“ORTADOĞU BATAKLIĞINDAN ÇOK TEHLİKELİ SİNYALLER GELİYOR”
SİYASET 5.01.2020 04:01:00 516 0

“ORTADOĞU BATAKLIĞINDAN ÇOK TEHLİKELİ SİNYALLER GELİYOR”

Kılıçdaroğlu, “Türkiye’nin Ortadoğu politikasını 180 derece değiştirip barış eksenli bir çizgiye oturtması gerekiyor,” dedi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yenikapı Etkinlik Alanı Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen "Sosyal Adalet ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği" konulu toplantıda kadın muhtarla bir araya geldi ve  konuşmasında dış politika konularına değindi.

 Kılıçdaroğlu son gelişmlere değinirken de şunları söyledi:

“Kasım Süleymani öldürüldü. İran’ın önemli bir askeriydi. Ortadoğu politikasında da etkin bir kişiydi ve bu öldürüldü. Şimdi Ortadoğu’da yeni bir kanlı sayfa açılabilir. Benim isteğim, Türkiye’nin Ortadoğu politikasını 180 derece değiştirip barış eksenli bir çizgiye oturtmasıdır. 180 derece değiştirmesi lazım.

Ortadoğu bir bataklıktır. Hiçbir hükümet Ortadoğu bataklığına girmemiştir. Hep yukarıda kalmıştır ve hep hakem rolünü üstlenmiştir. Bataklıktan şimdi çok tehlikeli sinyaller geliyor. Bütün dünya diken üstünde, herkes Ortadoğu’ya bakıyor ve bu konuda son derece dikkatli ve tutarlı bir politikaya ihtiyacımız var.”

 

“İstanbul’u bilirim, olağanüstü güzel bir kent. Ama bu kenti daha da güzelleştirmek mümkün. İstanbul’da yaşayıp denizi görmeyenler var. İstanbul’da yaşayıp boğazın ne olduğunu bilmeyen çocuklarımız var. İstanbul’da yaşayıp ya ben İstanbul’da mı yaşıyorum hala köyümdeyim diyen kadınlarımız var. O açıdan İstanbul’un üzerine özel olarak titriyoruz. Sayın Başkan da özel olarak İstanbul’un üzerine titriyor. İstanbul güzel ama İstanbul’da da büyük dramlar yaşanıyor. Ben Türkiye’nin içindeki dramları bir tarafa bıraktım işsizlik, yoksulluk vs. bir Suriyeli gerçeği var. Binlerce Suriyeli gerçeği var. Suriyeli gettoları oluşmuş vaziyette. Şu soruyu kendi vicdanınızda sorun, bu dış politikanın, bu Suriye politikasının kazananı kim? Kim kazandı, Türkiye buradan ne elde etti? Türkiye ne kazandı buradan?” diyen CHP lideri şunları söyledi:

“Ben Ortadoğu bataklığına girmeyin dediğim zaman koro halinde beni suçladılar; Ey Kılıçdaroğlu sen vatan hainisin, sen şöylesin, sen böylesin diye bir sürü laf ettiler. O ayrı oraya geleceğim. O noktada hayır diyemezsiniz zaten. Orada çocuklarımız var, orada askerlerimiz var, orada sivil toplum örgütleri var. Bakın orada Suriyeli çocuklara, Suriyeli kadınlara hizmet eden sivil toplum örgütleri var. Onların bir çatışma ortamı içinde olmasını asla doğru bulmayız. O noktada yaşadığımız dış politikanın faturası ağır oldu. Dedim ya dünyanın faizini ödedik. Efendim 40 milyar dolar ödedik. Gerekirse 40 milyar dolar daha ödeyeceğiz diyorlar. Ödeyeceksin zaten. Bulmuşsun milleti, milletin sesi çıkmıyor, habire öde. Niye ödesin arkadaş? Şimdi İdlib’den geldiler, 40 bin kişi geldi, 40 bin daha gelecek, geçen Sayın Bakana sordum kaç kişi gelir? 1 milyon kişi. Bazıları da 2 milyon kişi diyorlar. Sayı az, Suriyelilerin bari toplamını getirseydiniz buraya. Nasıl olsa hepimiz bakacağız bunlara. Peki bu dış politikadan bizim bir kazancımız yoksa kimin kazancı oldu? Suriye’nin petrol yataklarını kim ele geçirdi? Hiç bu soruyu sormuyor musunuz kendinize? Amerika ve Rusya oraya yerleşmedi mi? Taşeronluğunu kim yaptı? Bize yaptırdılar. Egemen güçlerin bir özelliği vardır, egemen güçler ateşi kendi elleriyle tutmazlar. O ateşi tutacak maşa bulurlar. Suriye’deki maşa da Türkiye’dir. Niye bu gerçeği kabul etmiyoruz ve bu gerçeği niye anlatmıyoruz. Biz Suriye’ye niye girdik? Kaç kişi öldü biliyor musunuz çoluk, çocuk, kadın, erkek, yaşlı genç? Yüzbinlerce kişi öldü. Sadece 6,5 milyonu Türkiye’de. Ayrıca göç ettiler. Avrupa dünyanın hemen hemen her ülkesine gittiler. Bunu da bizim sorgulamamız lazım, hep beraber sorgulamamız lazım. Türkiye bunları hak etmiyor. Türkiye’de biz demokrasi istiyoruz, Türkiye’de huzur istiyoruz, Türkiye’de adalet istiyoruz. Ortadoğu’yla tarihsel bağlarımız var bizim. Hiçbir Türkiye Cumhuriyeti hükümeti son 17 yıldan önce Ortadoğu’daki bir işe bulaşmadılar. Hep yukarıdan baktılar. Bakın Irak’la İran arasında savaş oldu, 8 yıl sürdü, 80’de başladı savaş 88’de bitti. İki ülkenin de güvendiği tek ülke vardı Türkiye. İkisi savaşıyorlardı ama ikisi de Türkiye’ye güveniyorlardı. Türkiye Ortadoğu’da hakem konumundaydı. Orada bir sorun çıkarsa gelir Türkiye’nin kapısını çalarlardı, gel böyle bir derdimiz var biz bunu çözmek zorundayız diye. Şimdi Türkiye taraf oldu, hakem rolünü kaybetti.

Şimdi çocuklarımızı Libya’ya gönderiyorlar. Niye Libya’ya gidiyoruz? Fizan’ı duymuşsunuzdur günlük dilimizde de vardır Fizan. Seni Fizan’a süreceğim diye çok söyleriz. Fizan Libya’daki çöldür. Bizim askerlerin orada ne işi var? Ne işi var bizim askerlerin Libya’da? Hangi gerekçeyle gidiyoruz biz oraya? Diyorsanız orada bir sorun var. Evet orada bir sorun var. Bu sorun çözülmeli mi? Evet çözülmeli. Müslüman kanı akıyor mu? Evet Müslüman kanı akıyor. Nasıl çözeriz? BM diyor ki, ben mevcut hükümeti destekliyorum ve tanıyorum ulusal mutabakat hükümetini. O zaman gidersin dersin ki BM’ye kardeşim burada kan akıyor, senin de Barış Gücün var gönder buraya Barış Gücünü, Libya’da huzuru sağlasınlar kan akmasın. Bunları da biz ayrıca Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak gelelim barıştıralım. Bu da yetmezse gidersin Arap Birliğini çağırırsın, devasa bir Arap Birliği var çağırırsın dersin ki elçilerini gönderirsin, büyükelçileri gönderirsin, bakın burada böyle bir sorun var bu sorunu çözmemiz lazım Arap Birliğinin yeni bir rol üstlenmesi lazım. Bunları yaparsın. Diplomasiyi kullanmıyorlar. Diplomasi farklı bir şeydir değerli muhtar arkadaşlarım diplomasi farklıdır. Savaş diplomaside en son çaredir. İlk çare değil en son çaredir savaş. Çünkü savaş Atatürk’ün deyimiyle “zorunlu olmadıkça bir cinayettir” der savaş için. Savaşın da kazananı olmaz. İnsanlar hayatlarını kaybederler. Bunu söyleyen kişinin yani “savaş zorunlu olmadıkça bir cinayettir” diyen kişinin bütün hayatı savaş meydanlarında geçmiş, savaşın bütün acılarını yaşamış bir kişi. Devleti yönetenlerin önce kendi tarihlerini bilmesi lazım. Devleti yönetenlerin devlette liyakat nedir bu kavramı bilmeleri lazım. Büyükelçi sıradan bir insan değildir. Türkiye Cumhuriyetinin bayrağını arabasında üç kişi taşır. Başbakan taşıyamaz, Bakanlar taşıyamaz, Ana Muhalefet Partisinin Genel Başkanı taşıyamaz. Kim taşır? Cumhurbaşkanı taşır, Büyükelçi taşır, vali taşır. Büyükelçi o nedenle diğer ülkelerle olan bütün ilişkilerimizde Türkiye Cumhuriyeti devletini temsil eder. Ahlakını, erdemini, bilgisini, tarihini, kültürünü, her şeyini temsil eder.

Peki size bir soru, çikolata kutusunda rüşvet alan bir kişiyi büyükelçi tayin ederseniz o ülkenin vatandaşı size nasıl bakacak? Nasıl bakacak Türkiye Cumhuriyetine? Veya 1 milyon dolarlık rüşvet aldı diye rüşvet alan kişiyle ilgili mahkemede tutanaklar var, senetler var, bunları siz büyükelçi tayin ederseniz Türkiye’nin itibarı ne olacak? Ben buna isyan ediyorum, itiraz ediyorum. Ama ben istiyorum ki bu ülkede hiçbir parti ayrımı gözetmeksizin herkes isyan etsin. Bu ülkenin bir şanı, bir şerefi var, bu ülkenin bir kültürü var, bu ülkenin bir tarihi var. Bizim tarihimiz kadim bir tarihtir. Bizim sınırlarımız pergelle çizilmiş değildir. Bizim sınırlarımız yani Türkiye Cumhuriyeti devletinin sınırlarını kan dökerek aldık. Her karış toprağında şehit kanları vardır. Nasıl oluyor da Türkiye bu noktaya geliyor? Bunları hepimizin düşünmesi lazım. Dolayısıyla bu sorun ciddi bir sorundur ve bu soruna hep birlikte eğilmemiz gerekiyor. Suriye politikası böyle.

Şimdi bakın değerli arkadaşlarım, Kasım Süleymani öldürüldü. İran’ın önemli bir askeriydi. Ortadoğu politikasında da etkin bir kişiydi ve bu öldürüldü. Şimdi Ortadoğu’da yeni bir kanlı sayfa açılabilir. Benim isteğim, Türkiye’nin Ortadoğu politikasını 180 derece değiştirip barış eksenli bir çizgiye oturtmasıdır. 180 derece değiştirmesi lazım. Ortadoğu bir bataklıktır. Hiçbir hükümet Ortadoğu bataklığına girmemiştir. Hep yukarıda kalmıştır ve hep hakem rolünü üstlenmiştir. Bataklıktan şimdi çok tehlikeli sinyaller geliyor. Bütün dünya diken üstünde, herkes Ortadoğu’ya bakıyor ve bu konuda son derece dikkatli ve tutarlı bir politikaya ihtiyacımız var. Amerika’nın yaptığı da yanlıştır. Bir ülkenin komutanını siz öldürüyorsunuz. Bu ülkeler arası bir çatışmaya zemin hazırlamaktır, diplomasiyi yok etmektir bu. O da yanlış. Dediğim gibi çatışma en son başvurulacak şeydir. Diplomasi değerli bir şeydir. Oturulup konuşulması lazım, tartışılması lazım, sorunların çözülmesi lazım, bu bağlamda bakılması lazım. Ve bizler bütün bunları dikkate almak zorundayız.

Bir şey daha söyleyeyim sözlerimi bitireyim. Siyasete girecek kişinin temiz olması lazım. Siyaset kirliliği kabul etmez. Çünkü kirli olduğunuz andan itibaren başkaları sizin kirliliğinizi şantaj olarak kullanır. Neden söylüyorum bunu? Eğer bir ülkenin, güçlü egemen bir ülkenin lideri kalkıp da sizin ülkenizdeki bir siyasetçiye “bak beni kızdırma senin malvarlığını araştıracağım” dediği andan itibaren, malvarlığı araştırılacak olan kişi çıkıp da “sen kim oluyorsun da benim malvarlığımı araştırıyorsun, araştırmıyorsan namertsin, bu millete verilmeyecek hesabım yoktur” diyebiliyorsa onun alnından öpersiniz, evet dersiniz bu doğrudur. Ama bu tehdide ve şantaja karşı tek laf etmiyorsa o zaman oturup düşünmemiz lazım. O vicdan terazisine koymanız lazım bunu. Niye dedim? Siyaset kirliliği kaldırmaz. Kirli siyaset toplumun başına felaket açar, sadece onun başına değil. Ahlaklı olmak, temiz olmak, hesap vermek, hesap vermeyi onurlu bir görev olarak kabul etmek, hesap vermeyi onurlu bir görev, namuslu bir görev olarak kabul etmek, mal bildirimini açıkça bütün millete duyurmak, benim malvarlığım budur arkadaş diyeceksiniz. O zaman bu ülke gerçek anlamda demokrasiyi yakalamış olur. O zaman bu ülke gerçek anlamda sosyal devleti yakalamış olur. O zaman bu ülkede gerçek anlamda vatandaş ödediği vergilerin hesabını öğrenmiş olur benim ödediğim para nereye gitti diye. Belki muhtar kardeşlerim diyecek ki bizim vergi dairesinde kaydımız yok, dolayısıyla biz vergi ödemiyoruz. Hayır efendim. Çocuk doğduğu andan itibaren vergi öder. Emzik alırsınız vergi verirsiniz, süt alırsınız vergi verirsiniz, ekmek alırsınız, dolmuşa binersiniz, hayatınızın her alanında vergi vardır. Teneffüs ettiğiniz havada şimdilik vergi yok. Onun dışında vergi vardır. Vergi veriyoruz. Kime veriyoruz? Bu ülkenin refahı için kullanmak üzere iktidara veriyoruz. İşsizliği önlemek için, yoksulluğu önlemek için, yeni fabrikalar kurması için, Türkiye’nin saygınlığını artırması için para ödüyoruz. Ama bize hesabı verilmiyor. Soruyoruz diyorlar ya köprü yaptık, yol yaptık havaalanı. Ben diyorum ki, çok güzel yaptınız, eyvallah itirazımız yok ama bir şeyi öğrenmek istiyorum ben vatandaş olarak. Neyi öğrenmek istiyorsun? Bunları kaça yaptın diyorum. Alıyorum bir bardak su, fiyatı belli. Kaça yaptın bunu? Efendim o gizlidir size veremeyiz. Niye gizli? Benim ödediğim vergiyle sen ona garanti veriyorsan neresi gizli bunun? Çünkü malı götürmüşler de açıklamak istemiyorlar.

KAYNAK: CHP İNTERNET SİTESİ


Haber Kaynak : HABER MERKEZİ

"TORBACI YAKALAMAKLA UYUŞTURUCU BELASI ÇÖZÜLMEZ"

CHP’Lİ TANAL, "MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ATAMA SÖZÜNÜ TUTMADI!"

Tülay Hatimoğulları Hatay'daki hava kirliliğini sordu

BAE'den ithalata vergi muafiyeti

Kılıçdaroğlu, 'Filenin Sultanları'nı Kutladı

Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı Özel Konseri ve 100. Yıl Marşı Tanıtım Programına katıldı

CHP Adana İl Örgütü Zafer Bayramını kutladı

Kılıçdaroğlu: "Milletimizin 30 Ağustos Zafer Bayramı'nı Yürekten Kutluyorum"

Ayhan Barut'tan narenciye üreticisi ve ihracatçısı için 3 bin lira destek talebi

Hasan Efe Uyar: "İktidar Vatandaşa 7 Ayda 22 Milyar Ceza Kesti"

Kılıçdaroğlu: “Türkiye Uyuşturucunun Pazarı Haline Geldi"

Emep'li Demir,"işçilere istifa baskısı uygulanıyor"

Mustafa Oğuz Yiğit: “AK Parti'nin Tarım Politikaları Çiftçiyi İflasa Sürüklüyor”

CHP’Lİ SÜMER,“ADANA’DA DEPREMİN YARALARI KAPANMIYOR”

CHP’li Bulut, “Ballı Maaşlara Devam “

“Malazgirt, Anadolu’daki siyasi hükümranlığımızın kapılarını açmıştır”

CHP'li Şevkin'den Hatay için, bakanlara soru yağmuru

Gürer: “Faiz artışı işsizliği tetiklerse, iş kötü…”

Ayhan Barut, anız yangınlarına kesin çözüm istedi

ERDİL DEDEOĞLU CHP CEYHAN İLÇE BAŞKANLIĞINA ADAYLIĞINI AÇIKLADI

  • BIST 100

    10276,88%0,67
  • DOLAR

    32,34% -0,07
  • EURO

    34,74% 0,06
  • GRAM ALTIN

    2390,37% -0,26
  • Ç. ALTIN

    3880,65% 0,07
  • Pazar 21.7 ° / 13.4 ° Şiddetli yağmurlu
  • Pazartesi 24 ° / 12.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Salı 24.4 ° / 12.1 ° Güneşli