Ulusal güvenlik ekibinin kendisini her saat başı bilgilendirmeleri ve bir dizi senaryoya hazırlıklı olmaları için yönlendirdiğini belirten Başkan Biden, “Putin’e Batı’yı ve NATO’yu suçlaması için bir gerekçe vermeme konusunda benimle aynı fikirdeler” ifadesini de kullandı.

Rus medyasına konuşan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, istihbarat birimlerinin Batılı istihbarat servislerinin gelişmelerde bir rolü olup olmadığı konusunu araştırdığını belirtmiş; ABD'nin elçisinin Pazar günü Rus temsilcilerle yaptığı görüşmede Washington'un yaşananlarla bir ilgisinin olmadığı mesajını verdiğini söylemişti.

"Rusya'da rejim değişikliği ABD'nin politikası değil"

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby Rusya'da rejim değişikliğinin ABD'nin bir politikası olmadığını vurguladı.

John Kirby, "Müttefiklerimize Rusya’da yaşananlara dahil olmadığımızı ve olmayacağımızı net şekilde ifade ettik. Aynı mesajı Ruslar'a da uygun diplomatik kanallar aracılığıyla ilettik." şeklinde konuştu.

Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby'ye Beyaz Saray'daki günlük basın toplantısında, “Rusya’daki olaylarla ilgili ABD’nin ne kadar bilgisi vardı?” sorusu da yöneltildi.

New York Times gazetesinde ABD'nin son dönemde sahadaki hareketliliklere bakarak Prigojin'in adım atabileceğine ilişkin bir öngörüsü olduğu yönünde haber yer almıştı.

John Kirby, “İstihbarat konularıyla ilgili konuşmayacağım. Wagner Grubu ve Rus savunma bakanlığı arasındaki anlaşmazlık kamuoyu önünde yaşandı. Bir sır değildi. Rusya içindeki gerginlik Rusya’nın iç işi.“ diye konuştu.

"Wagner'in geleceğinin nasıl etkileneceğini bilmek için henüz erken"

John Kirby'e Suriye ve Afrika'da da sahada varlık gösterdiği bilinen Rus paralı asker grubu Wagner'in yaşananlardan sonra gücünün azalıp azalmayacağı da soruldu.

Wagner'in ABD'nin uluslararası suç örgütü ve yaptırım listesinde olduğunu hatırlatan Kirby, "Afrika'da hala varlık gösterdiklerini biliyoruz. Wagner’in bir oluşum olarak ne yöne gidebileceğini bilmek için henüz erken.'' ifadelerini kullandı.

Prigojin Belarus'ta mı?

Yevgeni Prigojin'in Kremlin'le anlaştığı ve bu kapsamda Belarus'a gittiği iddiaları basına yansımıştı. Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü John Kirby bu bilgiyi şu aşamada doğrulayamayacaklarını söyledi.

ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Matthew Miller da, Rusya'daki durumun başarısızlıkla sonuçlanan bir isyandan günler sonra hala dinamik olduğunu ve Rus paralı asker grubu Wagner’in lideri Yevgeni Prigojin’in nerede olduğuna dair herhangi bir değerlendirmeye sahip olmadıklarını söyledi.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matthew Miller günlük basın brifinginde yaptığı açıklamada, ‘’Putin'in liderliğine doğrudan meydan okunduğunu görmek kesinlikle yeni bir şey. Yevgeni Prigojin'in bu savaşın gerekçesini doğrudan sorguladığını ve savaşın esasen bir yalana dayalı olarak yürütüldüğünü söylediğini görmek yeni bir şey’’ dedi.

Miller da hafta sonu yaşanan olayların Washington'un Wagner'in herhangi bir ülkeye girdiğinde beraberinde getirdiği istikrarsızlık konusundaki endişelerini pekiştirdiğini söyledi.

Uluslararası toplumdan tepkiler

Avrupa'dan da Rusya'da yaşananlarla ilgili ABD'li yetkililerin verdiği mesajlara benzer açıklamalar geldi.

NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, “Hafta sonu yaşanan olaylar Rusya’nın iç işleri; ancak aynı zamanda Putin’in Kırım’ı yasadışı ilhak ederek ve Ukrayna savaşını başlatarak nasıl stratejik bir hata yaptığını gösteriyor. Ancak bu konulara müdahale NATO’nun işi değil. Bu Rusya’yı ilgilendiren bir mesele” dedi.

İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly de, “Prigojin’in isyanı Putin’in otoritesine yönelik benzeri görülmemiş bir meydan okuma. Rusya’da Ukrayna savaşına destekte çatlakların oluşmaya başladığı açık. İngiliz hükümeti yaşananları Rusya’nın iç işi olarak görüyor. Rusya’nın yönetimi yalnızca Rus halkını ilgilendirir” dedi.
Borrell: "Putin'in yarattığı Wagner canavarı şimdi yaratıcısına saldırıyor"
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, “Rusya’nın iç siyasi işlerine karışmayız. Ancak yaşanan olaylar Rusya’da siyasi alanda büyük çatlakların olduğunu gösteriyor. Rus propagandasında büyük çatlaklar görüyoruz” ifadelerini kullandı.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da, “Yaşanan gelişmeler Rusya’da görüş ayrılıklarının yanısıra hem ordu hem de ek kuvvetlerin kırılganlığını gösteriyor. Olaylar Ukraynalılar’a direnişlerinde verdiğimiz desteği haklı çıkarıyor” dedi.

(vş)