CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak 20 yıl önce el konulup TMSF tarafından tasfiye edilen Türk Ticaret Bankası’na (Türkbank) BDDK tarafından yeniden bankacılık izni verilmesinin perde gerisindeki amacın kamuoyuna açıklanması gerektiğini belirterek; “Mazideki markası mafya, siyasi skandallar ve rüşvet çarklarıyla anımsanan bir bankaya mevduat toplama yetkisinin onaylanması, iktidarın giderayak boşaltılacak yeni bir kasa yaratma amacını düşündürüyor” dedi.
CHP’li Toprak iktidarın Vakıfbank’taki hazineye hisse devri operasyonunu ve 20 yıl önce tasfiye edilen Emlakbank’ı İslami Katılım Bankası olarak yeniden açtığını anımsatarak Türk Ticaret Bankası’nın şimdi tozlu depodan çıkartılıp bankacılık piyasasına sürülmesini masum ve iyi niyetli bir adım olarak görmediğini dile getirerek şu açıklamayı yaptı:
“Yıllar önce usulsüz işlemlerle içi boşaltılıp batırıldığı Türkbank’a Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) el koydu. TMSF 1998’de bankayı ihaleyle satışa çıkartınca ihaleye mafyanın müdahil olduğu, tehdit ve şantajla ihaleye fesat karıştırılarak el değiştirmesinin hedeflendiği açığa çıkınca satışı iptal etti. 2001’de bankacılıktan menedilerek tasfiyesi kararlaştırıldı. Türkbank 20 yıldan bu yana tasfiye çerçevesinde TMSF’nin kontrolünde. Bir anda Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) 4 Kasım’da Türkbank’ın bankacılık faaliyetinde bulunmasına, mevduat toplamasına izin verdi ve karar 20 Kasım’da Resmî Gazetede yayınlandı. 
Öncelikle Türkbank’ı yeniden faaliyete geçirmek için BDDK’ya kim başvurdu? BDDK kararının yayını için niye 16 gün beklendi? Halen Yönetim Kurulu Başkanlığı, Genel Müdürlüğü, denetçiliği iktidar emrindeki TMSF bürokratları tarafından üstlenilen bankanın yönetim kurulunda Ticaret Bakan Yardımcısı ve iktidarın eski bir bürokratı daha yer alıyor. Bankanın sermayesinin yüzde 98,5’u TMSF kontrolünde. Kalan yüzde 1,5 payın ‘diğer hissedarlara’ ait olduğu belirtiliyor. Kimdir bu diğer hissedarlar? 
Türkbank’a faaliyet izni talimatının iktidardan geldiği ve sözde özerk BDDK’nın hemen onayladığı anlaşılıyor. Cumhurbaşkanı Başkanlığındaki Varlık Fonu’na alınan 3 Kamu Bankası, 2 İslami Katılım Kamu Bankası’na ilave olarak iktidarın emrine bir banka daha veriliyor. TMSF envanterinde 2001 krizinde el konulup kapatılan, satışa çıkarılıp satılamayan pek çok özel banka varken neden Türkbank? Sahipsiz olduğu ve kasası iktidarın emrine sunulacağı için! 
TMSF-BDDK iş birliğiyle iktidarın kontrolünde 5’li çeteye, iktidar müteahhitlerine kredi dağıtıp ödemezlerse peşine düşmeyecek, iktidar medyasına reklam yağdıracak, giderayak içi boşaltılacak bir kasa yaratılıyor. Hazine halkın vergilerinden ya da borçlanarak Türkbank’ın içine milyarlarca TL sermaye koyacak. Milyonlarca genç işsizken, yeni açılacak Türkbank şubelerine seçim öncesi AK Parti referansıyla binlerce personel alınacak. Yönetim kurulu üyelikleri eski vekillere, bakanlara, il-ilçe yöneticilerine 3-5’inci maaş kapısı olacak. 
Merkez Bankası’nın ihtiyat akçesine el koyan, 128 milyar dolar rezervi buharlaştıran, Halkbank’ı kara para aklama ithamıyla ABD yargısına teslim eden, kamu bankalarının görev zararlarını hazinenin sırtına yıkan, Türkiye’yi gri listeye sokan iktidar, şimdi de 20 yıl önce Türkbank’a göz diken mafyayı infaz yasasıyla serbest bıraktıktan sonra Türkbank’ı da TMSF’nin karanlık deposundan çıkartıyor. Karanlık bir vurgun senaryosu tezgâhlanıyor. Bu şaibeli planların ve milletin hakkının hesabı günü gelince sorulacaktır.”  

(vş)