Ne değişti

6 Şubattan itibaren gündemimiz deprem…
Binlerce canımız gitti. Kaybettiğimiz vatandaşlarımızın sayılarının daha nerelere çıkacağını tahmin bile edemiyoruz. Aileler yok oldu. Ocaklar söndü. Şehirler haritadan tabiri caizse silindi.
Adı üzerinde asrın felaketi…
Ülkemiz maalesef asrın felaketini yaşıyor. Koca koca binalar yıkıldı gitti. Birçoğu da ağır hasar aldığı için yıkılacak.
Haberlerde gördüğümüz bir görüntü de depremin değil, binanın öldürdüğü gerçeğini apaçık bir şekilde ortaya koydu. Bir tabak çanak mağazasında bırakın binanın yıkılmasını tabaklar yerlerinden dahi oynamamış. Etraftaki tüm binalar tuzla buz olmuşken o mağazada her şey yerli yerinde duruyordu.
Peki bu nasıl oluyordu?
O binayı yapan müteahhide ulaşan habercilere müteahhidin verdiği cevap; ‘Her şeyi olması gerektiği gibi yaptım’ olmuştu.
Evet bu kadar basitti aslında. Eğer ki her şey olması gerektiği gibi olsaydı bütün bu yaşananlar yaşanmayacaktı. O ocaklar sönmeyecek, aileler yok olup gitmeyecekti.
Eğer ki herkes müteahhit olmasaydı, sadece rant, kar değil de insan canı, güvenliği ön planda olsaydı bu kabus yaşanmayacaktı. Ama olmadı…
Size bir örnek… Adana’nın gelişen yeri Sarıçam… Koca koca devasa binalar… Çatalan yolu üzerinde kurban bayramı zamanında kurbanlıkların konulduğu yere şuanda devasa bir bina yapılıyor. Aslında oraya 10 yıl öncesine kadar 2 kat maksimum 2 buçuk kata izin veriliyordu. İmarı bu şekilde planlanmıştı. Üzerine asla izin verilmiyordu.
Zaten o inşaatın hemen kıyısından itibaren mahalle içine baktığınızda 2 buçuk katın üzerinde bina göremezsiniz.
Toprak aynı toprak… mekan aynı mekan… 10 yıl öncesine kadar sayın yetkililer size söylüyorum oralara 2 buçuk kat izin veriyordunuz da 10 yılda ne oldu arkadaş? Toprak toprak mı doğurdu da güçlendi? Yoksa toprak, zemin aynı olmasına aynı da rant mı arttı.
Çok merak ediyorum ne değişti. Umarız bir yetkili okur da cevap verme gereği duyar hepimiz de aydınlanmış oluruz.