CHP milletvekilleri Engin Altay, Özgür Özel ve Engin Özkoç ile birlikte 138 milletvekili, açtıkları iptal davasında, 5442 sayılı İl İdaresi Kanunu'nda 2018 yılında yapılan değişikliğe itiraz etti. Söz konusu değişiklik ile valilere gösteri ve yürüyüşlerin engellenmesinde geniş yetkiler tanınıyordu.
Düzenlemeyle birlikte valilere, "kamu düzeni veya güvenliğinin olağan hayatı durduracak veya kesintiye uğratacak şekilde bozulduğu ya da bozulacağına ilişkin ciddi belirtilerin bulunduğu hallerde" kentlerdeki belirli alanları belirli kişilere yasaklamak, belirli saatlerde kişilerin toplanmasını engellemek gibi yetkiler getirilmişti.
TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERE KANUNULA SINIRLAMA
CHP'li milletvekilleri yaptıkları itiraz ile valilere tanınan yetkinin; kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkını, seyahat özgürlüğü ile toplantı ve yürüyüşleri düzenleme hakkına sınırlama getirdiğini belirtti.
Kanunun içeriğinin belirli ve sonuçlarının öngörülebilir olması gerektiğini vurgulayan CHP'li vekiller, bireyler için öngörülebilirlik sağlamayan bir düzenlemenin Anayasa'da geçen kanunla sınırlama ölçütünün karşılamayacağını vurguladı.
Kuralda yer alan "kamu düzeninin bozulabileceği yönünde ciddi belirtiler bulunması hali" ile "kamu düzeninin bozabileceğinden şüphelenilen kişiler", "kamu düzeninin olağan hayatı durduracak şekilde bozulması" gibi kavramların belirli olmadığını da belirtti. Vekiller ayrıca kuralda valilerin söz konusu yetkileri keyfi kullanmasını önleyecek herhangi bir güvenceye de yer verilmediğinin de altını çizdi.
“BELLİ ÖLÇÜLERDE SOYUT” DEDİ YİNE DE REDDETTİ
AYM kararında, Anayasa'da yer alan herkesin önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahip olduğu vurgulansa da "kamu düzeni veya güvenliğinin olağan hayatı durduracak veya kesintiye uğratacak şekilde bozulmadı ya da bozulacağına ilişkin ciddi belirtiler bulunması" ibarelerinin 'belli ölçüde soyut olmakla birlikte belirsiz ve öngörülemez nitelikte sonuçlar doğurabilecenin söylenemeceği’ sonucuna vardı. AYM Başkanı Zühtü Arslan ve 5 üyenin karşı oyuna rağmen başvuru oy çokluğuyla reddedildi.
ARSLAN: KEYFİ MÜDAHALELERİ BERABERİNDE GETİRECEK
AYM Başkanı Arslan, karşı oy gerekçesinde, kuralın toplantı ve gösteri yürüyüş hakkına müdahale konusunda valiye çok geniş yetkiler veren bir düzenleme olduğunu belirtti. Arslan, görüşünde "Belirlilikten uzak, son derece soyut ve valiye oldukça geniş takdir yetkisi bırakan ifadelere yer veren kural temel hak ve özgürlüklere keyfi müdahaleleri beraberinde getirebilecektir" ifadelerine yer verdi.
GÖREVE İADENİN ÖNÜ AÇILDI
Öte yandan AYM, 6749 sayılı Kanun’da yapılan ve KHK’li akademisyenlerin görevlerine dönmesini engelleyen değişikliğin oy çokluğu ile iptaline karar verdi. Kanun düzenlemesinde şu ifadeler yer alıyordu: “Birinci fıkra uyarınca görevine son verilenler bir daha kamu hizmetinde istihdam edilemez, doğrudan veya dolaylı olarak görevlendirilemezler; görevinden çıkarılanların uhdelerinde bulunan her türlü mütevelli heyet, kurul, komisyon, yönetim kurulu, denetim kurulu, tasfiye kurulu üyeliği ve sair görevleri de sona ermiş sayılır.” Bu düzenlemenin iptali KHK ile ihraç edilen pek çok akademisyenin göreve iadesinin önünü açıyor. (HABER MERKEZİ)
