ABD başkanlık seçimlerinde erken oylama için son tarih, seçmen katılımının 90 milyonla rekor seviyeye ulaştığı 31 Ekim Cumartesi günü sona erdi. Eyaletler Salı günü yapılacak resmi oylamaya hazırlanırken, gözler ABD Başkanı Donald Trump ve Demokrat rakibi Joe Biden'ın son saatlerde yaptığı seçim faaliyetlerine ve neredeyse günün her saati uygulanan kamuoyu yoklamalarına çevrildi. Erken oylama için katılımcı sayısının 2016 seçimlerindeki toplam katılımcı sayısının toplamından yüzde 65 daha fazla olması, özellikle Pensilvanya eyaleti başta olmak üzere aralarında başkanlık yarışına karar verecek kritik eyaletlerde seçimlere yoğun bir ilgi olduğunu gösterdi.
Birbirine yakın anket sonuçları
Demokratların Pensilvanya ve daha önce kendilerine oy veren diğer eyaletlere odaklanması seçime dair endişelerini ve kaygılarını ortaya koydu. Demokratların yürüttüğü tüm kampanyaların ve seferberliğin yanı sıra, siyasi, diplomatik ve askeri alanlardaki eski Cumhuriyetçi yetkililerden ve Trump'a karşı seferberlik durumundan aldıkları desteğe rağmen, kamuoyu yoklamaları kritik eyaletlerde Trump ile Biden arasında az bir fark olduğunu gösterdi. Bu durum sorunlarının Trump'ın kişiliği ve tarzıyla değil, Demokratların Wisconsin, Michigan ve Pensilvanya da dahil olmak üzere ABD’nin doğu kıyısındaki "Mavi Duvar" olarak kabul ettikleri eyaletlerinde bile genişleyen ve güçlü kökleri olan siyasi karakteri ile ilgili olduğu anlamına geliyor. Nitekim, bazıları Trump'ın zafer şansının gerçekten var olduğuna inanıyor.
Kamuoyu yoklamaları Biden'ın Pensilvanya ve diğer 3 büyük eyalette öne geçtiğini gösterse de, kritik eyalet olan Iowa'da ise Trump önemli bir fark elde etti. Bununla birlikte aradaki fark önemli ölçüde azalarak ulusal düzeyde 5 puandan daha aza ve çekişme alanını oluşturan kritik eyaletlerde yüzde 3'ten daha aza düştü. Diğer istatistiklere göre ise, Trump'ın çabaları ülke genelinde Latin kökenli seçmenlerin oylarını çekmede başarılı olurken, başka bir anket Florida'daki Latin kökenli seçmenlerin yüzde 33'ünün onu desteklediğini, yüzde 9’unun ise kararsız olduğunu gösterdi. Bu oranlar 2016'da sadece bu eyalette Latin kökenlilerin yüzde 31'inin desteğini alarak Hillary Clinton'a karşı galip gelen Trump için iyi rakamlar olarak değerlendiriliyor.
Cumhuriyetçilerle bağlantılı New York Post gazetesi ise seçimlerin kaderini belirleyen Seçiciler Kurulu’nun oylarını kazanan Trump'ın tekrar kazanabileceğine dair anket sonuçları yayınladı. Biden söz konusu ankette Trump’ın elde ettiği yüzde 44,7 oranına kıyasla 4,8 puanlık farkla yani yüzde 3,2'lik hata payından biraz daha fazla olan yüzde 49,5 oranında destek aldı. Özellikle kritik olmayan eyaletlerdeki anketlerde Biden ile eşit popülerlik gösterdiğinden ve Biden'ın Ekim ayı başında genel düzeydeki ankette Trump’tan 10 puan önde olması nedeniyle yeni anket sonuçlarındaki oranlar Trump için cesaret verici nitelikte oldu. Bununla birlikte Trump'ın yeni bir eyaletteki zaferi, Florida, Georgia, Kuzey Karolina, Ohio, Iowa ve Arizona gibi 2016'da kazandığı eyaletlerde tekrar kazanmasını gündeme getirirken, Pensilvanya, Michigan ve Wisconsin gibi 4 yıl önce kazandığı orta batı eyaletlerinden en az birindeki konumunu koruduğunu gösterdi.(Kaynak:Şarkul Avsat)
(VŞ)
