TBMM
SİYASET 25.02.2022 09:14:00 581 0

TBMM'DE GRUP BAŞKANVEKİLLERİNDEN UKRAYNA AÇIKLAMALARI    

Genel Kurul'da siyasi partilerin grup başkanvekilleri, Rusya'nın, Ukrayna'ya başlattığı askeri müdahaleye tepki gösterdi.

TBMM Genel Kurulu, Meclis Başkanvekili Nimetullah Erdoğmuş başkanlığında toplandı. Genel Kurul'da siyasi partilerin grup başkanvekilleri, Rusya'nın, Ukrayna'ya başlattığı askeri müdahaleye tepki gösterdi.

AK Parti Kocaeli Milletvekili Sami Çakır "28 Şubat'ın yıldönümü", CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer "Emeklilerin yaşadığı sorunlar", İYİ Parti Gaziantep Milletvekili İmam Hüseyin Filiz "Üniversiteye giriş için uygulanan Temel Yeterlilik Testi (TYT) ve Alan Yeterlilik Testi (AYT) baraj puanının kaldırılması" hakkında gündem dışı konuşma yaptı.

AK Parti Kocaeli Milletvekili Çakır, Rusya'nın Ukrayna'ya askeri müdahalesinin kabul edilemez olduğunu belirterek "Savaş çözümdür." anlayışını reddettiklerini söyledi.

CHP'li Gürer ise Rusya'nın Ukrayna'ya askeri müdahalesinin Türkiye'ye olumsuz yansımalarının önüne geçmek için "Tarımda Acil Eylem Planı" geliştirilmesini istedi.

TBMM Genel Kurulunda, gündem dışı konuşmalardan sonra grup başkanvekilleri söz alarak Rusya ile Ukrayna arasındaki krize ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu, mevcut tablonun, Rusya'nın başlattığı askeri harekatın yalnızca Donbas bölgesiyle sınırlı kalmayacağını ortaya koyduğunu belirterek Rusya'nın Belarus sınırından Kiev'e, güneyden de Ukrayna'nın Karadeniz'e çıkışını kesecek şekilde Odessa'ya yönelik bir çevreleme harekatı gerçekleştirebileceğini söyledi. Topyekun bir savaşla karşı karşıya kalma ihtimalinin söz konusu olduğunu ifade eden Dervişoğlu, "Atılacak her adımda önceliğimiz, Türkiye'nin stratejik ve jeopolitik çıkarları olmalıdır. Doğrudan Türkiye'ye bir saldırı olmadığı müddetçe geleneksel Türk dış politikasının 'aktif tarafsızlık' ilkesinin muhafaza edilmesi, bu noktada ülkemizin yüksek çıkarları açısından fevkalade önemlidir." dedi.

Rusya'nın önemli gelir kaynağı olan ve Karadeniz'de bulunan TürkAkım ve Mavi Akım doğal gaz boru hatlarının saldırıya uğraması ihtimali üzerinde de hassasiyetle durulması gerektiğini dile getiren Dervişoğlu, böyle bir durumda Türkiye'nin ciddi bir doğal gaz tedariki sorunuyla karşı karşıya kalabileceğini, iktidarın ivedilikle bu hususlarda gerekli tedbirleri alması gerektiğini söyledi.

MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay, başta ABD olmak üzere Avrupa Birliği ülkeleri, AGİT ve Birleşmiş Milletler'in üzerine düşeni yapmadığını, krizin çözümü noktasında tahrikçi tutum aldığını, sorunları çözmekten ziyade krizi daha da derinleştirdiğini ifade etti. Batılı ülkelerin medya organları aracılığıyla "savaş borsası" yarattığını, uluslararası medya baronlarının savaş çığırtkanlığı yaptığını dile getiren Akçay, Batılı ülkelerin Ukrayna'yı pazarlık konusu haline getirdiğini belirtti. Ukrayna'nın, hiçbir küresel güç mücadelesinin piyonu yapılamayacağının altını çizen Akçay, "Söz konusu ülkeler Ukrayna'yı satranç tahtası olarak görmekten vazgeçmeli, krizin çözümü için yapıcı ve somut adımlar atmalıdır." diye konuştu.

Akçay, Türkiye'nin milli birlik ve bütünlük içinde kendi gündemine hakim olduğunu vurgulayarak "Türkiye uluslararası düzlemde meselenin çözümü noktasında çok olumlu bir tutum almaktadır. Türkiye 'Yurtta barış dünyada barış' parolasıyla barışın ve istikrarın tesis edilmesi için gereken bütün adımları başarılı ve kararlı bir şekilde atacaktır." yorumunu yaptı.

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun TBMM'de süreçle ilgili bir bilgilendirme yapmasını istediklerini, aradan üç gün geçmesine rağmen bir bilgilendirme olmadığını söyledi. TBMM'ye karşı bu tutumun kabul edilemez olduğunu ifade eden Beştaş, "Bu meselenin Kazakistan'da dolaşan ve hala Türkiye'ye dönmeyen bir Dışişleri Bakanı'na teslim edilemeyeceğini önemle söylüyoruz. Meclis kapanmamalı; yarın da çalışmalı, gerekirse hafta sonu da çalışmalı. Bu savaşın bize etkilerini, sonuçlarını ve bu savaşın bitmesi için üzerimize düşen rolü nasıl yerine getirebileceğimizi konuşmamız ve tutum almamız gerekiyor." dedi.

Ukrayna Hükümeti'ni, iki blok arasında gerilimi artıracak tutumdan vazgeçmeye davet eden Beştaş, "AKP Hükümeti'ni de Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nden doğan tüm yetki ve sorumluluklarını hiçbir biçimde esnetmeden yerine getirmeye çağırıyoruz. Sivillerin korunması ve insani trajedilerin önlenmesi için başta Birleşmiş Milletler ve AGİT olmak üzere uluslararası kurumları inisiyatif almaya çağırıyoruz." ifadelerini kullandı.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Rusya'nın Ukrayna'ya askeri müdahalesini şiddetle kınadıklarını belirterek "Türkiye'nin bu süreçle ilgili tavrı, tutumu, tedbiri özenle ama mutlaka TBMM onayı ile belirlenmelidir. Bu süreçle ilgili tavır, tutum, eylemler noktasında TBMM'nin işin asıl sahibi olduğunu yürütme organına hatırlatmayı bir görev sayıyorum." diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında güvenlik zirvesinin toplandığını anımsatan Altay, "Sayın Cumhurbaşkanı'nın bizatihi kendisini bu gece olmadı, yarın TBMM'yi bir kapalı oturumla bilgilendirmeye ve istişareye davet ediyorum." dedi.

Ukrayna'da çoğunluğu öğrenci olmak üzere 20 bini aşkın Türk vatandaşı olduğuna işaret eden Altay, Dışişleri Bakanlığının günler öncesinden vatandaşları uyarması gerektiğini söyledi. Montrö Sözleşmesi'nin ne kadar önem taşıdığının görüldüğünün altını çizen Altay, "Hükümetin Montrö konusunda yüksek hassasiyetini ve işin gereğini yapma noktasında, sözleşmeye harfiyen uyması noktasında yürütme organını sıkı bir takip ve denetim içinde tutacağımızı da yüce Meclisin bilgilerine sunuyorum." diye konuştu.

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, Karadeniz'in güvenliğinin Türkiye için önemine işaret ederek Rusya ve Ukrayna'ya Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın itidal çağrısında bulunduğunu hatırlattı. Ukrayna'daki 15 binin üzerindeki Türk vatandaşının Dışişleri Bakanlığı tarafından bizzat telefonla aranarak veya SMS gönderilerek güvenliklerinin sağlanması, tahliyeyle ilgili hususlara ilişkin açıklamalar yapıldığını anlatan Akbaşoğlu, Dışişleri Bakanlığının 12 Şubat, 22 Şubat ve 24 Şubat tarihlerinde açık bir şekilde vatandaşlara gerekli açıklamaları yaptığını kaydetti. Akbaşoğlu, 5 bine yakın vatandaşın Ukrayna'dan Türkiye'ye döndüğünü açıkladı.

Rusya'nın Ukrayna'ya askeri müdahalesinin kabul edilemez olduğunu belirten Akbaşoğlu, "Bu saldırı, Minsk Mutabakatlarını ortadan kaldırmanın ötesinde, uluslararası hukukun ağır bir ihlalidir; bölgemizin ve dünyanın güvenliğine ciddi bir tehdit teşkil etmektedir. Ülkelerin toprak bütünlükleri ve egemenliklerine saygı duyulması gerektiğine inanan Türkiye, sınırların silah yoluyla değiştirilmesine karşıdır." değerlendirmesini yaptı.

Rusya Federasyonu'nu bu haksız ve hukuksuz eylemini bir an önce durdurmaya çağırdıklarını söyleyen Akbaşoğlu, "Ukrayna'nın siyasi birliği, egemenliği ve toprak bütünlüğünü bugüne kadar desteklediğimiz gibi bundan sonra da desteklemeye devam edeceğiz." dedi.

Birleşmiş Milletler teşkilatının da fonksiyonel anlamda insanlığın geleceğine, barışına, huzuruna, güvenliğine, refahına katkı sağlayacak şekilde fonksiyon üstlenmesi gerektiğini kaydeden Akbaşoğlu, "Bir an evvel barışa dönülmelidir. İnsanlığın selameti, bölgemizin selameti, Ukrayna ve Rusya'nın da selameti açısından bu zorunlu neticeyi bir an evvel almanın inşallah hep beraber şahidi olalım." ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Bursa Milletvekili Ahmet Kamil Erozan, bölgede Rusya ile baş edebilecek bir gücün bulunmadığını söyledi.

"Osetya ve Abhazya gitti, arkasından Kırım gitti. Şimdi Donbas gidiyor." diyen Erozan, Türkiye'nin, Rusya ile Ukrayna arasındaki çatışmaya çözüm üretme yeteneğinin bulunmadığını, milli çıkarlar açısından çatışmayı durdurma konusunda birtakım siyasi yaklaşımlar, arayışlar veya çağrılarda bulunulabileceğini dile getirdi.

Birleşmiş Milletlerden (BM) bir çözüm çıkmayacağını savunan Erozan, "BM'den çözüm çıkması için Rusya'nın 'evet' demesi lazım. Orada bir veto var. Dolayısıyla BM, bu aralar havanda su döver. Bizim kendi çıkarlarımızı düşünerek başka bir yaklaşım benimsememiz lazım. Sorunun özü ile değil, sonuçları ile ilgilenmemiz gerekiyor. Bu sonuçlardan ülkemizin minimum zararla çıkabilmesini sağlamamız lazım. Bugünkü mesele iktidarın meselesi değil, ülkenin meselesi. Bu meselenin çözümünün de müşterek ve düşünülerek gerçekleştirilmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.

HDP Adana Milletvekili Tulay Hatımoğulları Oruç da Donbas'ta yaşananların Suriye, Afganistan ve Libya'da yaşananlardan farkı olmadığını dile getirerek, "Bu, uluslararası emperyalist güçlerin paylaşım savaşının bölgede zuhur etme biçimi." dedi.

Hiçbir ülkenin diğer ülkelerin toprak bütünlüğüne müdahale etme hakkı bulunmadığını belirten Oruç, Türkiye'nin, Ukrayna'yı vuran Rusya'ya karşı Montrö Boğazlar Sözleşmesi kapsamında esneme sağlamaması gerektiğini ifade etti.

CHP İstanbul Milletvekili Ünal Çeviköz, "Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik askeri harekatının ileride Luhansk ve Donetsk'in ötesindeki Ukrayna topraklarına varıp varmayacağını kestirmek mümkün değil. Hepimizin endişesi işin bu raddeye varmadan engellenmesi." dedi.

Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ni tartışmaya gerek olmadığını vurgulayan Çeviköz, şöyle devam etti:

"Çeşitli çevrelerden 'boğazların açılması, kapatılması' gibi yorumlar yapılıyor. Montrö'nün bütün hükümleri aynen, sözleşmenin lafzına ve ruhuna zarar vermeyecek şekilde uygulanmalı. Montrö'nün anahtarı Türkiye'nin elinde. Türkiye, Montrö'yü en iyi şekilde yorumlama imkanına sahip olan ev sahibi ülke. Türkiye'nin, bu sözleşmeyle ilgili dışarıdan yapılacak telkinlere göre veya sözleşmenin lafzına, ruhuna uymayacak bir davranışa sevk edilmek için yapılan birtakım çağrılara asla kulak asmaması gerekir."

AK Parti Kocaeli Milletvekili Fikri Işık da Rusya ve Ukrayna arasında son dönemde artan gerilimin dün gece itibarıyla sıcak çatışmaya dönüştüğünü hatırlattı.

Çatışmanın, topyekün bir savaşa dönüşmemesinin, en büyük dileği olduğunu vurgulayan Işık, "Türkiye olarak Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü, egemenlik haklarını ve siyasi birliğini sonuna kadar destekliyoruz. Ukrayna'nın egemenlik haklarına yönelik hiçbir saldırıyı kabul etmiyoruz. Kırım'ın işgaliyle başlayan sürecin ardından Rusya'nın, Ukrayna'ya yönelik başlattığı bu operasyonu bir an önce durdurmasını bekliyoruz, istiyoruz ve talep ediyoruz." mesajını verdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve hükümetin, bugüne kadar gayretle sürdürdüğü çalışmaları desteklediklerini ifadeden Işık, şunları kaydetti:

"Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda alacağı ve aldığı her türlü inisiyatifin arkasındayız. Bu, siyasi değil, milli bir mesele. Türkiye'nin çıkarlarını yakından ilgilendiren hatta orta ve uzun vadede Türkiye'nin güvenliğini de ilgilendiren bir durum. Dolayısıyla bu konuda en kısa sürede uluslararası hukuka uygun, Ukrayna'nın egemenlik haklarını, toprak bütünlüğünü ve siyasi bütünlüğünü teminat altına alan bir çözümün bulunması elzem ve kaçınılmaz.

Filler tepişirken çimenler ezilirmiş. Rusya-Ukrayna geriliminde en fazla kaybeden hem Rus hem Ukrayna hem de bölge halkı olacak. Başta Rusya'nın, bu konudaki durumunu tekrar ve behemehal gözden geçirmesini ve bölgede adil, kalıcı bir çözüm bulunması için diplomasinin bütün kanallarının çalıştırılması gerektiğini ifade ediyorum."

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Rusya'nın Ukrayna'ya askeri müdahalesine yönelik sürecin, dikkatli götürülmesi ve hata yapılmaması gereken bir süreç olduğunu belirtti.

Milli davalarda parti meselesi olmayacağına işaret eden Altay, "Şimdilik bizim dışımızda cereyan eden bir hadise ama Türkiye'ye ekonomik ve siyasi etkilerinin olacağı net. Bu bakımdan samimi bir çağrı yapıyorum; Sayın Recep Tayyip Erdoğan, işin sahibi TBMM'dir. Vaktin ne zaman müsaitse bir an önce TBMM'ye gel ve Meclis'e bilgi ver. Meclis'te istişare et, yol haritanı ona göre belirle, Türkiye'nin başına bir kaza gelmesin." değerlendirmesini yaptı.

AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu, "Sayın Cumhurbaşkanımızın, Ukrayna ve Rusya ile ilgili açıklamalarında başından bugüne en ufak bir çelişkili açıklama yok. Birbirini bütünleyen, destekleyen açıklamaları, bu konuda itidalli davranma çağrısı söz konusu." dedi.

Erdoğan'ın, arabuluculuk görevi ile Rusya ve Ukrayna'nın arasını düzeltmeye dönük barışçıl ve proaktif yaklaşımı bulunduğunu belirten Akbaşoğlu, bu kapsamda farklı değerlendirmelere katılmalarının mümkün olmadığını kaydetti.

TBMM Başkanvekili Nimetullah Erdoğmuş, kanun teklifinin görüşmeleri devam ederken gruplar adına yapılan konuşmaların tamamlanmasının ardından birleşime ara verdi. Daha sonra birleşimi açan Erdoğmuş, komisyonun yerini almaması üzerine birleşimi 1 Mart Salı günü saat 15.00'te toplanmak üzere kapattı.

(VŞ)


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

"TORBACI YAKALAMAKLA UYUŞTURUCU BELASI ÇÖZÜLMEZ"

CHP’Lİ TANAL, "MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ATAMA SÖZÜNÜ TUTMADI!"

Tülay Hatimoğulları Hatay'daki hava kirliliğini sordu

BAE'den ithalata vergi muafiyeti

Kılıçdaroğlu, 'Filenin Sultanları'nı Kutladı

Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri ve 100. Yıl Marşı Tanıtım Programına katıldı

CHP Adana İl Örgütü Zafer Bayramını kutladı

Kılıçdaroğlu: "Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı Yürekten Kutluyorum"

Ayhan Barut'tan narenciye üreticisi ve ihracatçısı için 3 bin lira destek talebi

Hasan Efe Uyar: "İktidar Vatandaşa 7 Ayda 22 Milyar Ceza Kesti"

Kılıçdaroğlu: “Türkiye Uyuşturucunun Pazarı Haline Geldi"

Emep'li Demir,"işçilere istifa baskısı uygulanıyor"

Mustafa Oğuz Yiğit: “AK Parti'nin Tarım Politikaları Çiftçiyi İflasa Sürüklüyor”

CHP’Lİ SÜMER,“ADANA’DA DEPREMİN YARALARI KAPANMIYOR”

CHP’li Bulut, “Ballı Maaşlara Devam “

“Malazgirt, Anadolu’daki siyasi hükümranlığımızın kapılarını açmıştır”

CHP'li Şevkin'den Hatay için, bakanlara soru yağmuru

Gürer: “Faiz artışı işsizliği tetiklerse, iş kötü…”

Ayhan Barut, anız yangınlarına kesin çözüm istedi

ERDİL DEDEOĞLU CHP CEYHAN İLÇE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINI AÇIKLADI

  • BIST 100

    10225,15%0,16
  • DOLAR

    32,34% -0,05
  • EURO

    34,86% 0,28
  • GRAM ALTIN

    2375,65% -0,87
  • Ç. ALTIN

    3873,06% -0,12
  • Cumartesi 24.1 ° / 16.4 ° Orta kuvvetli yağmurlu
  • Pazar 21.7 ° / 13.4 ° Şiddetli yağmurlu
  • Pazartesi 24 ° / 12.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı