SANİYE VİLDAN GÜZEL - İNADINA ŞİİR


"GÖKYÜZÜNÜN YARISINI KADINLAR AYAKTA TUTAR." 

 -ÇİN ATASÖZÜ


"GÖKYÜZÜNÜN YARISINI KADINLAR AYAKTA TUTAR." 

                                                                 -ÇİN ATASÖZÜ

EKSİK YAPI

"Bu hem beyaz hem erkek, şaşma gözlerinle

Bu hem kara hem kadın, şaşma

Tümsü olurlar bir beyaz bir kara

Yadsırlar eksik çatılarını ne kadar görmezler"  -GÜLTEN AKIN

 

Kadın ve erkek... Kadın ve erkek, siyah ve beyaz gibi zıttırlar. Bir türlü tüm olamazlar; olsa olsa "tümsü" olurlar, "tüm gibi"...

Kadın ve erkek arasındaki farklılık bir türlü kapanmaz. Biri "ben", diğeri "öteki"dir. Ben, erkektir; öteki de kadın... "Ben", ben dedikçe; ötekinin bireyselleşmesi, özgürleşmesi hiç mümkün değildir. Ötekiler; hep kuşatılmışlık, bunaltı içinde kimliksiz yaşarlar.

Çıkar yol nedir? Ben, biz olmalı; tümsü değil tüm olmalı...

 

Her gün gazetelerde, televizyonlarda zulme uğrayan kadınların, aile içi şiiddetin en can acıtan hattâ yakan olaylarını okuyoruz, izliyoruz. Onların kurtuluşu için, özgürleşmeleri için verilen çabaları arttırmalıyız. Direnç göstermelerine yardımcı olmalıyız. Onların yaşam öykülerini öğrenmeli, onları unutmamalıyız; öykülerine kör, sağır, dilsiz gibi eski deyişle "lâl ü ebkem" olmamalıyız. Gerçi konuşmakla/ yazmakla da geçmiyor acılar ama konuşmaz, yazmazsak ve gündemde tutmazsak, bedelini daha ağır öderiz. O zaman umut olmaz, cehalet sürer gider. 

 

Gülten Akın, yıllar önce başlatmış bu savaşı; kadınların "insan olma", "insandan sayılma" savaşıdır bu...

KESTİM KARA SAÇLARIMI

Uzaktı dön yakındı dön çevreydi dön

Yasaktı yasaydı töreydi dön

İçinde dışında yanında değilim

İçim ayıp dışım geçim sol yanım sevgi

Bu nasıl yaşamaydı dön

 

Onlarsız olmazdı, taşımam gerekti, kullanmam gerekti

 

Tutsak ve kibirli -ne gülünç-  

Gözleri gittikçe iri gittikçe çekilmez

İçimde gittikçe bunaltı gittikçe bunaltı

Gittim geldim kara saçlarımı öylece buldum

 

Kestim kara saçlarımı n'olacak şimdi

Bir şeycik olmadı - Deneyin lütfen - 

Aydınlığım deliyim rüzgârlıyım

Günaydın kaysıyı sallayan yele

Kurtulan dirilen kişiye günaydın

 

Şimdi şaşıyorum bir toplu iğneyi

Bir yaşantı ile karşılayanlara

Gittim geldim kara saçlarımdan kurtuldum -GÜLTEN AKIN 

 

Bu şiiri, bu deyişi şairin, savaşa başlamanın sloganıdır.  Farkındayız yenik başlanan bir savaştır bu; ama birlik olmazsak, direnmezsek, bir biçimde sivil toplum kuruluşları ve başka kurumlarla kurtuluş yöntemleri, çıkar yol bulamazsak sürer gider bu acılar...

Adım adım da olsa yol almak gerek, umutları taze tutmak, yeşertmek gerek, kadını bir meta gibi gören bu çarpık anlayışın yok olması için çalışmak gerek... 

 

ÜŞÜMEKTEN DEĞİL KORKU

Yorgun savaşçılarız, yengiler eskitti bizi 

Utanırız tadına varmaktan içkilerimizin 

Biri bütün güneşleri toplar, vermeye bekletir 

Üşümekten değil korku, ısınır olmaktan 

Yorgun savaşçılarız, sevgiler ürküttü bizi 

 

Tutulmuş dağ yolları oklar ve tuzaklar 

Biri dostluk adına bağışlar çirkinliğimizi 

Düz yollara düşeriz yeniden oksuz ve tavşansız 

Yılgın savaşçılarız, sevgiler ürküttü bizi -GÜLTEN AKIN 

 

Önce kadınlar ve çocuklar demek gerek...

Kadınları ve çocukları düşününce Refik Durbaş'tan bazı satırları anımsarım. Özellikle Bağışla Ziyanımı adlı şiir kitabının sonundaki "Semerkant'a Nasıl Gidilir?" bölümünde "Bağışla Ziyanımı" başlığı altındaki bazı satırları...

 

"Yapılacak daha ne kadar çok iş var ömür yolunda...

 

Bir kitap daha okumalıyım, içinde cinayet olmayan...

Bir çocuğun saçlarını okşamalıyım oğlumun şefkatiyle...

Bir genç kızın ışıltılı yüzüne bakmalıyım on altı yaşımın gözleriyle...

Bir emekli amcaya yer vermeliyim halk otobüsünde...

Bir şarkı dinlemeliyim sözleri aşk üzre damıtılmış...

 

Ama genç ölümler üzre olmayan..." -REFİK DURBAŞ

 

Zulme göğüs geren kadınlar bir de anne ise iyice etkiler beni... 

"Kaçıp sevgilerin korkunç tuzaklarından

Kaçıp ana olmaklardan eş olmaklardan

Kentlerdeki yadırgı pabuçlu yalnızlığa

Dağlardaki kırmızı ışığa varıldı.    -GÜLTEN AKIN

 

Kadınların ezilmişliği, acıları sürdükçe, çocuklar mutsuz oldukça, yaşam öykülerini yüreğim burkularak öğrendikçe, o kadınlar ve çocuklar kurtulsalar bile ölümden; o yarım, o eksik sevinçlerini, mutluluklarını gördükçe, elinden bir şey gelmeyenlerin utancını duyuyorum.

 UTANÇ

Gerçek acıyı tanıdım

yaraya değdim

bir cehennem taşıdım

omuzlarımda sanırdım 

açtım gözümü ki dünya

cehennemden öte cehennem

utandım  -GÜLTEN AKIN

 

UMUT DOLU ŞİİRLERDE BULUŞMAK DİLEĞİYLE HOŞÇA KALIN.

YAZARLAR

  • Perşembe 24.1 ° / 11.6 ° Güneşli
  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli
  • BIST 100

    8806,72%-0,01
  • DOLAR

    32,25% 0,26
  • EURO

    35,08% 0,67
  • GRAM ALTIN

    2270,84% 0,79
  • Ç. ALTIN

    3854,72% 0,51