındaki derin görüş ayrılıkları daha da su yüzüne çıktı. Hararetli geçen oturumda Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, ABD anayasasına bağılık yemininin metnini okudu ve Başkan Trump’ı ABD demokrasisi ve ulusal güvenliğine yönelik bir tehdit olarak niteledi,“Demokrasiyi savunmak için buradayız. Başkan bize başka seçenek bırakmadı” dedi demesine de  görüldüğü gibi Trump soruşturması şimdiye kadar eleştirler aldığı alanlarda icraatına aynen devam edecek. Olasıdır ki Trump şimdiye kadar yürüttüğü tüm politkalarından kendisini aklanmış görerek, twitleri ile, çelişen diplomatik atakları ile dünyanın ve Amerikan halkının gündeminde olmayı sürdürecek. Hele kamuoyu yoklamalarından da kazançla çıkan haliyle 'ateşle oynamayı' daha da hızlandıracak.

Türkiye'ye etkisi ne olacak bu durumun? Son yıl içinde ne kadar çelişkili durum ve söylemlerden geçildiğini biliyoruz. Bir yandan Erdoğan'a 'akıllı ol' küstahlığını gösterirken, bir yandan nerede ise hayranlığa varan ifadeler kullandığına tanık olduk. Hele Amerikan Kongresinin Türkiye'ye yönelik aldığı ve almaya kalkıştığı yaptırım kararlarına karşı çıkıp bunları uygulanamaz durumda bırakarak, bir yandan da Beyaz Saray olarak yaptırım tehditlerine gişişmesi, gelecek açısından ülkemizin hayrına bir tablo çizmiyor.  Muhakkak olan bir şey varsa o da ABD ile uzun vadeli ve ulusal yararlarımıza uygun ilişkilerimizin yürütülmesi kendi sağduyulu politikalarımız yoluyla gerçekleşebilecek.  Bilinmeli ki Trump olumlu ifadelerine ve dostluk/muhabbet gösterileri açısından güvenilecek lişik değil. Bundan sonra olmayacak.

VAHİT ŞAHİN