Birey, duygularını ve düşünceleri ve becerilerinin büyük bir kısmını sanata yansıtmaktadır. Sanatın, estetiğin ve insanın değerlerinin birleşimi sonucu oluştuğunu söyleyebiliriz.
Sanatsal faaliyetler, bireyin bedensel ve zihinsel olarak dinlenebileceği rahatlayabileceği bir aktivitedir. Beden ve zihin birbirinden ayrılmaz bir bütündür. Sanat hem bedensel hem zihinsel rahatsızlıklar için son derece önemlidir.
Sanatın özellikle mutluluk duygumuza etkisini olduğunu söyleyebiliriz.
·Öfke, acı gibi olumsuz duyguları ifade ederken ve dışarıya aktarırken zararlı olarak değil de sanat ile ifade edebilmek ve aktarabilmek önem taşımaktadır.
Özetle; sanat ve psikoloji birbirinden ayrılmaz bir bütündür. Sanat ve psikoloji alanları birleşerek Sanat Psikolojisi disiplininin ortaya çıkması da bunu kanıtlar niteliktedir.
Psikolog Meryem Tekin Turhan'a göre;
Bireyler yaşamları boyunca kendi içsel süreçlerini dışa vurmanın birçok yolunu kullanmışlardır. Kişinin kendini keşfetmesi ve elde ettiği bu bilgileri dış dünyaya sunması İçin sanatı kullanması hiç de şaşırtıcı değildir. Erken çocukluk döneminden duyu bütünlemeyi destekleme çalışmaları boya kalem fırça vb. sanatın ortaya koyulduğu araçlarla sağlamaktayız. Son yıllarda ülkemizde (2000'li yılların başından itibaren) sanat terapisi ruhsal bozuklukların tedavisinde kullanılmaya başlanmıştır. Birçok danışan sanatı yeni bir dil olarak sunar bizlere. İç gerçekliğiyle dış dünya arasında köprü olur bu dil.