Cumhuriyet Halk Partili Kadın Milletvekilleri,"Ayrıştırma siyasetinden beslenenlerden, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini söylem ve eylemleri ile körükleyerek kadına yönelik şiddetin artmasının sorumlularından ve kadını ikiyüzlü siyasetlerine alet etmeye çalışanlardan duyacak sözümüz de alacak dersimiz de yoktur."
Cumhuriyet Halk Partisi 27. Dönem Kadın Milletvekilleri yaptıkları ortak açıklamada, şunları kaydetti:
"Cumhuriyet Halk Partili Kadın Milletvekilleri olarak, bugüne kadar kadınlara ve çocuklara yönelik her kimden gelirse gelsin, her türlü istismar ve şiddetin karşısında durduk. Hiçbir ayrım yapmaksızın kadın ve çocukların insan haklarını korumak için bütün gücümüzle mücadele ettik. Bundan sonra da tavizsiz bir biçimde bu iğrenç saldırılara karşı elimizden gelen her şeyi yapacağız.
Son günlerde, ataerkil düzenin hadsiz saldırganlarının her an ve her yerde aramızda olduğunu bir kez daha gözler önüne seren bazı istismar olaylarını fırsat bilerek partimize ve kadına yönelik saldırılara karşı yürüttüğümüz mücadelemize yönelik kötü niyetli girişimlere şahitlik ediyoruz. 
Cumhuriyet Halk Partisi açısından, kadına şiddet kapsamına giren her türden tutum ve eylemler hem “suç”, hem de “parti suçu”dur. Dolayısıyla, bu suçu işleyen her kim, hangi makam ve mevki sahibi olursa olsun, hem parti içi disiplin gereğinin yapılması; hem de yasal mercilerce en ağır biçimde cezalandırılması konusunda, hiçbir çekincemiz bulunmamaktadır. 
Bu çerçevede belirtmek gerekir ki İstanbul Maltepe’deki olayda konu öğrenildiği andan itibaren parti içi disiplin süreci İl Başkanlığımız tarafından çok hızlı bir şekilde çalıştırılmış ve istismar faili partimizden ihraç edilerek gereği yapılmıştır. Parti olarak Türkiye’nin her köşesinde kadına karşı şiddet suçuna maruz kalan mağdurlara elimizden gelen her tür desteği sağladığımız gibi, bu durumda da mağdurla iletişime geçilerek her türlü hukuki, maddi ve manevi destek sağlanmış ve sağlanmaya devam edilecektir. Kamuoyuna mal edilirse mağduriyetinin katlanarak artacağını açıkça ifade eden kadın arkadaşımızın istemine azami özen gösterilerek, bu haklı talebi ve ricası üzerine konuyu kamuoyuna taşımama hususuna riayet edilmiştir. 
Ümraniye’deki dosyanın müştekisi adına yapılan açıklamada il örgütümüzün tümüyle mağdura destek olduğu açıkça belirtilmiştir. İlgili açıklama mağdur avukatının “CHP İl Başkanlığını hedef alarak siyaset yürütenler özensizce ve sorumsuzca hareket etmekte, 20 yaşındaki müvekkilim üzerinde ikincil mağduriyetler yaratmaktadırlar.” uyarısı ve tüm taraflara yönelik son derece yerinde hassasiyet çağrısıyla bitmektedir. 
En başından beri süreç, hiçbir şekilde gizleme ve üstü örtülme yönünde tutum sergilemeksizin, mağdurların haklı taleplerine saygı gösterilerek takip edilmekteyken kadına şiddetin başlıca sorumlularından olan AKP iktidarına mensup ve üstelik kadın olan milletvekillerinin asılsız iddialarla polemik yaratmaya çalışarak mağdurların taleplerini görmezden gelmelerini öfke ve üzüntüyle karşılıyoruz.  
Hele hele, “samimiyet” çağrısı yapanlar, Nadira Kadirova’nın şüpheli ölümünde, üstelik ailesi “bu bir cinayettir” diye isyan ederek yardım isterken ölüm sessizliğine bürünenler, eğitim sisteminin Ensar Vakfı yurtlarına mecbur bıraktığı 45 erkek çocuğa tecavüz edilirken yandaş vakfı savunmak için sıraya girenler, çocukların istismarcıları ile evlendirilmesi ve çocuk istismarcıların serbest bırakılması için kulis yapan partililerine çıkıp da açıkça bir “hayır” bile diyemeyenler olduğunda, bu eleştirilerin samimiyetinin ne denli ciddiye alınması gerektiğini de kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
Ayrıştırma siyasetinden beslenenlerden, toplumsal cinsiyet eşitsizliğini söylem ve eylemleri ile körükleyerek kadına yönelik şiddetin artmasının sorumlularından ve kadını ikiyüzlü siyasetlerine alet etmeye çalışanlardan duyacak sözümüz de alacak dersimiz de yoktur.  
Kamuoyuna Saygılarımızla"
(vş)