BAKIŞ AÇISI/SAFTER ÇEVİRGEN


SANATÇI NURİ GÖKAŞAN İLE TİYATRO, SİNEMA ÜZERİNE BİR SÖYLEŞİ


Tiyatro. Dili, söylemi, kostümü, edebi derinliği, kapsayıcılığı ve eleştirel gücüyle, insanlığın ortak olgusu. İnsanı, insanla anlamanın en etkili yolu. Bugün tiyatrodan bahsedelim istedim. Tiyatro'dan bahsetmek içinse tiyatroyu sırtlamış, taşımış ve hâlâ sahnelerde eserleri göz göze seyirciye aktaran bir sanat çınarıyla bir araya geldik. 54 yıldır sahnelerde olan çok kıymetli Nuri Gökaşan....

Bakış Açısı’nda kendisiyle çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Kendisi 1950 Ankara doğumlu. Ankara’da İktisadi Ticari İlimler Akademisi Gazetecilik ve Halkla İlişkiler Yüksek Okulu’nun Radyo TV Bölümü’nden mezunu. Oyunculuk, yönetmenlik, oyun yazarlığı, seslendirme, spikerlik derken ortaya muazzam, sanat dolu Nuri Gökaşan çıkıyor.

Safter Çevirgen: Ömrünün büyük bir kısmı sahnede geçmiş bir oyuncu olarak tiyatroyu nasıl tanımlarsınız?

Nuri Gökaşan - Ben tiyatroya çok genç yaşta başladım. 19 yaşında sahne üstündeyim. Yaş oldu 73..hesabı siz yapın. Hem oynadım, hem oyun yönettim, hem de oyunlar yazdım. Ve fakat Tiyatroya diğer mesleklerden farklı bir misyon hiç bir zaman yüklemedim. Benim tiyatro sanatım, benim işim, diğer mesleklerden daha mühim, daha makbul daha gösterişli hiç bir zaman olmadı. İnsanı iyileştiren bir doktordan, hayata insan yetiştiren bir öğretmenden, viyadük inşa eden bir mühendisten ya da kömür çıkaran bir madenciden daha önemli görmedim işimi. Hep bir emekçi olarak hissettim kendimi. Amma yaratılmış var edilmiş bir eser, bir ressamın elinden resim, bir yontucunun elinden heykel, edebiyatçının eserini ve bir şairin dilinden mısralar ortaya döküldüğünde ne kadar kıymetli ve saygınsa, tiyatro sanatım ve emeğimle öyle saygı ve itibar gördüm.

Safter Çevirgen - Tiyatro seyirci için bir rehabilite aracıdır diye düşünüyorum. Peki, oyuncu için ne tür bir hazdan bahsedebiliriz?

Nuri Gökaşan - Değerli dost, çok doğru düşünüp dile getirmişsiniz... Tiyatro seyirci için gerçekten bir rehabilite aracıdır. Tiyatro seyircisi sahnede adını koyamadığı sorunlarının açıldığı konu edildiği belki de kendi haklılığının kanıtlandığı oyunları izlediğinde rahatlar, insanın dert ettiği bir probleminin sahnede çözüme kavuştuğunu doğrulandığını görmesi şifa değilse nedir? Kaldı ki sadece sorunlar değil. Özlemler, aidiyetler, gülmeceler, meraklar, aşklar, benzeri bir sürü iyileştirici etmen seyirciyi kavrar mutlu kılar. Oyuncu ise, buna vesile olduğu için kıvanır, oyun…

Safter Çevirgen - Tiyatronun tarafsız olduğu gibi, eleştirel ve tespit yapan bir yapısı da vardır. Tiyatronun eleştiri kabiliyeti hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Nuri Gökaşan - Tiyatro iyiyi doğruyu güzeli haklıyı arar ve sorgular,  irdeler. Bu kavramlar her insanın, her toplumun ihtiyaç duyduğu kavramlardır. Üstelik bireysel ve toplumsal gelişmenin önünü açar. Her türlü otoritenin, (aile, okul, yerel yönetim, iktidar, devlet) haksızlığına, hukuksuzluğuna baskılarına direnmek, tepki vermek, gelişmenin aydınlanmanın öncüsü olur. Tiyatro gerçek yüzüyle işte bu enstrümanlardan biridir ve kendine yardımcı birçok disiplini içinde barındırabilir.

Gelişmeye aydınlanmaya el veren edebiyat, sinema, yazılı ve görsel medya gibi, eleştiri gücü yüksek araçları, rahatlıkla tiyatro kullanır. İşte iyiyi güzeli hak ve hukuku arayan sorgulayan diğer disiplinlerle içli dışlı olabildiğinden tiyatronun eleştiri kabiliyeti artar.

Safter Çevirgen - Tiyatro ile televizyon arasındaki ilişki hakkında neler söylemek isterseniz?

Nuri Gökaşan - Televizyon, tiyatrodan çok sonra ortaya çıkmış bir yapıdır. İnsanlığa, toplum hayatına, eğitim, öğrenim ve eğlence amaçlı hizmet verir. Bu hizmeti verebilmek için de bazı araçları elinin altında tutar, haber kaynakları gazeteler, araştırmacı yazarların yapıtları, belgesel kurucular, spor ve sanat icracıları, politikacılar sivil kitle örgütleri vesaire kuruluşlar gibi, tiyatro da televizyona hizmet verir, televizyon yapımlarında hem oyuncu kullanımı, hem bu yapımların yönetimi ve seslendirilmesinde de tiyatro, televizyon için çok değerli bir kaynaktır.

Tiyatro içinse televizyonun önemi, tiyatro oyunlarının

duyurulması, tanıtılması ve sanatçılarının takip edilmesi anlamın da çok ciddi bir değer taşır. Tiyatro ve televizyon arasında böyle karşılıklı birbirini besleyen bir ilişkiden söz etmek mümkün.

Safter Çevirgen - Film sanatı üzerine konuşan hemen herkes, bu sanatın, malzemesinin, tekniği bakımından fotoğrafın, mizansen, oyunculuk ve “hikâyeleme” açısından tiyatronun bir devamı olduğunu söyler. Hakikaten böyle midir?

Nuri Gökaşan - Film sanatı 7. Sanat olarak nitelendirilir, ancak geçmişi tiyatro sanatı kadar eski değildir, hatta çok yeni bir sanat akımı olarak değerlendirilebilir, tüm dünyada 120-130 yıllık bir mazisi vardır.

Fotoğrafın gelişmesiyle sinema da gelişmiştir, ilk filmler belgelemek, zamanın tanığı olmak amaçlı dokümanter olarak çekilmiştir. Propaganda amaçlı çekilenler de olsa da, insanoğlu yine anlatma iç güdüsüne sinemada da uymuş, önce sessiz konulu, daha sonra da sesli konulu filmlerle anlatma iştiyakını gidermiştir.

Safter Çevirgen - Tiyatronun tarafsız olduğu gibi, eleştirel ve tespit yapan bir yapısı da vardır. Tiyatronun eleştiri kabiliyeti hakkında düşüncelerinizi sormak isterim.

Nuri Gökaşan - Tiyatro iyiyi doğruyu güzeli haklıyı arar ve sorgular, irdeler. Bu kavramlar her insanın, her toplumun ihtiyaç duyduğu kavramlardır. Üstelik bireysel ve toplumsal gelişmenin önünü açar. Her türlü otoritenin, (aile,

okul, yerel yönetim, iktidar, devlet) haksızlığına, hukuksuzluğuna baskılarına direnmek, tepki vermek, gelişmenin aydınlanmanın öncüsü olur. Tiyatro gerçek yüzüyle işte bu enstrümanlardan biridir, ve kendine yardımcı bir çok disiplini içinde barındırabilir. Gelişmeye aydınlanmaya el veren edebiyat, sinema, yazılı ve görsel medya gibi, eleştiri gücü yüksek araçları, rahatlıkla tiyatro kullanır. İşte iyiyi güzeli hak ve hukuku  arayan sorgulayan  diğer disiplinlerle içli dışlı olabildiğinden tiyatronun eleştiri kabiliyeti artar.

Safter Çevirgen-Sevgili Nuri Gökaşan, şu an Sivrihisar'da devam eden Gönül Dağı dizisindeki rolü nedeniyle ve turne nedeniyle Ağaçlar Ayakta Ölür oyunuyla yoğun bir tempoyla sanat yaşamını sürdürmekte. Bu yoğun tempoda bizlere zaman ayırıp sanat yaşamını bizlerle paylaştığı için kendisine Gazetemiz Yeni Adana  adına ve şahsım olarak teşekkür ediyorum.

Atilla Boyla
11.04.2023 16:20:20
Çok degerli, cok sevdigim koca yurekli arkadasimin yorumlarina hayranim. Insallah daha guzel gunlerde beraber olup hayati yad ederiz birlikte yine.

YAZARLAR

  • Cuma 24.9 ° / 15.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • Pazar 25.4 ° / 14.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • BIST 100

    9548,57%0,19
  • DOLAR

    32,49% 0,16
  • EURO

    34,80% 0,25
  • GRAM ALTIN

    2487,88% 1,05
  • Ç. ALTIN

    4157,48% -1,05