Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Bahreyn'in İsrail ile diplomatik ilişkileri başlatmasını öngören anlaşmaların yarın Beyaz Saray'da düzenlenecek imza töreni öncesinde Amerika Birleşik Devletleri'nden (ABD) Körfez için bir hamle daha geldi.
DW Türkçe'nin haberine göre ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, Körfez ülkelerinin Suudi Arabistan öncülüğünde Katar'a uyguladığı ambargonun kaldırılması konusunda umutlu olduğunu söyledi. Arap ülkeleriyle İsrail arasında yakınlaşma sağlanmasına yönelik çabaların "artan İran tehdidine karşı koyulması" açısından özel önem taşıdığını savunan Pompeo, "Bu yöndeki çalışmalara odaklanmak ve İran'ın giderek artan müdahalelerine kapıyı kapatmak için Körfez'deki çatlağa bir çözüm bulmanın zamanı geldi de geçiyor" dedi.
ABD Dışişleri Bakanlığı'nda düzenlenen ABD-Katar Stratejik Diyalog toplantısının açılışında konuşan Pompeo, Trump yönetiminin Körfez ülkeleri arasındaki anlaşmazlığın çözülmesini istediğini ve Körfez ülkelerinin Katar'a hava ve kara sınırı üzerinden uyguladığı ambargonun kaldırılmasını beklediklerini kaydetti.
Toplantıda Pompeo ve Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani'nin yanı sıra iki ülke ticaret ve maliye bakanları da hazır bulundu.
Katar'daki Türk üssü koşullar arasındaydı
Yemen krizi, Körfez İşbirliği Konseyinde Bahreyn, Suudi Arabistan ve BAE ile Katar arasında derin bir çatlağa neden olmuş, üç ülke ve ardından Mısır, 2017 yılında Katar'a hava ve kara sınırlarını kapatmıştı. Ambargo kararı öncesinde Suudi Arabistan'daki zirvede ABD Başkanı Donald Trump ile bir araya gelen Körfez ülkelerinin liderleri, Katar'ı İran ile yakın ilişkiler içinde olmak ve terörist grupları desteklemekle suçlamış; Katar ise bu suçlamaları reddederek Körfez ülkelerini Katar'ın egemenliğini zayıflatmaya çalışmakla itham etmişti.
Körfez ülkeleri Katar'a yönelik ambargoyu sona erdirmek için 13 koşulluk bir liste sunmuştu. Koşullar arasında Türkiye'nin Katar'daki askeri üssünün kapatılması, Müslüman Kardeşler örgütüyle bağların kesilmesi ve Katar merkezli El Cezire televizyonunun kapatılması da yer almıştı.
İsrailli yetkili: BAE ile ilişkilerin dostane kalacağına dair bir garanti yok
BAE ile normalleşme anlaşmasına varan ancak bu ülkeye ABD'nin F-35 savaş uçağı satması önerisinden rahatsız olan İsrail'den, "BAE ile ilişkilerin dostane kalacağına dair garanti olmadığı" yönünde açıklama yapıldı.
Amerikan Washington Post gazetesinin haberine göre, BAE ile normalleşme anlaşmasına varan İsrail'de, ABD'nin BAE'ye F-35 savaş uçağı satma önerisi endişeye yol açtı.
İsrail İstihbarat Bakanı Eli Cohen'in, İsrail-BAE anlaşmasının İran'a karşı ittifakı güçlendirerek İsrail'in güvenliğini destekleyeceği yönündeki açıklamasına yer verilen haberde, Cohen'in, İsrail'in bölgedeki askeri üstünlüğünü aşındıran her türlü silah anlaşmasına karşı çıkacağını söylediği belirtildi.
İsmi açıklanmayan İsrail savunma kurumlarından üst düzey bir ismin ise, "İsrail ile BAE arasındaki ilişkilerin dostane kalacağına dair garanti olmadığı” konusunda uyarıda bulunduğu kaydedildi.
"Burada işler hızlı değişiyor ve biz her zaman bunun farkında olmalıyız" ifadelerini kullanan yetkili, "İsrail küçük bir ülke. Onun askeri avantajı, stratejik derinliğini sürdürmesini sağlıyor. Bu üstünlüğü kaldırmak, İsrail'in güvenliği için son derece endişe verici" sözlerine yer verdi.
İsrail eski ulusal güvenlik danışman yardımcısı Chuck Freilich de F-35'lerin, BAE'nin askeri kapasitesi için "çarpıcı bir gelişime" anlamına geleceğini belirterek, "Sadece askeri açıdan bakılırsa, bunun tehlikeli bir gelişme olduğunu düşünüyorum" ifadesini kullandı.
Katar, Arap dünyasında Türkiye'nin en yakın müttefikleri arasında. Libya krizinde Türkiye ile Katar, Birleşmiş Milletler'in (BM) tanıdığı Ulusal Mutabakat Hükümetine (UMH) destek verirken Mısır ve BAE, UMH'ya karşı savaşan Halife Hafter güçlerinin yanında yer alıyor.
(VŞ)
