Cumali KARATAŞ


TÜRK SANAT MÜZİĞİNDE 70 YIL…

USTALARIN USTASI MUSTAFA SAĞYAŞAR


125 kırkbeşlik plak, 10 taş plak ve 10 uzunçalar yapıp, “Karam” ve “Sabret Gönül” gibi şarkılarla simgeleştiği 100 kadar şarkıyı tanıtan, Devlet Sanatçısı Mustafa Sağyaşar; korolar yönetip, besteler yapmaktan öte, şarkıları halka sevdiren ünlü bir Türk Sanat Müziği Ses Sanatçısı olarak, Adana Halkevi’nden TRT sanatçılığına kadar sürdürdüğü Türk Sanat Müziği aktif müzik yaşamının 70. yılını Adana Büyükşehir Belediyesi’nin gerçekleştirdiği özel bir konserle Adana’da kutlandı.

Pandemi özgürlüğünün tadını çıkaran Adanalılar, başkanları Zeydan Karalar’la birlikte Mustafa Sağyaşar’ını sağ, yaşarken bağrına basmanın, onunla aynı şarkıların notalarında dolaşmanın doyasıya keyfini çıkardılar. Ona yapılan jest 70 yıldır koşturduğu Türk Sanat Müziği maratonunun, memleketi olan Adana durağının bir onur kabulü olan sanat gecesinde beklenen buluşmaydı… Bir an onun öğrencisi oldular; sanattan, müzikten birkaç yıl ayrı düştükleri biriktirilmiş anların hayfını ezgilerin doruklarından zevkle haykırdılar, susmadılar, susturulamadılar… Tablo işte böylesine güzeldi. Gerçi başka da sanat geceleri olmuştu, kıtalar arasına kadar nice şahşahalı konserlerin anlamlı güzelliklerini yaşamıştı ustaların ustası Mustafa Sağyaşar ama kendi memleketinde bu güzelliği yaşamak bambaşka bir duyguydu ki o nedenle de çok mutluydu…

*HALKEVİ’NDEN ANKARA RADYOSU’NA

Galip Ongül’ün tabelacı dükkânında Galip Ongül, Ali Bakır, Tevfik Özşahin ve Mahmut Soyarslanlarla birlikte başladığı müzik hayatını, Adana müzik ve sanat tarihinde özel bir yeri olan Halkevi Müzik Derneği’nde sürdürmüştü; yıl:1946. Daha 19 yaşlarında lise terk bir genç radyo yollarına düşerken, babası: ”Kazanırsan Allah selamet versin, kazanamazsan bu eve dönüş yok” koşulunu karşısına diktiğinde, o kendisi için tek seçenek olan kazanmayı seçerek, Ankara Radyosu’na girme başarısını göstermiş;  o yıllarda, müziğe önemli katkıları olan Aziz Şenses, Türk Halk Müziği’ni tanıtırken, kendisi de 70 yıl sürecek Türk Sanat Müziği’nin elçilik görevini o genç yaşlarda üstlenerek, radyodan, gazino sahnelerine, plak stüdyolarına bir müzik aşkıyla esip duracaktı. Öyle ki, müziğin o çalkalanan duygu fırtınalarında sadece üç beste yapma özverisiyle yetinecek; adı duyulmadık bestekârları zirveye taşıyan şarkıları halka sevdirme güzelliğini bir müzik huyu haline getirecekti.

Ankara Radyosu’na (1951) girip,  1971 yılında İstanbul Radyosu’na  geçen Mustafa Sağyaşar; ses sanatçısı, koro şefi, repertuar kurulu üyeliği ve icra denetim kurulu üyelikleri gibi görevlerde bulunduğu TRT’den 1999 yılında emekli oldu. Daha sonra Müjdat Gezen Sanat Merkezi Türk Sanat Müziği Bölüm Başkanı olan ve Kız Kulesi TSM Korosu ile İstanbul Tapu Kadastrolular TSM Koroları şefliklerini yürüten Mustafa Sağyaşar, Kız Lisesi Korosu’nu çalıştırmış. TRT’nin Danışma Kurullarında görev almış… 17 yıl Alaeddin Yavaşça başkanlığındaki Repertuar Kurulu üyeliğinde bulunmuş. İstanbul Radyosu’nda ilk sınavlı şeflik kazanarak, 25 yıl çeşitli topluluklar yönetmiş. 13 yıl ara ara İcra Denetim Kurulu üyeliğinde bulunmuş. MİYORBİR’de (MüzikYorumcuları Meslek Birliği)  dört yıldır Haysiyet Divanı Üyesi ve Başkanı olan olan Mustafa Sağyaşar’ın: “Aşkımı bir anlasan gözlerime baksan da.”, ”Ben vefasız birinin hasretini çekerim.”  ve beste ve güftesi kendisine ait olan uşşak makamındaki ”Gülen yüzün, hoş sözün beni sana bağladı.” adlı üç eseri TRT repertuvarında bulunan Sağyaşar; 1998 yılında Kültür Bakanlığı tarafından Devlet Sanatçısı ünvanı verildi.             

*ŞARKILAR, KONSERLER, PLAKLAR

Sayın Mustafa Sağyaşar yıllar önce verdiği ve kitaba da geçen (Çukurova Söyleşileri) röportajında bu konuda şunları söyleyecekti bize: “Türk Müziği şarkılarını tanıtmayı beste yapmaya tercih ettim… Bu sahne çalışması, radyo ve plak çalışmalarımla birçok şarkıyı ben tanıttım… “Gün gelir de beni unutursun demiştin”, “Kederden mi neden bilmem”, “Kaçamazsın”, “Ben de aşk tükendi ateşim yanmaz”, “Ömrümce hep adım adım”, “Sensiz kalan gönlümde”, “Kalbimin sahibi sensin”, “Pişman olur da bir gün”, “Çatılmış kaşlarınla”, “Bir gün karşılaşırsak”, “Kader kime şikâyet edeyim”, “Bu akşam bütün meyhanelerini dolaştım İstanbul’un”, “Ne yeşili, ne siyahı, gözümde hep gözlerin var”, “Karam”, “Sabret gönül”, “Unutmadım seni ben”, “Ufacık tefeciksin”, “Kara gözlüm efkârlanma gül gayrı”, “Avuçlarımda hâlâ sıcaklığın var”, “O ağacın altını bilmem anıyor musun?,”, “Yıldızlı semâlardaki haşmet ne güzel şey”, “İçimdeki özlemi uyutamıyorum yâr”, “Kayboldum kaybolan yıllar içinde”, “Seni ne çok sevdiğimi söylesem de bilemezsin”, “Şu gönlümü yaralayan/Sizden biri”, “Gönül aşkınla gözyaşı dökmekten usandı artık”, “Saçların tarumar”, “Saçının tellerine gönlümü taktı kader”, “Şarkımı senin için yazdığımı bilseydin”, “Seni nasıl sevdim bunu bil ki”, “Beni kör kuyularda merdivensiz bıraktın”, “Cici kız”, “Belki bir sabah geleceksin”, “Nasıl geçti habersiz”, “Elbet bir gün buluşacağız.”, ”Sevgi dolu şu gönlüm bir kuş gibi kanatlı”, “Sevmekten Kim usanır” ve daha nice eski besteleri araştırdım, buldum, okudum ve kitlelere sevdirdim.”

 

*USTALARIN USTASI MUSTAFA SAĞYAŞAR

O günkü heyecan, bu günkü heyecandı, hiç eksilmemişti.. Bereketli toprakların nasıl edebiyatta Orhan Kemal, Yaşar Kemal, Muzaffer İzgü’sü; sinemada Yılmaz Güney’i, Yılmaz Duru’su,  İrfan Atasoy’u varsa; müzikte de Aziz Şenses’i, Can Etili’si, Mustafa Sağyaşar’ı vardı. Aslında tablo o kadar zengindi ki, özellikle her üç dalda eklenebilecek daha nice önemli isimler vardı biliyorsunuz. İşte ustaların ustası Mustafa Sağyaşar 1946’da çıktığı yolculuğun adeta okulluluğunu TRT ve gazinolarda sürdürmüş, sürdürürken de 125 adet  45’lik plak, 10 taş plak ve 10 uzunçalar yapıp, 400’ü aşkın eser yorumlamanın yanı sıra 100 kadar şarkının sevgisini kalplerden dudaklara kadar yazmıştı. Bu gün de burdaydı işte büyük sanatçı, özlediği, özlendiği sahnesinde vefalı hemşerilerinin 90 yaşındaki delikanlılığıyla bağrına bastığı müthiş bir performansla Adana sahnesindeki yerini almıştı… Ve konserde dikkati çeken bir şey, müthiş bir notistliğin sahnedeki yol göstericiliğiydi… Her ne kadar yeterince prova yapmayan usta sanatçı Sağyaşar, şarkıların makamınca notaları okuyarak sazlara yol göstermesi de ayrıca deneyimden kaynaklanan bir zarafet olsa gerekti.

 

*ZİRVEDE 70YIL

Adanalı ünlü ses sanatçısı Mustafa Sağyaşar, Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen 70. sanat yılı konserinde Ali Şenozan Konservatuvarı TSM korosu şefi Cevdet Cömertbay ve solist arkadaşları tarafından sunulan güzel bir giriş bölümünden sonra sahne aldığında “…kuliste konseri izledim, Cevdet kardeşimin çok güzel bir program hazırladığı da dikkatimden kaçmadı” vurgusunda bulundu

Müziğin ruhun gıdası olduğunu ifade eden Mustafa Sağyaşar, bununla ilgili bir Sivas konseri anısını dile getirdi… “Müzik ruhun gıdasıdır… Yıllar önce Sivas’a gittiğimde bu sözü söyledim. ‘Nasıl ruhun gıdasıdır” dediklerinde de yeniden tekrar ederek, o zaman bozuk gıda almayın, sağlığınıza dokunur” dedim. Eserlerin okunurken hiç bozulmaması gerektiğini belirterek, kendisinin de sanat hayatında buna harfiyen uyduğunu dile getiren Sağyaşar;  “22 yıl radyo icra kurulu başkanlığı yaptım. Eserleri hiç tahrip etmedim. Tahrip edenlere de izin vermedim. Bu eserleri böyle yapmayın derdim. Bozan vara da karşı çıkardım. Ben böyle Mustafa Sağyaşar oldum sayenizde” dedi.  “Güzel beste yapim demedim. Güzel şarkılar halka ulaşsın istedim. En az 90 şarkı çıkardım, tanıttım. Şimdi bunu kimse yapmıyor. Yapılması lazım.” Diyen Mustafa Sağyaşar; “70. Sanat yılımı sizlerle kutlamayı nasip bahşettiğiniz için teşekkür ederim” diyerek sözlerini tamamladı.

Konserin ilerleyen anlarında izleyicilerle bütünleşerek bir sohbet havası içerisinde sahnede şarkıları seslendiren ünlü TSM sanatçısı Mustafa Sağyaşar zaman zaman izleyicilerin katılımı ve tezahüratları arasında hıncahınç dolu olan salondaki 600 kişilik bir koronun sevgi gücünü de arkasına alarak şarkılarını söylüyordu. Adana’nın her geçen gün daha gelişip güzelleştiğini ifade eden sanatçı Sağyaşar; çocukluk günlerinin anılarına dönerek, Seyhan nehrinde yüzdükleri günlerden söz etti.  Başkan Zeydan Karalar’ın kendisinden söylemesini istediği ”Yalnız benim ol, el yüzüne bakma sakın sen” adlı şarkıyı da söyleyen Mustafa Sağyaşar; “Sensiz kalan gönlümde bil ki hayat virane” ve “Ömrümce hep adım adım” “Pişman olur da bir gün dönersen bana geri”, “Şarkımı senin için yazdığımı bilseydin”, Kalbimin sahibi sensin” adlı şarkılarını tanıttığı bestekâr İrfan Özbakır’ı nasıl meşhur ettiğini anlattı.

            Daha sonra bir sohbet havası içerisinde izleyicilerle bütünleşerek sahnede şarkıları seslendiren Türk sanat müziğinin büyük ustası Mustafa Sağyaşar Tanburi Cemil’in sengin semai şarkısıyla başladığı konseri zaman zaman izleyicilerin katılımı ve tezahüratları arasında sürerken söz alan Mustafa Sağyaşar: “Türkiye’nin en güzel şehirlerinden biri olarak kabul edilen Adana her gün biraz daha gelişiyor. Hele o baraj gölü… Eskiden biz çocukken Seyhan nehrinde yüzmek istediğimizde elbiselerimizi taşın üstüne koyardık. Polis alıp götürürdü. Çok güzel günlerdi o günler. Allah bize de güzel günler göstersin. Ülkemizde güzel günler yaşayalım” dedi. 

            Konser sürerken, Başkan Zeydan Karalar’ın müzikle ilgisine de değindikten sonra Sağyaşar; “Sayın Başkan benden şarkı istemiş. Bunlardan bir tanesi: ”Yalnız benim ol, el yüzüne bakma sakın sen” adlı şarkıyı söyledikten sonra konuşmasını sürdüren Mustafa Sağyaşar; “Şunu da söylemek isterim… Ben sahneye tek çıkıyorum ama tek değilim. Ben kendimi hep yarım hissederim, diğer yarım sizlersiniz” dedikten sonra Baki Duyarlar’ın rast şarkısı, “Ben küskünüm feleğe” adlı eseri yorumladı. Salonun karanlık olmasından dolayı da yakınarak, “İzleyicilerin yüzünü görmek isterim” diyen Mustafa Sağyaşar; Teoman Alpay’ın rast şarkısı olan “Sevmekten kim usanır” adlı şarkının ardından “Ömrümce hep adım adım” adlı şarkıyı söylerken anılara da girdi… “Rahmetli İrfan Özbakır, Sakarya Caddesi’nde açtığım plakçı dükkânına bir gün elinde koca çantasıyla çıkıp geldi. “Sana hayranım, sesine hayranım, seni buldum. Elimdeki koca çanta beste dolu, kimse okumuyor” dedi. Ben aldığım notalardan birkaçına bakarken hem mırıldanıyorum. ‘Ben hayret ediyorum nasıl nota okuyorsun’ dedi. Daha sonra, otelde kalan pencereyi açtığında kendi şarkılarını duyunca şaşırıyor. Hemen resepsiyonu arıyor, bir şarkı sesi duyduğunu, sesin nereden geldiğini sorduğunda tarif ediyorlar. Gençlik Parkı’nda assolist olarak konser verirken onun, “Sensiz kalan gönlümde bil ki hayat virane” ve “Ömrümce hep adım adım” adlı şarklarını okumuştum. Gelip beni kucakladı. “Ya sen nasıl adamsın, rüyamda görsem inanmazdım” dedi. Ben o iki şarkıyı plak yaptım. Türkiye o iki şarkıyla onu tanıdı. Daha sonra devam etti… “Pişman olur da bir gün dönersen bana geri”, “Şarkımı senin için yazdığımı bilseydin”, Kalbimin sahibi sensin”  gibi şarkılarla devam etti. İrfan Özbakır: ”Başıma bir devlet kuşu kondu” dedi. Tanınan bu şarkıları plak yapılırken ikisini bir plağa koydurmazdı. Plağın bir yüzünde tanınmış bir şarkısı vara, diğer yüzüne yeni bir şarkısını koydururdu. Böylece 40-50 şarkısı okundu. Bana: ”Senin hakkını ödeyemem” dedi. “Beni Türkiye’ye tanıttın.” 

            Konserin devam eden bölümünde “Gelin Ayşem” adlı türküyle giriş yapan Mustafa Sağyaşar; “Bu Aziz Şenses türkülerinden biridir. Onu burda anmak istedim. Halk müziğinin kıymetli sanatçılarından birdir. Nur içinde yatsın.” Demesinin ardından  “Yenice Yolları”nı okuduktan sonra “film müziği olarak yapılmış, segah başlayıp nihavent biter” dediği  “Dertliyim ruhuma hicranımı sardım da yine” şarkısı ile birlikte “Kimseye etmem şikâyet ağarım ben halime”, “Unutturamaz sen hiçbir şey” şarkılarını koro haline getirdiği izleyicilerle birlikte söyledikten sonra, izleyicilerden gelen yoğun istek üzerine, kendiyle özdeşen “Karam” adlı şarkıyı yine izleyicilerle beraber söylerken, Zeydan Bey’i de jüri başkanı olarak atadı!.

            Konser sonrası ise Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar tarafından kendisine plaket verildi… Sanatın eli öpüldüğüne inanmış olacak ki Zeydan Başkan, eşiyle birlikte geldiği sahnede çiçek verip, hiç erinmeden ustaların ustasının elini öpmüş, izdiham yaşanan konserde Adana sanatçısını ayakta alkışlamıştı. Uzun süreden beri böyle bir konseri gerçekleştirmeyi hep düşündüklerini belirten Zeydan Başkan: “Mustafa Abi bizi kırmadı geldi. Üç yıldan beri gerçekleştirmeyi düşündük.  Hatta Ali Şenozan’la da bunu konuştuk. Tam olacakken pandemi geldiğinden olmadı. Ben çok sevindim, sevenleriyle birlikte böyle bir konserin gerçekleştirdiğimiz için. Her yıl aramızda olsun. İnşallah 100. Yılını da kutlarım. Daha, Adana için çok şeyler yapacağız. Önümüzde Everest tepesi var aşacağız, aşacağız.” Dedi. Daha sonra söz alan usta sanatçı Mustafa Sağyaşar: “Övünmek için değil gerçeğini söylüyorum, benim aldığım kadar kimse ödül almadı. Aldığım ödüller evimin en güzel köşesini süslüyor. Özellikle doğup büyüdüğüm yer olan Adana’dan aldıklarımın bunların içinde çok ayrı bir yeri var. Bunu hak etmem nedeniyle bana verdikleri için teşekkür ediyorum” dedi.

 

YAZARLAR

  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • Pazar 25.4 ° / 14.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 25.6 ° / 13 ° Güneşli
  • BIST 100

    9693,46%1,77
  • DOLAR

    32,58% 0,35
  • EURO

    34,75% 0,10
  • GRAM ALTIN

    2507,64% 0,95
  • Ç. ALTIN

    4181,01% 0,22