Bundan yıllar önce, köylerimize düşman girince, büyüklerimiz ne yapacağını şaşırırmış;çoluk çocuk, yaşlı, kadın kim varsa, hepsini dağlara kaçırıp, mağaralara saklarlarmış.
Daha sonra bir arayagelerek, başlamışlar düşmanla savaşmaya. Mustafa Kemal; diğer büyüklerimiz ve de silah arkadaşları, 19 Mayıs’ta Samsun’a gelmişler. Birlikte; Havza, Amasya, Erzurum, Sivas’ı dolaşmışlar. Aldıkları bir kararla, Ankara’yı mesken tutmuşlar.
Ankara’da Meclis açılmış. Mustafa Kemal açılan bu ilk Meclise başkan seçilmiş.
Düşmanla savaşmak için, ordularının başına geçmiş. Başlamış bir Kurtuluş Savaşı. Düşman yenilip kaçarken, her yeri ateşe vermiş, yakıp yıkmış. Onları kovalayan askerlerimiz, Dokuz Eylül’de İzmir’e girmiş.
Kurtuluş Savaşı ile vatan toprağı düşman askerinden temizlenince karşı taraf yenildiğini kabul etmiş.
Lozan’da toplanarak, bir antlaşma imzalanmış. Bu antlaşma ile Misak-ı Milli sınırlarımız çizilmiş. Yeni bir devlet kuran Mustafa Kemal ve arkadaşları, kurdukları bu devletin adını da; ‘’Türkiye Cumhuriyeti Devleti’’ koymuşlar.
İşte bu bizim, kısacık hikâyemiz…
