(NEW YORK)  UNICEF tarafından yapılan açıklamada yeni yılın ilk gününde yaklaşık 386 bin çocuğun doğacağı belirtildi. Bu çocukların yüzde 90´ından fazlası daha az gelişmiş bölgelerde dünyaya gelecek.

2018 yılının ilk bebeği büyük olasılıkla Kiribati´nin Christmas Adasında, son bebeği ise ABD´de doğmuş olacak? Küresel ölçekte bakıldığında bu doğumların yarısından fazlası dokuz ülkede gerçekleşecek:

• Hindistan ? 69.070
• Çin ? 44.760
• Nijerya ? 20.210
• Pakistan ? 14.910
• Endonezya ? 13.370
• ABD? 11.280
• Kongo Demokratik Cumhuriyeti? 9.400
• Etiyopya ? 9.020
• Bangladeş ? 8.370

Yeni doğan pek çok bebek yaşarken kimileri ilk günü bile tamamlayamayacak. 2016 yılında, günlük tahminen 2.600 çocuk hayata gözlerini açarken, bu bebekler doğduktan sonraki ilk 24 saat içinde yaşamını yitirdi. 2 milyon yeni doğan için de ilk hafta aynı zamanda yaşamın son haftası oldu. Hepsi birlikte alındığında 2,6 milyon çocuk doğumu izleyen ilk bir ay içinde öldü. Bu çocukların yüzde 80´inden fazlası prematüre doğum, doğum komplikasyonları, sepsis ve zatüre gibi önlenebilir ve tedavi edilebilir nedenler yüzünden yaşamını yitirdi.

UNICEF Sağlık Bölümü Şefi Stefan Peterson: ?Bu yeni yılda UNICEF´in kararı her çocuğa bir saatten, bir günden, bir aydan daha fazlasını vermek. Hükümetlere ve ortaklara, geçerliliği kanıtlanmış, maliyeti düşük çözümlerle milyonlarca çocuğun yaşamını kurtarma uğraşına katılmaları çağrısında bulunuyoruz.?

Geçtiğimiz iki on yılda dünya çocuk yaşatma alanında daha önce görülmemiş bir ilerlemeye tanık olmuş, beş yaşına gelemeden ölen çocuk sayısı yarı yarıya azalarak 2016 yılında 5,6 milyona düşmüştür. Ne var ki, bu kazanımlara rağmen yeni doğanlarda sağlanan ilerleme daha yavaştır. İlk bir ay içinde yaşamını yitiren çocuklar beş yaşından küçük çocuk ölümlerinin yüzde 46´sını oluşturmaktadır.

Gelecek ay UNICEF her anne ve her yeni doğan için maliyetine katlanılabilir ve kaliteli sağlık çözümleri talep eden ve bunun gereğini yapan küresel bir kampanya olarak Her Çocuk Hayatta girişimini başlatacak. Kampanya kapsamında öngörülenler arasında sağlık tesislerine sürekli temiz su ve elektrik sağlanması, doğumların vasıflı bir kişi nezaretinde gerçekleşmesi, göbek bağının dezenfekte edilmesi, bebeğin doğumu izleyen ilk saat içinde anne sütüyle beslenmesi, anne ve bebeği arasında tensel temas sağlanması yer almaktadır.

Peterson sözlerini şöyle sürdürdü:

 ?Şimdi, dünyaya yeni gelen tüm çocukların 22´inci yüzyılı görme fırsatı bulmaları gereken bir döneme giriyoruz. Ancak ne yazık ki bu yıl dünyaya gelen çocukların hemen hemen yarısı bu fırsatı bulamayacak. Ocak 2018´de İsveç´te dünyaya gelen bir çocuk büyük olasılıkla 2100 yılına kadar yaşarken Somali´de doğan bir çocuğun 2075 yılını görmesi düşük bir olasılıktır.?