Türkiye Gıda Sanayi İşçileri Sendikası (DİSK/Gıda-İş) tarafından ülke genelinde olduğu gibi Adana’da da sendikalılaşma hakkına sahip çıkmaya ve kazanılmış hakların gasp edilmek istenmesine karşı, insanca bir yaşam ve çalışma koşullarının sağlanabilmesi içi.n örgütlenme kampanyası başlatıldı.
DİSK/Gıda-İş’tan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Pandemi ve ekonomik kriz koşullarının devam ettiği bugünlerde, gıda sanayinde çalışmakta olan işçi ve emekçilerin, insanca yaşam ve çalışma haklarının korunmasında ve kazanılmasında bir sorumluluk üstlenen sendikamız, Türkiye Gıda Sanayi İşçileri Sendikası (DİSK/Gıda-İş), ülke genelinde olduğu gibi Adana ilimizde de “Krizin ve salgının faturası patronlara” diyerek, bir örgütlenme kampanyası başlatmıştır.
Salgın koşullarında, gıda işçileri, farklı birçok sektörde çalışan diğer tüm sınıf kardeşleri gibi, virüs tehlikesi ve geçim sıkıntısıyla karşı karşıya bırakılmıştır. Özellikle de örgütsüz ve sendikasız işyerlerinde, çalışma saatleri arttırılmış, çalıştıkları bantlar hızlandırılmış, esnek ve güvencesiz çalışma koşullarına mahkûm edilmiştir. Yine işçilerin önemli bir kısmı, ücretsiz maske ve dezenfektana dahi ulaşamamıştır. Virüs tehlikesiyle yüz yüze olan işçiler adeta sopa zoruyla çalıştırılmış, tıklım tıklım servislerle işyerlerine taşınmışlardır. Kısa çalışma adı altında işsizlik primlerinin de yağmalandığı işçilere, ya “evde kal, açlıktan öl” ya da “işe git, virüsten öl” denilmiştir. Özetle; işçiler, salgın ve sömürü sarmalında hayat mücadelesi vermek zorunda kalmıştır.
Hükümet ise; açıkladığı paketlerden ve yasal düzenlemelerden de görüldüğü üzere, tek derdinin işverenleri kollamak olduğunu kanıtlamıştır. İşçilerin yaşam ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana, “işsizlik fonunun yağmalanması”, “ücretsiz izin dayatmaları” ve “kıdem tazminatının fona devredilmek istenmesi” gibi hamlelerle, biz işçilerin kazanılmış haklarına göz dikmiştir! Örneğin, daha birkaç gün önce meclise sunulan yasa teklifinin 3. maddesinde İşsizlik Sigortası Fonu kaynaklarından, işverenlere yeni teşvikler aktarılması planlanmaktadır. Bu sayede kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin uygulamasına tabi tutulan işçilerin normal çalışma düzenine dönmeleri durumunda, işverenlere (işçi ve işveren payı dâhil) SGK prim desteği sunulacak. SGK primlerinin tamamı, brüt ücretin yaklaşık yüzde 35’i Fon tarafından ödenecek. Böylece, kayıt dışı ve esnek çalışma koşullarının yanı sıra, getirilen şartların sağlanamaması nedeniyle, işçi ve emekçilerin önemli bir kısmının yararlanamadığı İşsizlik Sigortası Fonu kaynaklarından işverenlere çok daha fazla kaynak aktarılmış olacak.
Sendikamız Gıda-İş, öncesinde olduğu gibi, salgın sürecinde de işçilerin yalnız olmadıklarını, başta korona salgını olmak üzere, hükümetin ve patronların saldırılarına karşı dayanışma ve ortak mücadeleyle başa çıkılabileceğini ısrarlı ve kararlı çalışmalarıyla dile getirmiştir. Gıda-İş Adana Temsilciliği olarak bizler de; ilimizdeki tüm gıda sanayi işçilerini, Anayasayla güvence altına alınmış olan sendikalılaşma hakkımıza sahip çıkmaya ve kazanılmış haklarımızın gasp edilmek istenmesine karşı, insan bir yaşam ve çalışma koşullarının sağlanabilmesi için, DİSK/Gıda-İş çatısı altında birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz.”
(VŞ)
