Bir yerin tarihi yapısını bilmeden o yerin sanatsal yapısının anlaşılamayacağını söyleyen Dr. Dağıstan, ilk olarak Çukurova’nın tarihsel ve kültürel birikimi ile sosyo ekonomik yapısından bahsetti. Sonrasında Çukurova Bozlaklarının tarihi hakkında bazı önemli bilgiler aktaran Dr. Dağistan, “Bozlak” teriminin öz Türkçe olduğunu, bozlağın Anadolu’ya Türkmenler tarafından getirildiğini söyledi.

Bozlak teriminin bozulamak sözcüğü ile ilişkili olduğunu vurgulayan Dr. Dağıstan, “bozulamak” sözcüğünün acı acı feryat etmek olduğunu, acı acı feryat eder gibi söylenen uzun havalara da “bozulak” denildiğini belirtti. Tarihi süreç içinde bozulak sözcüğünün “bozlak” şekline geldiğinin de altını çizen Dr. Dağıstan bozlak geleneğinin Anadolu’da geleneksel kültüründen ödün vermeyen Türkmenler tarafından günümüze kadar sürdürüldüğünü söyledi. Dr. Dağıstan, Çukurova’nın önemli bir bozlak merkezi olduğunu ifade ederek Çukurova Türkmen bozlaklarının en az değişime uğramış bozlaklar olduğunu belirtti.

Dr. Dağıstan “Çukurova Bozlakları” Başlıklı Sunum Yaptı

Konuşmasına bozlaklar hakkında çeşitli bilgiler vererek devam eden Dr. Dağıstan, bozlaklarda işlenen konuların toplumun yaşadığı olaylarla ve toplumsal konularla paralel olduğunu ifade etti. Bozlak türleri arasında, doğrudan “kişi adıyla anılan bozlaklar”dan da bahseden Dr. Dağıstan, bu tür bozlaklara örnek olarak Deli Boran, Dadaloğlu ve Karacaoğlan bozlaklarını verdi. Ardınan, Çukurova Bozlaklarının melodik yapısından da bahseden Dr. Dağıstan, konuşma sonunda ÇÜTAM katılımcılarından gelen soruları yanıtladı.

Toplantı sonunda katkı ve katılımlarından dolayı Dr. Ali Dağıstan’a Merkez Müdürü Prof. Dr. Deniz Abik ve ÇÜ Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Muzaffer Sümbül tarafından plaket takdim edildi.(CO)