Ülkemizin yetiştirdiği en değerli iktisatçı ve planlamacılarından olan, Devlet İstatistik Enstitüsü’nde ve Ortadoğu Amme İdaresi Enstitüsü’nde uzun yıllar görev yapan Tevfik Çavdar Hocamızı,bundan on yıl öce 15 Ekim 2012 de sonsuzluğa uğurladık.Çok çalışkan bir araştırmacı ve üretken bir düşünce insanı olan Tevfik Hoca aramızdan ayrıldığında, her biri baş yapıt niteliğinde 20’nin üzerinde eser bırakmıştı. “Türkiye Demokrasi Tarihi,Türkiye Ekonomisinin Tarihi,Türkiye’de Liberalizm,Örgüt Ustası Talat Paşa, Bir İnkılabın Günbatımı ve Türkiye’nin Yüzyılına Romanın Tanıklığı’’nı bugün de okunması gereken başlıca eserleri arasında sayabiliriz.
Tarih,edebiyat,sanat alanında da yazıları ve yapıtları olan hocamız,son ana kadar yazmaya ve üretmeye devam etmiştir.1 Ekim 2012’de köşesinde “Geldiğimiz nokta “nefret”i doğallaştırılmış,bir “cahiliye” dönemidir…ve de kök salmakta, derinleşmektedir.” diye yazan Tevfik Çavdar hocanın son yazısı ise ölüm günü olan 15 Ekim’de ‘’Cinayeti görmek’’ başlığıyla yine Sol Haber Portal daki köşesinde yayınlanmıştı.Hoca bu son yazısını şu çarpıcı cümleyle bitirmişti: “Ülkemin,halkımın çevresinde nitelikleri kendinden menkul bir ‘ifritler dansı’ uygulanıyor”
Tevfik Hoca,her şeyden önce bir işçi ve emekçi dostuydu. Yıllarca sendikalarda danışmanlık ve eğiticilik yapmıştı. Tevfik Çavdar Hocanın siyasette de çok büyük emeği vardı.Erdal İnönü’nün Genel Başkanlığı döneminde Sodep Merkez Karar ve Yönetim Kurulu üyesi idi.Halkçı Parti, Sodep birleşmesi üzerine oluşan SHP’de de Genel Başkan Yardımcılığı yapmış ve Parti programının hazırlanmasına çok önemli katkılarda bulunmuştu. O dönemin Genel Başkanları olan rahmetli Erdal İnönü de, Aydın Güven Gürkan da hocayı çok severlerdi hatta Gürkan, hocaya ‘’Örgüt Ustası Tevfik Çavdar’’ diye takılırdı.
Ben,daha önce eserlerinden tanıdığım Tevfik Hoca ile, Sodep Adana İl Başkanlığım döneminde tanışma olanağı buldum ve dostluğumuz pekişti. Sodep,SHP ve CHP İl Başkanlığım döneminde, özellikle emek kesimine dönük etkinliklerimizin başlıca konuğuydu.Hoca çok güzel konuşur ve sözlerine ‘’Selam Adana’ya,selam Çukurova’ya, selam Türkiye işçi sınıfına’’ diye başlar ve salon alkıştan yıkılırdı.
Tevfik Hocanın,Adana sevgisinin bir nedeni de demiryolcu olan babasının görevi nedeniyle liseyi Adana’da okuması ve Adana Erkek Lisesi’nden mezun olmasıydı.Sevgili eşi ve can yoldaşı değerli Özden hanımın babasının da demiryolcu olması ve aynı tarihlerde Adana’da görevli bulunması nedeniyle, Adana’da tanışarak evlenmiş olduklarını Gamze Erbil’in hazırlayıp yayımladığı ‘’Tevfik Çavdar Kitabı’’ ndan biliyoruz. Telefonla her aradığında, benim de yakından tanıdığım bazı lise arkadaşlarını,demiryolcuların kurduğu Adana Demirspor’u ve Adana’nın yüzyıllık Milli Mücadele gazetesi Yeni Adana’yı mutlaka sorardı.
Parlamentoda bulunduğum 2002-2007 döneminde de,hepsi hocanın dostları olan milletvekili arkadaşlarımız, Yakup Kepenek,Kemal Anadol, Cevdet Selvi,Mustafa Gazalcı, İzzet Çetin ve Hakkı Ülkü’nün katılımıyla zaman zaman bir araya gelir ve ülke sorunlarıyla ilgili hocamın değerli görüş ve düşüncelerini dinler, doyumsuz sohbetlerini paylaşırdık.
Halen,güncel olan yazıları ve yapıtlarıyla yolumuzu aydınlatmaya devam eden Tevfik Çavdar Hocamızı, 10.ölüm yıldönümünde sevgi,saygı ve özlemle anıyorum.
