AÇIKEL:
SİYASET 31.12.2020 13:22:00 436 0

AÇIKEL: "2020, BİR FETRET VE BUHRAN YILI OLDU"

CHP Genel Başkan Yardımcısı FethiAçıkel, şeffaflıktan uzak yönetim anlayışı nedeniyle Kovid-19 pandemisine karşı mücadelenin zarar gördüğünü ve bunun uluslararası değerlendirmelere de yansıdığını vurguladı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı, İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Fethi Açıkel, “Kovid-19 Gölgesinde 2020 Türkiye’si” başlıklı çalışmasında, Türkiye’de Kovid-19 pandemisi öncesinde mevcut olan eşitsizliklerin bu dönemde daha da derinleştiğini ve Türkiye’nin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi altında geçirdiği ikinci yıl olan 2020 yılında ekonomik buhranın sürdüğünü ve tüm özgürlük alanlarında yaşanan gerilemenin engellenemediğini uluslararası ve ulusal endekslerle ortaya koydu. Açıkel, şeffaflıktan uzak yönetim anlayışı nedeniyle Kovid-19 pandemisine karşı mücadelenin zarar gördüğünü ve bunun uluslararası değerlendirmelere de yansıdığını vurguladı.
CHP’li Açıkel’in çalışmasına dair değerlendirmesi şöyle:
“Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile geçen 2019 yılında Saray iktidarı, sistemin yeni olduğu ve bir takım olumsuzlukların yaşanmasının normal olduğu yönünde değerlendirmeler yapmaktaydı ancak 2020 yılında da her alandaki kötü gidişin ve gerilemenin devam ettiğini ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denen ucube sistemin, Türkiye’yi bu derinleşen krizler karşısında çaresiz bıraktığını, artık sistem savunucuları tarafından dahi yüksek sesle savunulamaz bir noktaya geldiğini görüyoruz. Cumhurbaşkanı Yardımcısı düzeyinde, “sistemin aksayan yönlerini” inceleyen çalışmaların yapılıyor olması da bunun bir göstergesidir. Yine, 2021 yılının hukuk ve demokrasi bakımından reform yılı olacağı yönündeki bir takım söylemlerin de demokrasi alanında yaşanan derin krizin bir itirafı olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye; AİHM kararlarını tanımayan, tutuklu siyasetçiler, gazeteciler, aydınlar, akademisyenler ülkesine dönen, ana muhalefet partisi genel başkanının mafya liderleri tarafından tehdit edilebildiği ve seçilmişler üzerinde kayyım vesayetinin gezdiği bir ülke konumuna sürüklenmiş ve bunun kaçınılmaz bir sonucu olarak tüm özgürlük endekslerinde “özgür olmayan ülkeler” statüsünde değerlendirilmektedir.
Tek adam rejimi keyfi, plansız ve kibirli yönetim anlayışıyla; devletimizi 2020 yılının ilk çeyreğinden itibaren tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi döneminde sağlık kapasitesi anlamında ve pandeminin neden olduğu sosyo-ekonomik yıkıma karşı izlenmesi gereken sosyal politikalar anlamında sınıfta kalan ve kırk yıldır vergi topladığı vatandaşlara kırk gün bakamayacak bir duruma düşürdü. Sağlık Bakanlığı’nın şeffaflıktan uzak pandemi yönetim anlayışı, gerçek hasta ve vefat sayılarını gizlemesi pandeminin kontrolünü zorlaştırdı ve bu durum uluslararası sağlık güvenliği ve Kovid’e karşı dirençlilik gibi endekslere de yansıdı.
Pandeminin ilk döneminde maske dağıtamayan, şimdi ise neredeyse tüm dünyanın ilk doz aşılarını bitirme aşamasına gelmesine rağmen aşıların ülkeye getirilmesinde kendi açıkladıkları tarihlerde bile geciken ve aşılama konusunda tutarlı bir politika ortaya koyamayan bir plansızlığın, sağlık alanındaki yeterlilik konusunda Türkiye’yi en alt sıralarda yer alan bir ülke konumuna sürüklediğini görüyoruz. Kovid-19 gölgesinde geçen 2020 yılı bize tek adam rejiminin Türkiye’nin hiçbir sorununa çözüm üretebilecek nitelikte olmadığını bir kere daha göstermiş oldu.
Bu rejim Türkiye’nin onlarca yıllık birikimini heba ederken, Türkiye’nin nitelikli beşeri sermayesinin beyin göçü ile yurt dışına kaçmasına neden olmakta. Saray Rejiminin yönetimi altında Türkiye, pandemi döneminde dahi beyin göçünün sürdüğü bir ülke haline geldi. Yetişmiş doktorlarımızın yurtdışında çalışmak için yaptıkları başvurulardaki artış da bunun bir göstergesi.
2020 yılı; kurumların yıpratılmasının devam ettiği, devlet yönetiminde yerleşik kurallardan uzak keyfi ve tutarsız uygulamaların sürdüğü, Cumhuriyetimizin inşa ettiği kurumlarda yetişen liyakatli kadrolar yerine partizanca bürokrasiye yerleştirilen çevrelerin ülkemizi ve geleceğimizi şekillendiren kararlara imza atmaya devam ettiği bir yıl olarak tarihe geçti. Yılın son çeyreğinde, aynı zamanda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı da olan Hazine ve Maliye Bakanı’nın sosyal medyadan istifa etmesi ve bu sürecin dahi şeffaf bir biçimde milletimizle paylaşılmaması da devlet yönetimindeki ciddiyetsizliğin bir göstergesi olarak hafızalardaki yerini aldı. Bu yaşananların doğal bir sonucu olarak; 2020 yılı, hesap verilebilirlik, şeffaflık, devlet yönetiminde güven gibi kriterlerde Türkiye’nin gerilemesinin devam ettiğini gördüğümüz bir yıl oldu. Pek çok alanda ve konuda nesnel kriterleri incelediğimizde, Türkiye’de yaşanan bölgesel, kuşaksal ve cinsiyet bağlamındaki eşitsizliklerin kapatılamamasının ve eğitimde, sağlıkta, tarımda, teknolojide kendine yeterliliği olan bir ülke olma durumundan uzaklaşılmasının, yaşanan yönetim krizinin temel nedeni olduğunu ve Türkiye’nin bir çok endekste gerileyen ya da en iyi ihtimalle yerinde sayan bir noktada olduğunu görüyoruz.
Tek adam zihniyeti 2020 yılında da Türkiye’yi parlamentosuz, anayasasız, hukuksuz, bürokrasisiz ve yurttaşsız yönetebileceği inadını sürdürerek ülkemizi bir iflasın eşiğine getirdi. Bu kötü yönetimin bedelini ise, acı reçete yazarak milletimize ödetmeye çalıştı. Devleti fetrete sokan, imtiyazlı aile şirketlerini, kayırılmış zümreleri, 5’li, 15’li çeteleri semirten saray iktidarı, Türkiye’yi büyük bir ekonomik buhranın ve devlet krizinin içine sürükledi.”
ÇALIŞMADAN VERİLER (ÖZET)
SAĞLIK
Türkiye, 36 ülkenin sağlık, ekonomi ve iletişim yeterliliği üzerinden değerlendirildiği Kovid-19 Küresel Müdahale Endeksi’nde 100 üzerinden 38,1 puanla en alt sıralarda yer almıştır.
Kovid-19 Dirençlilik Sıralamasında Ekim ayında 53 ülke arasında 30. olan Türkiye, Kasım ayında 45. sıraya düşmüştür.
Türkiye, Küresel Sağlık Güvenliği sıralamasında 40. sıradadır.
Klinikler, hastaneler ve sağlık merkezlerinin kapasitesi bakımından 195 ülke arasında 125. sıradadır.
2020 yılının yalnızca ilk 9 ayında yurt dışında çalışmak için gerekli olan belgeyi Türk Tabipler Birliği’nden isteyen hekimlerin sayısı ise 702 olmuştur.
Salgınla mücadelede Mali destek paketinin GSYİH’e oranı sıralamasında Ermenistan, Lesotho, Togo, Birleşik Arap Emirlikleri ve Tunus ile birlikte 68. sırada bulunmaktadır.
Tüm önlem paketlerin büyüklüğü bakımından 168 ülke arasında 107. sırada yer almaktadır.
EKONOMİ
Dünya Sefalet Endeksi’nde 96 ülke arasında Türkiye Ekonomisi, 2020 tahminlerinde 4. sırada yer almıştır.
Türkiye, AB, OECD, G20 ülke gruplarında en yüksek enflasyona sahip ülke konumuna gelmiştir. Dünya ülkeleri sıralamasında da 190 ülke arasında en yüksek enflasyona sahip 15 ülke arasına girmiştir.
Makroekonomik istikrar sıralamasında Türkiye, 10 yılda 73 sıra gerilemiş ve 167 ülke arasında 127. sıraya yerleşmiştir.
İşsizlik bakımından dünyanın en kötü 20 ülkesinden biri olan Türkiye, genç işsizliği bakımından ise dünyanın en kötü 35 ülkesinden biri konumundadır. 167 ülke arasında işsizlikte 149. Genç İşsizliğinde ise 134. sıradadır.
Gelir Adaleti bakımından Türkiye içerisinde Meksika ve Şili ardından sondan 3. sırada yer almaktadır.
DEMOKRASİ
Ülkemiz son 10 yılda hesap verebilirlik alanında 65, hukukun üstünlüğü alanında 60, yönetimde etkililik alanlarında ise 10 yılda 50 sıra gerilemiştir. Tüm bu alanlarda ülkemiz, Lübnan, Cezayir, Nijerya gibi ülkelerle denk seviyelere gerilemiştir.
Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkeleri arasında Hukukun üstünlüğü sıralamalarında en hızlı gerileyen ülke olmuştur.
Bilginin şeffaflığı, iktidarın denge ve denetlenebilirliği, yolsuzluk oranları üzerinden belirlenen Yönetişim sıralamasında Türkiye, dünyanın en hızlı gerileyen ülkesidir.
Dünyada Özgürlükler Endeksi’nde Türkiye, 100 üzerinden 32 puanla “özgür olmayan ülkeler” kategorisinde değerlendirilmiştir.
Türkiye, Burundi ve Mali ile birlikte son 10 yılda özgürlüklerin en çok gerilediği 3 ülkeden biri olduğu belirtilmiştir.
İnsani Özgürlükleri Endeksi’ne göre Türkiye, 2020 yılında 162 ülke arasında 119. sırada yer almaktadır.
Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde Türkiye, 128 ülke arasında 107. sırada, Doğu Avrupa ve Orta Asya Bölgesinde 14 ülke arasında son sırada yer almaktadır.
Yolsuzluk Algısı Endeksi’ne göre Türkiye 198 ülke arasında 39 puanla 91. sırada yer almakta, dünya ortalaması olan 43 puanın altında kalmaktadır.
EĞİTİM
Türkiye, 2010 yılında nitelikli eğitime erişimde 102. sıradayken, 2020 itibarıyla 118. sıraya düşmüştür.
Öğrencilere yüksek kalitede, eşitlikçi ve verimli bir eğitim sunabilmede Türkiye, 41 ülke arasında Macaristan’dan sonra en kötü durumdaki ülkedir
Türkiye öğrenci ve öğretmen sayılarının oranı bakımından ortaöğretimde 131 ülke arasında 84. sıradayken, yükseköğretimde 63 ülke arasında 58. sıradadır.
Türkiye 2020 yılı itibarıyla Filipinler ve Hindistan’ın da gerisine düşerek, Küresel İnovasyon Endeksinde, 131 ülke arasında 49. sıradan 51. sıraya gerilemiştir.
Türkiye, Dijital Rekabet Sıralamasında 63 ülke arasında 44. sıradadır.
SOSYAL POLİTİKA
163 ülkenin temel insani ihtiyaçlar, iyilik hali ve fırsatlar üzerinden değerlendirildiği Toplumsal İlerleme Endeksi’nde Türkiye 92. sırada yer almaktadır. Türkiye son bir yılda 20 sıra gerilemiştir.
Küresel Sosyal Hareketlilik Endeksi’nde Türkiye 82 ülke arasında 64. Sıradadır.
Dünya Mutluluk Endeksi’nde (2017-2019 yılları arasını ölçen raporda) 153 ülke arasında 93. sırada yer almıştır. Aynı endekste 2019 yılında (2016-2018 arasını ölçen raporda) 156 ülke arasında 79. sıradaydı.
EMEKLİLİK
39 ülkenin emeklilik sistemlerinin yeterlilik, sürdürülebilirlik, sağlamlık kategorileri üzerinden değerlendirildiği Küresel Emeklilik Endeksinde Türkiye sondan üçüncü sıradadır.
44 ülkede emekliliği emeklilerin sağlığı, mali durumu, maddi refahı ve yaşam kalitesine göre ölçen bir başka Küresel Emeklilik Endeksi’nde ise Türkiye 42. sırada yer almaktadır.
DIŞ POLİTİKA
Türkiye siyasi istikrarsızlığın, siyasi terörün ve muhalefeti bastırmanın artması nedeniyle barışçıl ülkeler sıralamasında 163 ülke arasında 150. sıraya gerilemiştir, Avrupa’daki ülkeler arasında ise son sıradadır.
Pasaport gücü bakından Türkiye, 199 ülke arasında 95. sırada yer almaktadır.
Ekonomik, siyasal, sosyal ve güvenlik göstergeleri üzerinden hazırlanan Kırılgan Ülkeler Endeksine göre, 2007 yılında 91. sırada olan Türkiye, 2020 yılında 178 ülke arasında 59. sırada yer almaktadır. Türkiye son 14 yılda 31 ülkeden daha kırılgan bir ülke haline gelmiştir.
(vş)


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

"TORBACI YAKALAMAKLA UYUŞTURUCU BELASI ÇÖZÜLMEZ"

CHP’Lİ TANAL, "MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ATAMA SÖZÜNÜ TUTMADI!"

Tülay Hatimoğulları Hatay'daki hava kirliliğini sordu

BAE'den ithalata vergi muafiyeti

Kılıçdaroğlu, 'Filenin Sultanları'nı Kutladı

Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri ve 100. Yıl Marşı Tanıtım Programına katıldı

CHP Adana İl Örgütü Zafer Bayramını kutladı

Kılıçdaroğlu: "Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı Yürekten Kutluyorum"

Ayhan Barut'tan narenciye üreticisi ve ihracatçısı için 3 bin lira destek talebi

Hasan Efe Uyar: "İktidar Vatandaşa 7 Ayda 22 Milyar Ceza Kesti"

Kılıçdaroğlu: “Türkiye Uyuşturucunun Pazarı Haline Geldi"

Emep'li Demir,"işçilere istifa baskısı uygulanıyor"

Mustafa Oğuz Yiğit: “AK Parti'nin Tarım Politikaları Çiftçiyi İflasa Sürüklüyor”

CHP’Lİ SÜMER,“ADANA’DA DEPREMİN YARALARI KAPANMIYOR”

CHP’li Bulut, “Ballı Maaşlara Devam “

“Malazgirt, Anadolu’daki siyasi hükümranlığımızın kapılarını açmıştır”

CHP'li Şevkin'den Hatay için, bakanlara soru yağmuru

Gürer: “Faiz artışı işsizliği tetiklerse, iş kötü…”

Ayhan Barut, anız yangınlarına kesin çözüm istedi

ERDİL DEDEOĞLU CHP CEYHAN İLÇE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINI AÇIKLADI

  • BIST 100

    9915,62%2,05
  • DOLAR

    32,42% -0,15
  • EURO

    34,65% -0,66
  • GRAM ALTIN

    2439,28% 0,14
  • Ç. ALTIN

    3999,24% 0,19
  • Pazartesi 30.8 ° / 18.3 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Salı 27.1 ° / 18.7 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Çarşamba 30.1 ° / 19.3 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı