Şimdi yerinde otel bulunan emekliler kahvehanesi denilen yerde otururken, rahmetli Selçuk abim geldi ve bana dönerek “ Yaşar abimle, Yıldır abi bizdeler seni istediler.” deyince kalktık Kazım Sızlı’nın , Belediye başkanı Ali Sepici sayesinde hoop diye kudurduğu petrol istasyonunun üst bölümündeki evlerine gittik! Ev merhum Ahmet Remzi YÜREĞİR’in kız kardeşinin oğlu Hüseyin dededen kalmıştı.
Selçuk abim her türlü malzemeyi almış,evdeki döküm sobada meşe odunu gürül gürül yanıyor.
Mutfakta Selçuk abime yardım ettim. Masayı kurduk ve başladık siyasetten konuşmaya. Ben üç büyüğüme dönerek” İsmet İNÖNÜ çok partili sisteme geçmekle hata yaptı. Çok partili sistemi ilk önce Gazi Paşa denemiş , fakat hayal kırıklığına uğramıştır. Kurulan Terakkiperver Cumhuriyet Partisinin ileri gelenleri nereye gitse yeşil bayrakla karşılanıyorlardı. İsmet İNÖNÜ’nün bundan ders çıkarması gerekirken çıkaramadı. Çünkü çok partili sistem, altyapı ve kültür birikimi ister!” dedim ve devam ettim. “ Bizim milletimiz seçimi sandıktan çıkan oy sayısı sanır.Halbuki demokrasi dediğimiz şey çoğulculuktur, çoğunlukçuluk değildir!”
Demokrasi dediğimiz yönetim şekli, ünlü matematikçimiz Cahit ARF’ın dediği “Türkiye’deki demokrasi,bırakın Matematik demokrasisini ,aritmetik demokrasisi bile değildir!” Cahit ARF bunu 1957 yılında söylemiştir.
Selçuk abim kalktı, yanıma gelip yanaklarımdan öptü. Yıldır Babayla ,Yaşar abim “ Gel kadehleri tokuşturalım!” deyince kadehleri tokuşturduk.
İçimde halen yarayan bir kanadır. Bu üç Kemalist’le bir türlü helalleşemedim! Saygıyla anıyorum.
Evde kalın,
Sağlıcakla kalın.
