Çeviköz'ün açıklaması şöyle:
"Belçika İltica ve Göçten Sorumlu Devlet Bakanı Sami Mehdi’nin muhtemel Afgan mülteci akını hakkında AB-Türkiye anlaşmasının Afganları da kapsayacak şekilde genişletilmesi çağrısında bulunması endişe uyandırmaktadır.
AKP iktidarı AB ile yaptığı Geri Kabul Anlaşması ve 18 Mart Mutabakatı ile ülkemizin sınırlarını tümüyle düzensiz göçe terk etmiştir. Bu nedenle AB ülkeleri Türkiye’yi artık bir transit ülke olarak görmemekte ve sığınmacıların son durağı haline getirmek istemektedirler. Ülkemizle yeni bir göç anlaşmasının yapılmasının gündeme gelmesinden sonra ardı ardına Avusturya’dan ve Belçika’dan yapılan açıklamalar bu anlayışı destekleyici niteliktedir.
İktidar, önceki göç anlaşmalarını yeterince müzakere etmeden kabul ederek asimetrik ve ülkemizi büyük külfet altına sokan yükümlülükler üstlenmiştir. Zamanında bu ciddi ve ağır hatayı yapan bir iktidarın daha geniş kapsamlı bir anlaşmada Türkiye’nin hak ve çıkarlarını koruyamayacağı ortadadır.
Bugün ülkemizin karşı karşıya kaldığı göç akımının müsebbibinin AB'nin ülkemizi sığınmacı kampına dönüştürme düşüncesi ve buna karşı müzakere yürütemeyen AKP iktidarı olduğunu bir kez daha vurgulamak isteriz. Belçika şunu unutmamalıdır ki Mültecilerin Statüsü Hakkında 1951 BM Sözleşmesi tüm taraf ülkelere eşit sorumluluk vermektedir. Hal böyle iken ülkemize yönelik bu ifadeler en hafif tabiriyle uluslararası sorumluluktan kaçmak anlamına gelmektedir."
BELÇİKALI BAKAN NE DEMİŞTİ?
Belçika İltica ve Göçten Sorumlu Devlet Bakanı Sami Mehdi, artan Taliban şiddeti nedeniyle Afgan mülteci akını öncesinde AB “Türkiye Anlaşmasının” Afganları da kapsayacak şekilde genişletilmesi çağrısında bulundu.
Mehdi "Diğer AB ülkeleriyle birlikte Avrupa Komisyonu'na bir mektup yazdık. Endişelerimizi dile getirdik ve gelecekte mülteci akınlarıyla başa çıkmak için yeni yönergeler sunulmasını istedik" dedi.
Bu konunun Avrupa düzeyinde ele alınması gerekecek olsa da, Bakan Mehdi Suriyeli mülteciler için halihazırda mevcut olan “Türkiye Anlaşması”nın Afgan mültecileri de kapsayacak şekilde genişletilmesini öneriyor. Flaman medyasına konuşan Mehdi şunları söyledi:
“Önce bu insanlar bölgede hoş karşılanmalı. Bunun için de savaştan kaçan göçmenlere yakın çevrede koruma sağlanması önemlidir. Türkiye'yi Afganlar için güvenli bir üçüncü ülke haline getirmek, göç akışlarını yönetmemize yardımcı olacaktır. Türkiye Anlaşması, Türkiye'ye sığınan ve daha sonra sağlam mülteci statüsü alan Suriyelilere daha iyi koruma sunmamızı sağlıyor. Yeterli korumadan faydalanabilmeleri için bu anlaşmanın Avrupa düzeyinde Afgan mültecilere nasıl genişletilebileceğini araştırmalıyız”
Genişletmekten kasıt ek ödeme mi olacak?
Kısa süre önce konuyla ilgili Euronews Türkçe'ye konuşan Avrupa Komisyonu'ndan kaynaklar hali hazırda uzlaşılmış olan 3,5 milyar euroluk yeni göçmen yardımı paketinin sadece Suriyeliler için değil tüm sığınmacıları kapsadığını ve sivil toplum kuruluşlarının bunu proje bazlı olarak Türkiye'deki tüm göçmenler için kullanabileceğini belirtmişti.
Bu nedenle de Afganistan ve komşusu İran için hazırlanan destek paketine Türkiye'nin dahil edilmesi veya Türkiye için ek ödenek çıkarılmasının şimdilik konuşulmadığı aktarılmıştı.
Eğer AB'ye göre yapılan anlaşma hali hazırda Afgan göçmenleri de kapsıyorsa bu durumda Belçikalı bakanın teklifinin hayata geçirilmesi halinde bu sadece ek ödeme yapılması anlamına gelebillir."
